türkiyede bisiklete binmek

abartıldıkça abartılan bir olaydır. senelerdir bisiklete biniyorum. dolu ibne evladıyla yüz göz oldum, tartıştık, kavga aşamasına geldim defalarca. yeri geldi arabanın dikkatsizligi sonucu ufak tefek kazalar atlattım. ama sayıya vursak azınlık bu olaylar. dengesiz insan her yerde mevcut. aynı insanlar yaya ikende üzerine araba sürüyor zaten. daha geçen birini yumrukladım. fakat asla eskisi gibi saygısız degil sürücüler. zamanla bilinçlendiklerini düşünüyorum.

onun dışında karne hediyesi olarak görülmesini engellemekte bizlerin elinde. semtte bir sürü arkadaşımı bu spora başlattım. onun dışında bu bisiklete bu para verilir mi diyen adamların zamanla iki katı fiyata bisiklet aldığına şahit oldum çevremde. eğer bizler yaptığımız sporu, hobiyi ciddiye alırsak ve çizdiğimiz imaj da o şekilde olursa ben bu aptalca dusuncelerin büyük oranda ortadan kalkacağını düşünüyorum.

onun dışında metrobüs şöförününde, görevlisinin de haberi var o saatlerden. metrolarda da aynı şekilde. hatta insan gibi konuştuğunuz takdirde, bu benim hakkım söke söke alırım uslubunu kenara bırakırsak ufak bir rica ile özel otobüsler dahi bisikleti araca almakta yardımcı oluyorlar.

ne meraklıyız bok atmaya arkadaş.

3 nisan 2016 pazar günü bakırköy veliefendi bisiklet yolu üzerinden zeytinburnu sahiline bisikletiyle ulaşmaya çalışan tayfun kapucu'nun gördükleri ve bu durumu cep telefonuyla kaydetmeye başladığında yaşadıkları benim için türkiye'de bisiklete binmenin kısa özeti