genel kamu hukuku dersinde gülay arslan yeni bir tartışma başlığı ortaya sürdü. eşcinsellerin evliliğine, evlat edinmesine engel olan unsur kapitalizm midir? anfide çok az sayıda arkadaş söz hakkı aldı. ve konuşanlarda kapitalizmin aile kurumuna duyduğu ihtiyaçtan bahsetti. yani aile, tüketim kültürünün en vazgeçilmez kaynaklarından birisiydi ve aileler olmaksızın insan nüfusu artmayacağı üzere de tüketim azalacak ve bu da kapitalizmin sonu olacaktı. bundan dolayı kapitalist sistem eşcinsellere karşı bir politika yürütür ve onları toplumdan tecrit etmeye çalışırdı.
söz hakkı aldığımda henüz benim söyleyeceklerimi kimse dile getirmemişti. çok kısa bir şekilde kapitalizmin değişen şartlara uyum sağlayabildiğini yani eşcinsellerin evlenebildiği, evlat edinebildiği bir toplumda da buna ilişkin ihtiyaçları karşılayabilecek olduğundan bahsettim. ardından tüketim kültürünün sadece aile kavramı üzerinden ve nüfus üzerinden yürümediğinden bahsettim. yani çin’de milyarlarca insan yaşamasına rağmen hepsi tüketim kültürüne hizmet etmiyordu. hepsi iphone kullanıp, mercedes arabalara binmiyorlardı sonuçta. yani tüketim kültürü dediğimiz şey de nüfusa endeksli bir yapı değildi. eşcinsellere ilişkin bu tutumun kapitalizmden değil muhafazakar güdülerden ve daha çok da dini temellerden kaynaklanıyordu. bütün ilahi dinlerde eşcinsellik büyük bir günahtı.
ben bunlardan bahsederken muhtemelen söylediklerim hoşuna gitmiş olan gülay hocamız sözü benden devraldı ve eşcinsellerin ne kadar çok tükettiklerinden bahsetmeye başladı. eşcinseller çok alışveriş yapıyor, modayı takip ediyor adeta tüketim çarkını onlar çeviriyorlardı. tüm bunlardan bahsederken de inceden gülen hocamız arada bana bakıyor “değil mi? değil mi ama?” diye başını sallıyordu. eşcinselleri kendi kafasında kategorize eden hocamız onlara bi yaşam tarzını özgülemiş ve konuyu bambaşka bi yere getirmişti. anfinin önlerinde oturduğumdan arkalarda oturanlar sürekli öne doğru eğilip kimlik tespiti yapmaya çalışıyorlardı. neden mi? anfide gey var çünkü. demin söylediklerimin hiç bir önemi yok. teorikmiş, mantıklıymış kimse önemsemiyor artık. muhtemelen o gün anfide dersi dinleyen insanlara bu konu tekrar açılırsa ilk söz alan arkadaşlardan duyduklarını başka insanlara aktaracaklardır.
eşcinsellere ilişkin tutum özgürlük ve adaletin öğretildiği hukuk fakültesinde bile böyle iken mahkemelerden ve barolardan farklı bir davranış beklemeyin. o gün beni rahatsız eden hocanın bana öyle davranması değildi. insanların beni gey zannetmesi de umrumda değil. benim orada bahsettiğim şeylerin hocanın manevrası ile nasıl farklı bir alana kaydığıdır. artık söylenen sözler değil kimlik ön plana çıkmıştır çünkü.
kapitalizm ve eşcinseller
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?