mine çiçeğigillerden, akdeniz çevresinde yetişen, mavi, beyaz veya menekşe renginde çiçekler açan, 1-2 metre boyunda bir ağaççık, hayıt.
ayıt
hayıtın şifası için kullanımı, yaklaşık 2500 yıl geriye gider. i.ö. 450 yılında hipokratın hayıtın yaraları iyileştirici özelliğine değinmesinden beri bu otun erkeklerde cinsel isteği azaltıcı, kadınlarda hormon dengeleyici etkisi ön plana çıkarak, kullanımı günümüze kadar gelmiştir. 1200 tarihli fars tıp kitaplarında hayıtın zaptedilemez rahim enerjisi olarak tanımlanan, isteriyi iyileştirici özelliklerine değiniliyor. mısırdaki pazarlarda hala bu rahatsızlığa karşı satışı yapılıyor.
almanyada, 1930 yılında, dr. cerhard madausun hayıt üzerine yürüttüğü ilk bilimsel araştırmalar, bu bitkinin kadınların hormon dengesi üzerindeki olumlu etkilerini onaylar. o günden bugüne hayıt, bir kadın otu’ olarak tanımlanmaya başlamıştır.
hayit, kışın yapraklarını döken, oldukça baharatlı, hoş bir kokuya sahip, beyaz-mor çiçekli çalımsı bir ağaççıktır. çiçekleri yaz sonu açar ve sonbaharda minik yemişler verir. yaprakları 5-7 yaprakçıktan oluşur. aynı zamanda beşparmak otu olarak da bilinir. akdeniz bölgesinde bolca bulunur. kökü, yaprakları, yemişleri şifa için, dalları ise sepet yapımında kullanılır.
çocukluğumda, izmir sokaklarında "macuncuuuuu" diye nidalarla satılan rengarenk macunları, bu hayıt dallarına dolayıp satarlardı.
o zamanlar lolipop gibi şeyler olmadığından, yirmibeş kuruş verip bu macunlardan alırdık. yeşil, kırmızı, mavi, sarı renklerde macunları kocaman bir tornavida ile alıp tablasından, hayıt sapına dolayıp, en sonunda da yarım bir limon ile lolipop gibi yuvarlayıp öyle verirdi macuncu amcalar.
macunu bitirip, hayıttan hoş kokulu/baharatlı çubuğunu kemirmek ise ayrı bir tad verirdi bize.
hayıtın erkekler üzerindeki etkisinden bihaberdik tabi!
kendimden biliyorum, kocaman bi yalanmış bu.
şimdilerde macun tarih oldu, lolipop moda.
(bkz: lolipopu bitirip plastik cubugünü kemirmek) ayrı bir haz veriyormuş insanlara.
plastiğin de kanserojen olduğu kocaman bir yalan mıdır, onu da günümüz çocukları ispat edecek gelecekte.
#727997
almanyada, 1930 yılında, dr. cerhard madausun hayıt üzerine yürüttüğü ilk bilimsel araştırmalar, bu bitkinin kadınların hormon dengesi üzerindeki olumlu etkilerini onaylar. o günden bugüne hayıt, bir kadın otu’ olarak tanımlanmaya başlamıştır.
hayit, kışın yapraklarını döken, oldukça baharatlı, hoş bir kokuya sahip, beyaz-mor çiçekli çalımsı bir ağaççıktır. çiçekleri yaz sonu açar ve sonbaharda minik yemişler verir. yaprakları 5-7 yaprakçıktan oluşur. aynı zamanda beşparmak otu olarak da bilinir. akdeniz bölgesinde bolca bulunur. kökü, yaprakları, yemişleri şifa için, dalları ise sepet yapımında kullanılır.
çocukluğumda, izmir sokaklarında "macuncuuuuu" diye nidalarla satılan rengarenk macunları, bu hayıt dallarına dolayıp satarlardı.
o zamanlar lolipop gibi şeyler olmadığından, yirmibeş kuruş verip bu macunlardan alırdık. yeşil, kırmızı, mavi, sarı renklerde macunları kocaman bir tornavida ile alıp tablasından, hayıt sapına dolayıp, en sonunda da yarım bir limon ile lolipop gibi yuvarlayıp öyle verirdi macuncu amcalar.
macunu bitirip, hayıttan hoş kokulu/baharatlı çubuğunu kemirmek ise ayrı bir tad verirdi bize.
hayıtın erkekler üzerindeki etkisinden bihaberdik tabi!
kendimden biliyorum, kocaman bi yalanmış bu.
şimdilerde macun tarih oldu, lolipop moda.
(bkz: lolipopu bitirip plastik cubugünü kemirmek) ayrı bir haz veriyormuş insanlara.
plastiğin de kanserojen olduğu kocaman bir yalan mıdır, onu da günümüz çocukları ispat edecek gelecekte.
#727997
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?