hücre yapısını az çok biliyoruz.
hücre; hücre zarı, stoplazma, organeller ve nükleos zart zurt.
kanser; vücut da bulunan hücrelerin kontrol dışı üreyip, çoğalıp, yayılarak, bulunduğu organın işlevini engellemesi diyelim.
motivasyon; bir eylemin vuku bulmasını istediğimizde, içimizde oluşan istek, güdü, iyici güç.
motivasyonun tıbben kanserli hücreye bir etkisi olamaz. hani kayarken boardun kontrolünü kaybedip bir ağaca tosalarsınız veya motorsikletten düşüp vertebranız zarar görür. dolayısıyla kırıklar kaynadıktan ya da gerekli komplikasyonlar uygulandıktan (ameliyat vb) sonra, fizik tedavi süreci başlar.amaç; zarar gören sinir ve kasları hareket ettirerek, eski işlevini kazanmasını sağlamaktır. motivasyon, bu gibi durumlar için önem teşkil eder. öyle ki; zarar gören omurga, ne kadar tedavi edilirse edilsin can yakar. işte burada motivasyon devreye girer ve vücudu zorlarız. ki; gerekli egzersizleri tamamlayabilelim.
misal; 2 kamyon zopa yiyen rocky.
antrenör; hadi rocky, solunla vur
spiker; ve ivan drago yerde, knock out
rocky; adrian, adrian, adrian
adrian; rocyk, rocyk, rocky
fonda, eye of the tiger çalar.
lürü lüüü, lürü lüüü; lürü lüü, lürü lüüü.. lürürlürü lüüü vs
tabii şimdi, motivasyonun ya da tanrı inancının kanserli hücreyi tadil ettiğini iddia etmek, salaklık olur.
motivasyonun kanserli hücreye etkisi
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?