salkım söğüt

death in babylon
dinlerken ve okurken tuylerimi diken diken edn nazim hikmet siiri.dinlerken sanki atlilar kafamda dolaniyormus gibi hava verir.

salkimsogut

akiyordu su
gosterip aynasinda sogut agaclarini.
salkimsogutler yikiyordu suda saclarini!
yanan yalin kiliclari carparak sogutlere
kosuyordu kizil atlilar gunesin battigi yere!
birden
bire kus gibi
vurulmus gibi
kanadindan
yarali bir atli yuvarlandi atindan!
bagirmadi,
gidenleri geri cagirmadi,
bakti yalniz dolu gozlerle
uzaklasan atlilarin parildayan nallarina!

ah ne yazik!
ne yazik ki ona
dortnal giden atlarin kopuklu boynuna bir daha yatmayacak,
beyaz ordularin ardinda kilic oynatmayacak!

nal sesleri sonuyor perde perde,
atlilar kayboluyor gunesin battigi yerde!

atlilar atlilar kizil atlilar,
atlari ruzgâr kanatlilar!
atlari ruzgâr kanat...
atlari ruzgâr...
atlari...
at...

ruzgâr kanatli atlilar gibi gecti hayat!

akar suyun sesi dindi.
golgeler golgelendi
renkler silindi.
siyah ortuler indi
mavi gozlerine,
sarkti salkimsogutler
sari saclarinin
uzerine!

aglama salkimsogut,
aglama,
kara suyun aynasinda el baglama!
el baglama!
aglama!


neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol