katillerle yazarlar ne kadar da çok benziyor birbirine! bugün fark ettim bunu. ilginç, açıklayacağım. yani, aslında yalnızca bir noktada kesiştirebildim yollarını… veya iki.
bazı yazarlar ipucu vermeyi sever. okurken, onun da bir insan olduğunu unutmamamızı sağlar böylece. belki isteyerek yapar bunu, belki istemeden; onu bilemem. fakat daha yakın hissederiz kendimizi ona. ve umut verir bu bize, “bir gün biz de böyle bir şey yapabiliriz.” gibi bir düşüncenin oluşmasına izin verir yazar.
birinci kesişme: bazı katiller de ipucu vermeyi sever. aslına bakarsak yaptıkları öyle olağanüstü şeyler değildir ve insanlık parçaları bulunabilir. böylece daha yakın hissederiz kendimizi ona. umut verir mi bilemem, daha çok şüphe! kendimizden şüphe duymaya başlarız, “bir gün biz de böyle bir şey yapabiliriz!” diye. ve bu sanatçı, kafamızda bir düşünce daha oluşturur: yan komşumuzun bir seri katil olma ihtimalini.
bu katil ve bu yazar türü, aramızdan biridir.
bazı yazarlarsa, bir tanrıymış gibi yazar. kendi hakkında ipucu vermekten kaçınır. dili kullanmada ustadır, kurgu sıra dışıdır, normal bir beynin veremeyeceği bir ürün ortaya çıkarır. hayal kurmaya, onun bulunduğu noktaya erişme hayalini kurmaya olanak tanımaz. keskin bir sınırla ayırır kendini bizden. çok üstümüzdedir o ve bunu hep hissetmemizi sağlar. ilgi çekicidir, gizemlidir.
birinci kesişmenin ikinci noktası: bazı katiller de ipucu vermekten kaçınır. kurbanları, yani çalışma tahtaları çok farklı bir şekilde oyulmuş, üzerinde derinlemesine çalışılmıştır. büyük bir özenle! yapılan normalin üstünde bir sanattır, bir dehanın elinden çıkmadır. bu deha kendini tanrı sanmaktadır evet, kriminolojiye "kenimitanrısanıyomus" sendromu (böyle bir şey işte) olarak geçmiştir hatta. yüreğimizi ferahlatır bu biraz, uzaklarda, çok uzaklarda korkunç bir şatoda yaşadığına inanırız katilin. yan komşumuz falan değildir. tabii süper yetenekli bir kamuflaj ustası değilse.
bu katil ve bu yazar türü, aramızdan biri değildir.
ve kesin sesinizi: onlar gerçek tanrılardır.
bazı yazarlar hep aynı türde kitaplar yumurtlar. art arda, art arda. can sıkıcıdır, ama okunurlar. ilgi de çekerler hani. ne var ki orijinallik arayışında olan okurlar için bir hazine değillerdir. sıradandır yapıtımsıları. vasat üzerinde belki.
ikinci kesişme: bazı katiller de hep aynı türde cinayet işler. art arda, art arda; kendini tekrar eden seri katiller! yazarınkiler kadar can sıkıcı değildirler, incelenirler. bu vakalar da ilgi çeker, orijinallik arayışında olan uzmanlar için bir hazine değillerdir. kurbanlarına yaptıkları sıradandır, muhtemelen yapan da sıradan bir insandır.
bu katil ve bu yazar türü, abur cubur haber köşelerini mesken edinmiştir.
bazı yazarlar uzun aralıklarla kitap yazar. ve yazdıkları bu kitaplar çokça gürültü koparır, yayımlandığı zaman olmasa bile, anlaşıldıklarında. kesinlikle çok farklı, çok değişiktir yapıtları. herkesin yapamayacağını yaparlar. isimleri yüceliktedir.
ikinci kesişmenin ikinci noktası: bazı katiller de uzun aralıklarla cinayet işler. fakat işlenme tarzı veya ne bileyim bir ayrıntı o kadar sıra dışıdır ki, bu onu kendine özgü kılar, dehşete düşürür ve o da, zamanında (ve sonra anlaşıldığında) büyük bir gürültü koparır. herkesin ağzına dolanır. kolay bir iş değildir bu. takıntılıların incelenesi kaynağı olurlar.
bu katil ve yazar türü, abur cubur haber köşelerini mesken edinmemiştir.
ve kesin sesinizi: onlar gerçek efsanelerdir.
katiller ve yazarlar arasındaki benzerlikler
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?