türkiye de popüler müzik kültüru

ederleziavela
kayahan, sezen aksu, ajda pekkan, mfö vb gibi usta sanatçıların " trt " bünyesinde toplanıp kadrolu sanatçı olmaları sebebi ile kısmen hayatımıza bu müzik tarzi yerle$miştir.

dünden bügüne pop müziğe dikkat ediyorum, inanılmaz bir kalite farkı var.tamam eskiden teknoloji bu kadar gelişmemişti bu sebepten dolayı ensturumanların tınıları belirli bir desibelin ve ahengin üstüne çıkamıyordu lakin günümüzde seray sever gibi şahısların sesi dahi gerekli teknolojik yardım ile bir nebze dinlenebilir hale getirilebiliyor.

insan ister istemez bu iki dönemi mukayese ediyor.

örneğin sezen aksu, nazan öncel gibi hem yorumcu, hem besteci hem de söz yazarı olmak günümüz türkiye’sinde zor zanaat.zaten bu gibi kaliteli besteciler günümüz populer müziğini ayakta tutmaktadır.

dünden bügüne pop müzikte bir diğer değişiklik ise bu sektörün rant alanı haline dönü$mesidir.ha eskiden de rant alanı degil miydi ? tabiki evet lakin geçmişte bir elin parmakları kadar star mevcuttu fakat inanılmaz kaliteli eserler ortaya çıkarılır, icra edilirdi şimdi bakıyoruz günümüz populer müziğe herkes star amk , " ipini koparan " eline mikrofon alıyor.

bu sanırım birazda müzik şirketlerinin suçu olsa gerek zira " imç " bilinen adıyla unkapanı çarşısı müziğin kalbiydi ve insanlar ceplerinde para olsa dahi sesleri beğenilmediği takdirde şarkıcı yapılmaz ve hatta demo bile hazırlayamazlardı.

efendim şimdi " imç " okyanusun dibine demir atmış bir türlü o demirden kurtulamaz halde, kısaca battı batıyor.bunun sebebi özerk müzik şirketleridir.her eline mikrofon alanın şarkıcı olmaya çalıştığı bu dönemde doğal olarak uç kuruşu bir araya getiren her iş adamı soluğu kültür bakanlığı’nın kapısında alıp müzik şirketi kurmak için gerekli izni alabiliyor.

sonrası malum, 4-5 menejer ve meslek birlikleri ( mesam, müyap, msg, muyor 1) yardımı ile kurulan müzik şirketleri sanatçı portfoyü oluşturup piyasaya kemikaze edası ile dalıyor.

serdar ortaç gibi yeni nesil bestekarların varlığı allahtan sezen aksu, nazan öncel gibi beste fabrikatörlerinin yokluğunu pek aratmıyor zira şu an tüm eğlence mekanlarında bangır bangır dinlenen birçok musiki eseri ya serdar ortaç imzalı ya sezen ya da nazan öncel ha arada yıldız tilbe gibi şarkıcılar da tarzlarının farklılığından olsa gerek göze batıyorlar fakat ben yıldız tilbe’nin artık pop müzik yaptığına inanmıyorum.

buraya kadar beste ve besteciler hakkında nacizane tespitlerde bulundum ama müziğin özü bana göre bestedir zira beste olmasa müzik yalın halde populer kültüre hitap edemez diye dü$ünüyorum.

gelelim günümüz populer müziği olu$turan daha doğrusu poluler olan pop müzik yorumcularına.

hande yener, demet akalın, bengü, kenan doğulu, yalın, mustafa sandal, tarkan ve nice yorumcular eğer halen türkiye’de dinlenebiliyor ve müzikten kazanç elde ediyorlarsa bu yine kaliteli besteci ve söz yazarlarının sayesindedir.

hande yener ve demet akalın gibi şu sıralar birbirlerine televizyon aracılığı ile giydiren yorumcuları anlamak zor.bu iki elemanında sesleri beş para etmez.

zaten kapı gıcırtısına bile sempatisi olan bir milletiz bu sebepten mütevellit , hareketli bir iki eser bulunur, teknoloji yardımı ile mikslenir, arka fona daya gitsin bası tizi, cıstak cıstak eşliğinde bir de güzel nakarat tuttur, ses zaten teknoloji yardımı ile kıvama getirilir, ha birazda degajeyi aç al sana pop müzik yorumcusu.

bu duruma ayşe hatun önal ve o dillere pelesenk olmuş " çeksene elini kırcan mı belimi " parçası en büyük örnek olsa gerek zira hiç unutmam eğlence mekanlarında bu parça çalındığında sanki sahneye iron maiden çıkmış fear of the dark’ı çalıyomuşcasına bir hareketlilik bir hengame oluşurdu.

hande yener’in parcası şu sıralar pek rağbet görmektedir.

(bkz: oynat uğur)

ahanda nakaratı:

kavga etmez sever beni
romeo romeo romeo
sabaha kadar kucaklar beni
romeo romeo romeo

nedir şimdi bu şarkının dinleyiciye verdiği mesaj ?

romeo diye bir dallama sabaha kadar pompalıyormuş hatunu, mevzu bu ..!

öyleki aynı tınıyı dü$ünün size hemen şarkıya uygun bir nakarat yazayım.

(bkz: bakınız)

dedin ki ben romeo
gerçek aşkın savaşçısı
yalnızlık bitti
sil gözyaşlarını

kavga etmez sever beni
romeo romeo romeo
sabaha kadar kucaklar beni
romeo romeo romeo

(bkz: bakınız)

dedim ki selamın aleyküm
ben alemin pompacısı cabbar
kaldır eteğini
göster küfelerini

polemiğe girmez sikerim seni
ooooo ooooo ooooo
sabaha kadar pompalarım seni
ooooo ooooo ooooo

yurdum eller havayacıları da nakarat ve müziğin uyumu ile götlerini ba$larını sallayarak deşarj oluyorlar ama burada bir yanılgı var bence, zira bir şarkı dinleyiciye bir şeyler katmalı, kah hüzünlendirmeli, kah dü$ündürmeli.

ahhh ahh rahmetli cem karaca, barış manço ve niceleri kulaklarınız çınlasın be..!

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol