munif paşa

mitili
tanzimât devri devlet adamı, şâir ve yazarlarından. babası, ayıntaplı abdünnâfî efendi devrinin ilim adamlarındandı. 1830’da ayıntap (gaziantep)ta doğdu. ilk medrese tahsilini doğum yerinde gördü. âilesiyle birlikte gittiği mısır’da tahsilini devam ettirdi.
mısır medreselerinde temel dînî bilgileri öğrendi, arapça ve farsça’sını ilerletti. 1852’de istanbul’a gelerek, bâb-ı âlî tercüme odasında vazife aldı. burada yabancı diller muallimi mühtedî emin efendiden fransızca öğrendi. 1855’te berlin sefîri kemal paşanın ikinci kâtibi olarak almanya’ya gitti. orada kaldığı üç sene içinde üniversite tahsili gördü. berlin’de kaldığı müddet içinde avrupa kültür ve yaşayışına hayranlık duyarak, orada gördüklerini türkiye’ye getirmeye çalıştı. 1859’da döndüğü istanbul’da ticâret mahkemesi ikinci reisliği, rûznâme-i cerîde-i havâdis muharrirliği (yazarlığı), bâb-ı âli birinci mütercimliği vazifelerinde bulundu. cemiyet-i ilmiye-i osmâniye adlı cemiyeti kurdu. mecmua-i fünûn adlı dergiyi çıkardı. divan-ı temyiz ve meclis-i maârif reisliklerinde bulundu. 1872’de tahran sefiri, 1877’de maârif nâzırı oldu. 1879’da kendisine vezirlik ve paşalık unvanları verildi. bir ara ticâret nâzırı, daha sonra da iki defâ maârif nâzırlığına getirildi. 1895’te ikinci defâ tahran elçiliğine tâyin edildi. buradan döndükten sonra siyâsi hayattan çekildi. bir müddet istanbul hukuk fakültesinde siyâsî târih, hukuk târihi ve ekonomi dersleri verdi. 1910 yılında istanbul’da öldü. mezarı erenköy kabristanındadır.

gençlik yıllarından îtibâren ilmî çevrelerde bulunan bir ilim derneğini kuran ve dergi yayınlayan münif paşa, gerek kendi yazdığı, gerek batıdan çevirdiği çeşitli mensur ve manzum eserlerle türk edebiyâtının doğudan kopup batıya yönelmesi hareketinde önemli rol oynadı. böylece yerli kültürümüz yerine, yabancı olan avrupa kültürünün benimsenmesi ve yayılması için çalıştı. türk toplumuna avrupâî tarzdaki yeni kavramları göstermek ve tanıtmak hususunda önemli rol oynadı. bâzı nesirlerinde duru bir dil ve anlatım kullanmasına rağmen, genel olarak tanzimât dönemine has süslü yazma havasından kurtulamadı.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol