ayasofya nin bulundugu alanda, ilk kilise 12 mayis 360 yilinda yapilmisti. o zamanki bizans in en büyük mabedi olan bu yapi 44 yil sonra bir yangimla harap oldu. 415 yilinda onun yerine yapilan yeni kilise de 532 yilinda baska bir yanginla yok oldu.
iste bu ikinci yangindan sonra imparator justinianus, hazreti adem den bu yana görülmemis ihtisamda, yanginlara, depremlere karsi koyabilecek, gelecek çaglara ulasabilecek saglamlikta bir eser yaptirmaya karar verdi.
justinianus bu büyük yapinin insaasina aydinli antonius ile miletli isodoros adli mimarlari memur etti. mimarlar hemen ise koyuldular. önce kilisenin yapilacagi alan iyice açildi. bu maksatla orada bulunan saraylar, evler yikildi. sonra, imparatorlugun, harabe halinde bulunan eski mebedlerin, evlerin en güzel malzemeleri toplatilarak istanbul a getirildi. mesela sekiz sütun efesteki diana mebedinden alindi. ayni sütunlar daha önce efes e heliopolisteki günes mebedinden getirilmisti. atina, roma, delf ve öteki mebedlerden de bazi sütunlar toplandi. böylece, herbiri ayri bir mebede yücelik kazandirmis olan mermer sütunlar, simdi bir araya gelecek, en büyük mebedde bulusarak gelecek çaglara ulasacaklardi. ayrica dünyayin en meshur mermer ocaklari de ayasofya için çalistirilyordu. prokonez beyaz mermerlerini, egriboz adasi açik yesil mermerlerini, kariadaki ocak beyaz-kirmizi mermerlerini, misir meshur porfirlerini, teselya ve lakonya eski yesil mermerlerini, siga damarli pembe taslarini istanbula yolladi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?