monitör

su anda baktigin sey.

lcd monitorler vardir ki bir de bakmaya kiyamaz insan.

bilgisayara baglanan ve verileri goruntuleyen bir ekrani olan goruntu aygiti.

uzun suredir beraber oldugum ve beraber oldugumuz sure zarfinda birbirimize bakmaktan baska bir halt yemedigimiz alet.

hic bilgisayar bilmeyen kisilerin ilk defa bilgisayar gorduklerinde bilgisayrin asil mekanizmasinin icinde oldugunu sandiklari sey.

muzikte kendi sesinin duymasi icin enstrumanistin ya da vokalistin genellikle dibine konan kendi sesini duymasi adina o kolona kendi sesi daha agirlikli verilen kabindir

son zamanlarda en cok karsi karsiya oldugum materyal olarak,parcalama istegimin had safhada oldugu sey.

17’’ olanini kullandigim, kameranin lcd ekranindan baktiniginiz zaman titreyen kompleks goruntu cihazi.

bilgisayar basindayken aradigim bir seyi bulamadigim, ya da yapmak istedigin bir seyi yapamadigim zaman kafa atmak istedigim ama hem kendisine hem kafama kiyamadigim icin affettigim alet,sey,hede..

bir yıl uğraştığım halde bilgisayar olmadığını öğrencilere anlatamadığım alet. hala bilgisayarı göster deyince monitörü gösteriyorlar ya helal olsun.

(bkz: ekran renkleri bir anda degisen monitor)

ing. izlemek,denetlemek.

üzerine devamlı sivrisinek konan araç.

elektrik kesintisi aninda sicabiliyor, sonra da asla cali$mayabiliyor. dikkat.

gecenin bir yarisi patladiginda ve evde yedegi bulunmadiginda buyuk sikinti yaratan cihaz. boyle bir durumda en iyisi eger elinizde bir tane de laptop varsa desktop’i laptop uzerinden goruntulemektir.

(bkz: desktop ı laptop a bağlamak)