elektrikli battaniye firmalarinin urettigi,gunduz usuyen ve yataga girmek istemeyen musterileri dusunme amacli hazirlanmis olduklari sandalye turu.bunlarin sallanani ve masaj yapani da stoklarda mevcuttur.
elektrikli sandalye
(bkz: ride the lightning)
idam edilecek şahsın oturtulup, elektrikle öldürüldüğü gudik alet.daha sonraları yasaklandı.
(bkz: yeşil yol)
(bkz: yeşil yol)
ilkokul düzeyinde açılan bir proje yarışmasında öğrencinin çizdiği ve türkiye de tartışmalara yol açan bir idam aracı.
abdullah öcalan şerefsizinin üzerinde ölmesini dilediğim idam aracı.
sen tut sandalyeyi asil i$levinin di$ina cikar, sonra onunla insan katlet, iyi halt ettin.
önceleri mahkumun idam sırasında çırpınışlarını, elektrik yüzünden istemsiz sinir boşalması olarak düşünmüş zekicanlar. ve demişler ki; "hayır kesinlikle bir acı hissetmiyorlar, sadece karıncalanma". daha sonra anlamışlarki, insanın en uç beyin hücresinden taaa ayak parmağındaki tırnağının ucuna kadar heryeri acıdan helak oluyor. sonra demişler ki biz biyerde yanlışlar yaptık.
(bkz: e güzel tabi)
(bkz: e güzel tabi)
daha önceleri idam edilecek mahkûmların parmaklarını zorla prize sokuyormuş bu şerefsizler.tabi mahkûm iri yarı olduğu vakit zorlanıyorlarmış.bir gün çakal bir gardiyanın aklına bir fikir gelmiş.diğer gardiyan arkadaşına demiş ki "lan cenıfırbu gün idam edilecek eleman çok iri.bi planım var.."
tabi cenıfır merak etmiş."nedir,nedir?" diyerekten heyecan içinde tepinmiş.
çakal karlos da hemen söylemiş."olum ne kendimizi paralıyoz bunların parmağını prize sokcaz diye..ben evden koltuk getirdim.benim eski televizyon koltuğu..adama dicez ki -sen son bi rahat et,sonra düşünürüz idam olayını.belki konuşarak halledebiliriz filan- sonra vercez küsküyü öhm şey elektriği."
bunu duyan cenıfır şaşkına döner."abi sen varya..adamı ipten döndürürsün"der.
çakal da "ne ipi lan çağ dışı olma ip mi kaldı!"diyerek azarlar mesai arkadaşını.
akabinde cenıfırın aklına şu soru takılır:"neresine vercez lan bu elektriği?"
neyse..oturturlar adamı koltuğa,açarlar enbiyey kanalını,ardından naskar yarışlarını seyretmek ister mahkûm..bir nevi götü kalkar..renk vermezler.ardısından işe koyulurlar.arkadan sinsice yaklaşır çakal gardiyan.alttan geçirdiği gibi seyyar kabloyu verir adama 220 volt şehir elektriğini.oracıkta ruhunu teslim eden mahkûm mesud bir şekilde ahiret alemine göçer.
tabi sonraları dilden dile yayılan bu yöntem,amerikın sitizınlar tarafından büyük ilgi görür."kaptan bize de bi aynalı cam filan ayarlasan,biz de camın arkasından izlesek filan.."derler.o da olur.hatta cam filan da koymazlar.direk film izler gibi izler bu cani ırk idam anını.
bir müddet bu şekilde devam eder bu yöntem..ta ki o kara gün gelip çatana,elektrik faturası ceza evi müdürünün eline kadar.
elinde faturalar gardiyanların odasına dalan müdür,bir güzel haşlar çakal gardiyanı..
ve bu yöntem artık tarihin tozlu sayfaları arasındaki yerini alır..
gökten üç elma düşmüş..
tabi cenıfır merak etmiş."nedir,nedir?" diyerekten heyecan içinde tepinmiş.
çakal karlos da hemen söylemiş."olum ne kendimizi paralıyoz bunların parmağını prize sokcaz diye..ben evden koltuk getirdim.benim eski televizyon koltuğu..adama dicez ki -sen son bi rahat et,sonra düşünürüz idam olayını.belki konuşarak halledebiliriz filan- sonra vercez küsküyü öhm şey elektriği."
bunu duyan cenıfır şaşkına döner."abi sen varya..adamı ipten döndürürsün"der.
çakal da "ne ipi lan çağ dışı olma ip mi kaldı!"diyerek azarlar mesai arkadaşını.
akabinde cenıfırın aklına şu soru takılır:"neresine vercez lan bu elektriği?"
neyse..oturturlar adamı koltuğa,açarlar enbiyey kanalını,ardından naskar yarışlarını seyretmek ister mahkûm..bir nevi götü kalkar..renk vermezler.ardısından işe koyulurlar.arkadan sinsice yaklaşır çakal gardiyan.alttan geçirdiği gibi seyyar kabloyu verir adama 220 volt şehir elektriğini.oracıkta ruhunu teslim eden mahkûm mesud bir şekilde ahiret alemine göçer.
tabi sonraları dilden dile yayılan bu yöntem,amerikın sitizınlar tarafından büyük ilgi görür."kaptan bize de bi aynalı cam filan ayarlasan,biz de camın arkasından izlesek filan.."derler.o da olur.hatta cam filan da koymazlar.direk film izler gibi izler bu cani ırk idam anını.
bir müddet bu şekilde devam eder bu yöntem..ta ki o kara gün gelip çatana,elektrik faturası ceza evi müdürünün eline kadar.
elinde faturalar gardiyanların odasına dalan müdür,bir güzel haşlar çakal gardiyanı..
ve bu yöntem artık tarihin tozlu sayfaları arasındaki yerini alır..
gökten üç elma düşmüş..
(ara: elektrikli)
1800 lerin sonlarında edison aydınlatmaya büyük yatırımlar yapmış,çok sayıda elektrik istasyonu kurmuştu.fakat kurduğu sistem doğru akım kullandığı için büyük bir güç kaybı yaşanıyor,yaklaşık her 900 metrede bir istasyon kurulması gerekiyordu.daha sonra nikola tesla tarafından alternatif akımın bulunmasıyla sıkıntılı günler yaşamaya başladı,çünkü alternatif akımla çok daha geniş alana,kayıp yaşanmadan elektrik verilebiliyordu.
bundan sonra başlayan alternatif akımı karalama kampanyasının bir ürünüydü elektrikli sandalye.edison ve ekibi, mahkumların daha az acıyla idam edilmesi amacıyla elektrikli sandalyeyi geliştirdiler.elektrikli sandalye alternatif akım kullanıyordu ve asıl amaç, halkı alternatif akımın tehlikeli olduğuna inandırmaktı.
not:elektrikli sandalyeyle idam edilen ilk kişi olan william kemmler,vücudunun her noktası yanarak,uzun ve müthiş acılı bir ölüm yaşamıştır.
bundan sonra başlayan alternatif akımı karalama kampanyasının bir ürünüydü elektrikli sandalye.edison ve ekibi, mahkumların daha az acıyla idam edilmesi amacıyla elektrikli sandalyeyi geliştirdiler.elektrikli sandalye alternatif akım kullanıyordu ve asıl amaç, halkı alternatif akımın tehlikeli olduğuna inandırmaktı.
not:elektrikli sandalyeyle idam edilen ilk kişi olan william kemmler,vücudunun her noktası yanarak,uzun ve müthiş acılı bir ölüm yaşamıştır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?