anneyi özlemek

aello
korkunç bir şeydir. hafızanın elverdiği kadar gerilere gidip, en başından düşünmektir aranızda geçenleri; beraber geçirdiklerinizi.

yapılan aptallıklar, tebiyesizlikler de ortaya çıkar haliyle. insanın bir bir içini oyar bunlar. pişman olur, keşke yapmasaydım der. ama anne bu, ne yaparsan yap affediyor işte. buna sığınılır sonra, düşüncesi bile rahatlatmıştır "anne" sözcüğünün.

sonra ona bir mektup yazılır, yollanma sonrası ikircikli.
anneme… diye başlar bu mektup. basittir bu giriş, ne dense boştur çünkü.
"koskoca 9 ay 7 gününü aldığım için özür dilerim.
bir de üstüne sırf hastanede ben nefes alayım diye neredeyse 12 saat seni çırpındırdığım için de özür dilerim. ne kadar bencilmişim..." diye devam eder. doğumdan itibaren akla gelen her bencilce şey için özür dilenir. "varlığın için teşekkür ederim sana, nefes alıyor olduğunu bilmek bile huzur verici." denir ve bitirilir mektup. biten sadece mektuptur ama, gözyaşları durmaz sürer...
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol