yasama sebebimin elimden alinmasi diyebilecegim,insanin hayatinin asla eskisi gibi olmayacagini dusundugum ve annenin bencilliginden dolayi hayat boyu onu affedememe ve deli gibi ozleme sonucu kafaya sikip gitmeyi beraberinde getirecek agir cok agir vaka.
annenin intihar etmesi
biz en cok cocuklari sevdik seninle, gozya$lari yuzumuze dokunsun, ucurtmalari sonsuzlukta kaybolsun, belki biraz da agaclari olsun istedik bahcelerinde; dallari, meyvalari tukenmeyen. bir de tukenmeyen umutlari olsun istemi$tik, istemi$tik ki gormesinler tutmasinlar cirkinlikleri, elleriyle birlikte yumuk kalsin gozleri.
hayat adil degildi cunku, en cok bunu biliyorduk; soylemesek te biliyorduk. ayniydi belki huzunlerimiz, huzunden bulutlar cizmeyi ogrenmi$tik coktan gokyuzune. firtinanin onlari surukleyecegini bile bile huzunden bulutlar cizdik. bir iz kalsin istemi$tik sadece, ama hayat adil degildi, biz en cok bunu biliyorduk. gostermek istercesine adiligini hayat; calip gitti bulutlarimizi; farketmeden beyazlarinin bizde sakli kaldigini, caldim sandi. agladik ya$ olduk ve belki biraz da bogulduk cozumsuzlugun icinde...
engin gokyuzunde yildizlara adanan dilek olduk, ayni cumlenin sonuna nokta olduk. yagmur olduk, toprak kokan ellerimizle tutunduk $ehirlere. alip gotursun diye cocuklarimizin gozya$larini, gectik kendimizden; yagmur olduk islattik acilari. butun cocuklar bizimdi, biz en cok cocuklari sevdik seninle. ucurtmalari olsun istedik renkleri secilmeyen, ucurtmalari olsun istedik gokyuzunu susleyen, gokyuzunde suzulen. ama hayat adil degildi, biz en cok bunu biliyorduk...
cunku ankara’da bir sonbahar sabahinda ruhunu dogu$tan mezara gomen insanlar, insansizliklariyla astilar bir cocugun annesini. bir kuru ekmek tutu$turdular kucugumun eline, gozya$inin kari$tigi ekmege sarildi kucugum: annesi diye. ve doymadi cocuk annesini yedikce, agladi belki hic gelmeyecegini bile bile. adi ba$ka, tadi ba$ka bir adami babasi sandi sonra cocuk ve sarildi simsiki ekmegini dusurmeden elinden, sarildi simsiki gozya$lariyla adamin ceketini islattigini gormeden. ne de olsa cocuktu, unuturdu belki kirilmi$ bir $eker cubugunda her $eyi; bundan sebep $eker aldi baba sandigi adam kucuge, ille de tadinin bitecegini bile bile. ve bildigi bir $ey daha vardi: bundan sonra hep yabanci kollar boynuna dolanacakti; belki yarim yamalak, belki isitamadan annesi gibi... cunku hayat adil degildi, en cok bunu biliyorduk ve biz en cok cocuklari sevdik seninle. ama dedim ya ankara’da bir sonbahar sabahinda ruhunu dogu$tan mezara gomen insanlar, insansizliklariyla astilar bir cocugun annesini, cektiler ayaginin altindan tabureyi...
icim hala sicak...
icim hala kaniyor...
not: ankara’da 2005. eylul ayinda cocuguna bakamamanin yukumlulugu altinda ezilen onurlu bir annenin intihari uzerine yazilmi$tir...
hayat adil degildi cunku, en cok bunu biliyorduk; soylemesek te biliyorduk. ayniydi belki huzunlerimiz, huzunden bulutlar cizmeyi ogrenmi$tik coktan gokyuzune. firtinanin onlari surukleyecegini bile bile huzunden bulutlar cizdik. bir iz kalsin istemi$tik sadece, ama hayat adil degildi, biz en cok bunu biliyorduk. gostermek istercesine adiligini hayat; calip gitti bulutlarimizi; farketmeden beyazlarinin bizde sakli kaldigini, caldim sandi. agladik ya$ olduk ve belki biraz da bogulduk cozumsuzlugun icinde...
engin gokyuzunde yildizlara adanan dilek olduk, ayni cumlenin sonuna nokta olduk. yagmur olduk, toprak kokan ellerimizle tutunduk $ehirlere. alip gotursun diye cocuklarimizin gozya$larini, gectik kendimizden; yagmur olduk islattik acilari. butun cocuklar bizimdi, biz en cok cocuklari sevdik seninle. ucurtmalari olsun istedik renkleri secilmeyen, ucurtmalari olsun istedik gokyuzunu susleyen, gokyuzunde suzulen. ama hayat adil degildi, biz en cok bunu biliyorduk...
cunku ankara’da bir sonbahar sabahinda ruhunu dogu$tan mezara gomen insanlar, insansizliklariyla astilar bir cocugun annesini. bir kuru ekmek tutu$turdular kucugumun eline, gozya$inin kari$tigi ekmege sarildi kucugum: annesi diye. ve doymadi cocuk annesini yedikce, agladi belki hic gelmeyecegini bile bile. adi ba$ka, tadi ba$ka bir adami babasi sandi sonra cocuk ve sarildi simsiki ekmegini dusurmeden elinden, sarildi simsiki gozya$lariyla adamin ceketini islattigini gormeden. ne de olsa cocuktu, unuturdu belki kirilmi$ bir $eker cubugunda her $eyi; bundan sebep $eker aldi baba sandigi adam kucuge, ille de tadinin bitecegini bile bile. ve bildigi bir $ey daha vardi: bundan sonra hep yabanci kollar boynuna dolanacakti; belki yarim yamalak, belki isitamadan annesi gibi... cunku hayat adil degildi, en cok bunu biliyorduk ve biz en cok cocuklari sevdik seninle. ama dedim ya ankara’da bir sonbahar sabahinda ruhunu dogu$tan mezara gomen insanlar, insansizliklariyla astilar bir cocugun annesini, cektiler ayaginin altindan tabureyi...
icim hala sicak...
icim hala kaniyor...
not: ankara’da 2005. eylul ayinda cocuguna bakamamanin yukumlulugu altinda ezilen onurlu bir annenin intihari uzerine yazilmi$tir...
(bkz: allah korusun)
"bes pese" adli kitapta agiza gelen tebesir tadiyla anlatilan travmatik olay.
robot süpürge
bebek maması
aptamil bebek maması
en ucuz klima fiyatları
klima fiyatları
dubai vize
sözlük scripti sütyenli atlet
şişli escort görükle escort türkçe seks hikayeleri izmir escort hatay escort izmir escort ankara escort
çankaya escort maltepe escort buca escort denizli escort denizli escort çiğli escort şirinevler escort çekmeköy escort
Anadolu Yakası Escort istanbul escort
şişli escort
esenyurt escort
beylikdüzü escort
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?