acaba

goetica
dönelim
döndürsün bizi
kalbin akıp giden bulutlara benzeyen sesi
yağmursuz bir yağmura açılmı$ kapılardan
ve akılda kalan bir yoku$tan
ve yalnız çocuklara özgü o sonsuz sinema koltuklarından
ve çocukluktan
dönelim
dönelim mi biz
gençlikten,oralardan
mutluluğu bir kabuk gibi saran mutsuzluklardan
dönelim mi acıya
acıya,büyük acıya
ve soralım mı acaba
ey büyük yalnızlık insansan eğer
bir kaya
dalgalar yalarken onu
o bakarken kaskatı kalabalıklara
ah,kalbin bulut bulut akan sesi.

bütünüyle bir semte benziyor ruhi bey
binlerce,on binlerce kedinin hep birden kımıldadığı
kedilerden örülmü$ bir semtte
ve soğuk bir tuvalde yerini bulamamı$ renkler gibi
soğuk ve ayakta tutan çeli$kileri
bir görünümden bir ba$ka görünüme kolayca sıçranan
her $eyin, ama her $eyin çok dı$tan farkedildiği
eh belki de bir satır fazlalığı ya da bir satır eksikliği
belki de genç bir $airden ödünç alınan.

yürüyor mu,yürümeyi mi dü$ünüyor ruhi bey
dü$ünmesi daha mı sonra koyuluyor yola
nereye gidecek ama,nereye varacak sanki
yoksa bir oyun tadı mı buluyor bunda
oyundan atılmaktan korkmayan bir oyuncu gibi
bo$vermi$ de sanki oyunun kurallarına
üstelik son bölümde,perdenin kapanmasına
azıcık vakit kalmı$
ya da vakit var daha..ama ne çıkar..
gövdenin yazgıya ba$kaldırması mı
ruhi beyin
ba$kaldırması mı yoksa?

vaktinden önce anlamanın $a$kınlığı mı
vaktinde anlamanın sevinci mi
ya da biraz geç kalmanın
o gereksiz tedirginliği mi
hangisi?

ama belli ki sonundayız her şeyin
en sonunda..
(bkz: edip cansever)
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol