18 wheels of steel pedal to the metal

ata the wise
ikinci kamyonu aldıktan sonra biten oyun. zira aldığınız kamyona hemen bir şöför bulabilir, onu bir firmaya kiralayabilir ve bu sayede dilediğiniz kadar uyuyarak paraları cebe indirebilirsiniz. bu durumda da oynamanın bir manası kalmıyor.

ikinci olarak da, simulasyondan çok arcade yönü ağır basan bir oyun. tüm modifikasyonları yapılmış bir tırla, arkanızda otuz tonluk yük varken bir dodge viper ile drag yarışına kalkabilirsiniz.

aynı firmanın ellerinden çıkan, şirket özelliği olmayan ve bir miktar daha simüle edilmiş versiyon için:
(bkz: euro truck simulator)
independence
bir kamyoncu oyunu. bir yerden bir ba$ka yere nakliyat yapiyorsunuz, belirli bir paraniz olduktan sonra $irket kurup ba$ka kamyonculari kendi hesabiniza cali$tirabiliyorsunuz. yollar uzun suruyor, toronto sanfransisco arasi belim bukuldu be karde$im.
independence
oyun dahilinde bir de mp3 player var, istedigin $arkilari atiyorsun klasore, yolda kolunu camdan di$ari cikartip bir elinde sigarayla diledigince muslum gurses ibrahim tatlises orhan gencebay falan dinleyebiliyorsun.
independence
cok sacma bir oyun bu ya. ben yolun ortasinda koskoca tirla duruyorum, allahin sikimdirik sari taksisi gelip bana carpiyor. kirmizi i$ikta onumdeki araclarin pe$isira duruyorum ama ye$il yaninca da araclar gitmiyor. $oforun cok cabuk uykusu geliyor ve aracin yakiti feci erken bitiyor vs. yapay zeka cok boktan ama yagmur yaginca guzel oluyor hem ses hem goruntu.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol