ya basta viva zapatista

(bkz: köy enstitüleri)

biraz daha hızlı olabilse çok daha yırtıcı olabilir dediğim ve iyi bir tekniği olduğunu düşündüğüm fotbolcu.

teorik ve felsefi öncüsü marx-engels, pratikte önderi lenin ve ondan sonrakiler olan; devletçiliği değil kamusalcılığı savunan, milliyetçilik batağı yerine enternasyoanlizmi koyan, reel deneylerde yanlış uygulanarak devlet kapitalizmini yaşatan, ancak toplumu temel alırken bireyi es geçmeyen , eşitlik adına özgürlüklerin feda edilmediği, ayrımcılığın yaşanmadığı bir sistemdir.her ülkede ve konjonktürde farklı bir uygulama alanına sahip olduğundan yerelin özelliğine yönelimine dayanmaktadır; merkezi bir otoriteyi reddeten anlayışın kendisidir özünde.insanlığı çıkar amaçlı, güçlünün güçsüzü ezdiği politikalar ve halkın dini ya da diğer duygularını istismar eden sistemlere karşı tek alternatif olan, sosyal, kültürel, siyasal, ekonomik ve toplumsal bir yönetim biçimi ve yaşama şeklidir.

oy kullanmayanlarla beraber bu oranın %25’lere indiği düşünürsek, liberal-parmak demokrasisinin en temel şartlarından olduğundandır ki eşitsizlik aşılayan bir sistemde gayet tabii bir süreçtir.tc tarihinde tek demokratik seçim sürecinin tip’in meclise girdiği ve milli bakiye usulu seçim sisteminin (yani barajların olmadığı, herkesin oyu oranında temsil edildiği sistem) sonucu olan seçimler olduğunu düşünürsek hiç şaşırılmayan durumdur.ayrıca unutmamak gerekir ki aynı ekonomi ve sosyal politikaları savunan sistem bekçilerinin partilerinin adlarının değişmesi halka bir menfaat temin etmetmeyecektir.

(bkz: aramaya inanmak)

sezar’ın hakkı sezar’a, tanrı’nın hakkı tanrı’ya şeklinde söylenmiş sözdür.burda islamiyetten ayrı bir yönü ortaya çıkmaktadır hristiyanlığın; buna göre bu söz din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılmasını simge etmektedir ve laikliğin iki temel şartından birisinin yansımasıdır.

siyaset hayatın kendisi ve yapılacak her şeyde kendini hissettiren bir şey olduğundandır dolayıdır ki normal bir hadisedir.insanlar inandıkları şeyler uğruna yaşarlar ve mücadele ederler; inandığı düşünce sistemleri olmayanlarsa bertaraf olmaya mahkumdurlar.o nedenle sözlükte de başka yerlerde de siyaset yapmak tabiidir;korkmaya mahal yoktur, fikir cümbüşü kirlenmekten güzeldir.

gazi faşizm yüksek bilimler üniversitesi’nde sıkça meydana gelen olaylardan bir tanesidir.gerçek olduğuna şüphe yoktur; şaşıranlar gazi’de bir hafta şöyle bir gezerlerse her şeye inanacaklardır.

(bkz: turkcu toplumcu budun dernegi)

hareketlerini ,genel ahlak kurallarına göre değil de içinde bulunulan durumdan kendi yararına sonuçlar elde etmeye göre hazırlayan ve böyle ayarlayan düşünenlerin bir nev’i felsefesidir.kapitalist politikaları savunanların başvurduğu ilk yoldur.ayrıca pragmatizm de bu kişilerin bir ilkesidir.

(bkz: #290014)

trt 1 yayınlayacak diye beklerken 2006 almanya dünya kupası maçlarını yayınlayacağını duyduğum, her yerde çekmeyen, bize eziyet çektirecek olan tv kanalıdır.

2006 finalini brezilya-ingiltere oynar diye düşündüğüm final maçıdır.

’’böyle’’ kelimesini çıkarıp kullanılarak daha anlamlı olacak cümle.

nato tarafından emek ve demokrasi güçlerine karşı kurdurulmuş, kontrgerilla örgütlerinin genel adıdır.türkiye’de jitem, özel harp, kontrgerilla örgütleri ve diğerlerinin başı sayılabilir.amacı ülkede halk aleyhine psikolojik ve gerektiğinde doğrudan savaş yürütmektir; ayrıca emek ve demokrasi güçleri ile sosyalist sola karşı sindirme ve halkı onlara karşı kışkırtma politikasının örgütleyicisidir.

muhabbetine doyum olmayan, kasıntı kişiliği bulunmayan, tatlı ve güzel insan/yazarcan.derslerinde başarılıdır aynı zamanda ve umarız istediklerini elde edecektir hayatta.ayrıca geyiğin dibine de vuran bir yapısı vardır.

sözlükte okunmaya değer entrylerin sahibi yazarcanlardandır.

töre saikiyle işlenen cinayet denmesi hukuki açıdan doğru olacak cinayet türüdür.affedilmesi, ceza indirimine gidilmesi insaniyete aykırıdır; yeni tck’da bu indirim kaldırılmıştır.

amnesty international türkiye şubesi tarafından 2006, 8 martında sonuçlanan ’’güldünya’ya sesleniş mekktup yarışması’’na konu olan; ailesi tarafından katledilen, türkiye halkının bir kısmının zihniyetinde doğru olarak görülen öldürülme olayının mağduru olan genç kızımız.

(bkz: vicdani ret)