sozluge acaip sardiran yazarin maruz kaldigi, ilginc bi sekilde de haz veren durum...
yeni yazarlarin haberdar olmasi gereken bilgisozluk’un yan etkisi...
isimizden, gucumuzden, evimizdeki bebegimizden ali koydun bizi sozluk! ama sana kizamiyorum...
bunu teklif eden kisinin kibarca bi siktir git demek istedigi anlasilmaldir..oyle "biz iliskimizin yipranmasini onlemek amaciyla biraz ara verdik,bu sure icinde birbirimizi daha iyi taniyacagiz" triplerine girilmemelidir..
geyiq’teilk samimi oldugum nadir insanlardan birisi..birgun iciyorum, agliyorum, bir baktim adamin teki gelmi$ konu$uyor benimle, dert dinliyor, bo$ver diyor,anlamadim anlam veremedim sonradan hem$erim cikti kendisi ve cok sevdim bi insan bu kadar iyi niyetli olabilir.. siki muhabbeti olan cana yakin mukemmel dost iyi arkada$ saglam kisilik ...
hem$om benim ho$geldin nede iyi ettin...
hem$om benim ho$geldin nede iyi ettin...
"ovunuyorum ama sen benim kendini begenmi$ bir ki$i oldugumu du$unme" deme $ekli.
(bkz: god of small things)
"gunumuz demokrasisi" hakkinda soyle buyuruyor:
"ama yapisal olarak bakacak olursaniz, esas erozyona ugrayan bu bir elit azinlik sinifi icinde olmadigi takdirde. ne oluyor bugun demokrasiye? neden 70’lerde, 80’lerde amerika dunyanin her tarafinda, latin amerika’da demokrasileri devirip duruyordu, bugun ise demokrasinin promosyonunu yapiyorlar, cunku anlami nasil tahrif edeceklerini ve demokratik kurumlari nasil tahrif edeceklerini cok iyi biliyorlar ve artik gercek bir demokrasi soz konusu degil. bu, yeni dunyanin dehseti. hindistan’da bunu gayet acik gorebiliyorsunuz, demokrasinin insanlari nasil bolmeye, topluluklari birbirine dusurmeye yaradigini ve bunun icin kullanildigini goruyorsunuz. bu tur temsili demokrasinin dogasi geregi boyle oluyor. dolayisiyla, bu gercekten dehset verici. gucerat’ta 2003’te olanlara bakacak olursaniz sag kanat hindu hukumeti polis tarafindan desteklenen bir takim kitleler musluman mahallelerine daldilar, 2000 kisiyi oldurduler, kadinlara tecavuz ettiler, onlari yaktilar, insanlari evlerinden surduler, ondan sonra da hemen bir secime gitmek istediler. neden? cunku biliyorlardi kazanacaklarini, ne kadar bu olaylara yakin bir zamanda secim yaparlarsa o kadar cok kazanma sanslari oldugunu biliyorlardi. butun bu yagmalama olaylarinin yapilmasi da artik hukûmetin sallanmaya basladigini, tehlikeye dustugunu ve gucerat’ta hindistan’a ozgu bir gururu oksamasi gerektigini biliyordu. bugun demokrasi 1970’lerdekinden ya da 60’lardakinden cok farkli. bir anlamda habis bir sey haline geldi demokrasi ve bu papagan demokrasisini cok iyi anlamamiz gerekiyor."
"ama yapisal olarak bakacak olursaniz, esas erozyona ugrayan bu bir elit azinlik sinifi icinde olmadigi takdirde. ne oluyor bugun demokrasiye? neden 70’lerde, 80’lerde amerika dunyanin her tarafinda, latin amerika’da demokrasileri devirip duruyordu, bugun ise demokrasinin promosyonunu yapiyorlar, cunku anlami nasil tahrif edeceklerini ve demokratik kurumlari nasil tahrif edeceklerini cok iyi biliyorlar ve artik gercek bir demokrasi soz konusu degil. bu, yeni dunyanin dehseti. hindistan’da bunu gayet acik gorebiliyorsunuz, demokrasinin insanlari nasil bolmeye, topluluklari birbirine dusurmeye yaradigini ve bunun icin kullanildigini goruyorsunuz. bu tur temsili demokrasinin dogasi geregi boyle oluyor. dolayisiyla, bu gercekten dehset verici. gucerat’ta 2003’te olanlara bakacak olursaniz sag kanat hindu hukumeti polis tarafindan desteklenen bir takim kitleler musluman mahallelerine daldilar, 2000 kisiyi oldurduler, kadinlara tecavuz ettiler, onlari yaktilar, insanlari evlerinden surduler, ondan sonra da hemen bir secime gitmek istediler. neden? cunku biliyorlardi kazanacaklarini, ne kadar bu olaylara yakin bir zamanda secim yaparlarsa o kadar cok kazanma sanslari oldugunu biliyorlardi. butun bu yagmalama olaylarinin yapilmasi da artik hukûmetin sallanmaya basladigini, tehlikeye dustugunu ve gucerat’ta hindistan’a ozgu bir gururu oksamasi gerektigini biliyordu. bugun demokrasi 1970’lerdekinden ya da 60’lardakinden cok farkli. bir anlamda habis bir sey haline geldi demokrasi ve bu papagan demokrasisini cok iyi anlamamiz gerekiyor."
arundhati roy’un turkcesi kucuk seylerin tanrisi olan 18 dile cevrilmis basarili bir kitabidir. kast sistemi icerisinde yasak bir askin oykusunu anlatir ve sistemi siirsel bir bicimde elestirir. hindistan’da bu kitap, arundhati roy’un onayak oldugu cevreci bir proje nedeniyle, bazi cevrelerce yakilmistir.
(bkz: god of small things)
popularitesini yitirmis medya maymunlarini tek bir cati altinda toplamayi misyon edinmis kanal. nerde gereksiz, medya artigi insan var; tgrt tarafindan ozenle secilir, ya program sundurulur ya saka yapilir. nerede bitmis tukenmis diger kanallar tarafindan posasi cikarilmis bir format var israrla prime time’da yayinlanir.
oda sicakliginda cogu gaz halindedir,isi’yi ve elektrik’i iyi iletemezler,kirilgandirlar,kendi aralarinda ve metallerle bilesik yapabilirler.
olan olduktan sonra soylenen avuntu cumlelerinin ilk be$inden biridir. ba$ina veya sonuna bir de "n’apalim" eklenirse tam olur.
deprem yaralarini hala saramami$ insanlarin ya$adigi duzlugun adi. $ehrin, istanbul- ankara- izmir arasindaki ortak pazar konumu, yollarin degi$imi ve depremin etkisiyle minimuma inmi$ ve $ehri kaderine terketmi$tir. ne acidir ki, duzcenin $ehir oldugu tarih felaketin tarihiyle caki$maktadir: 12 kasim 1999. 17 agustos depreminin ardindan belini dogrultmaya cali$an duzce tam da normale donmeye hazirlanirken ikinci darbeyi alarak bugunku ko$ullarina du$mu$tur. burokratik pek cok krizin ya$andigi duzce, artik insanlarin misafir gidip de yerle$meyi du$undugu degil bir an once kacmayi du$undugu umutsuzluk adresi olmu$tur. pek cok farkli etnik kimligi icinde barindiran kent, kendi kaderine terkedilmi$ ve viraneye donmu$tur. halkin genel konu$malarindan yola cikilarak varilan sonuc, duzcedeki sosyal ya$amin bittigi ve eski duzcenin mazide kaldigi yonundedir. genel gozlemlerden edinilen bulgulara gore kimi duzcelilerin profesyonel yardimi gerektirecek boyutlarda ruhsal sikintilari hala devam etmektedir.
duzce’nin il trafik kodu.
asil adi "tukenmez dolmakalem doldurulur, kirilmaz cam tamir edilir yuzyilinda ikiye kirilmi$ bir $eyin bir parcasi konu$saydi" olan bir ozdemir asaf $iiridir.
gulelim, varsin olmasin iten.
bak ali$tik, guluyoruz,
inelim merdivenlerden.
bizi bekleyenler, bizi konu$anlar
yakinla$tigimizi gorsunler
aralarinda.
biz biliyoruz, ama soylemeyoruz.
onlar da biliyor.
ama belli ediyorlar bildiklerini.
birincisi boyle sursun, ikincisi..
bir daha gelmeyecek, biliyoruz.
biz biliyoruz olmadigini, ama var demeyoruz.
onlar da biliyor ikincisini,
hem oldugunu saniyorlar,
ama yok deyemeyorlar ona.
biz birakalim bunlari,
inelim merdivenlerden.
varsin olmasin ceken, aralarinda.
gozlerimizin icine bakalim.
boyuna unutalim.
bilinen bir $ey kalmasin ortada.
bizi bekleyenler, bizi konu$anlar
yakinla$tigimizi gorsunler
aralarinda.
bakmayanlar durmasin gorenlerin yaninda.
dola$alim yan yana,
ikiye kirilmami$ bir $ey gibi,
aralarinda.
olmadigimizi bilerek anla$alim olmakta.
konu$alim, gulelim, yanilalim,
darilip bari$alim.
birincisi boyle sursun di$inda.
ya$ayormu$ gibi yapalim.
dunya kacti gozume adli $iir kitabindan...
gulelim, varsin olmasin iten.
bak ali$tik, guluyoruz,
inelim merdivenlerden.
bizi bekleyenler, bizi konu$anlar
yakinla$tigimizi gorsunler
aralarinda.
biz biliyoruz, ama soylemeyoruz.
onlar da biliyor.
ama belli ediyorlar bildiklerini.
birincisi boyle sursun, ikincisi..
bir daha gelmeyecek, biliyoruz.
biz biliyoruz olmadigini, ama var demeyoruz.
onlar da biliyor ikincisini,
hem oldugunu saniyorlar,
ama yok deyemeyorlar ona.
biz birakalim bunlari,
inelim merdivenlerden.
varsin olmasin ceken, aralarinda.
gozlerimizin icine bakalim.
boyuna unutalim.
bilinen bir $ey kalmasin ortada.
bizi bekleyenler, bizi konu$anlar
yakinla$tigimizi gorsunler
aralarinda.
bakmayanlar durmasin gorenlerin yaninda.
dola$alim yan yana,
ikiye kirilmami$ bir $ey gibi,
aralarinda.
olmadigimizi bilerek anla$alim olmakta.
konu$alim, gulelim, yanilalim,
darilip bari$alim.
birincisi boyle sursun di$inda.
ya$ayormu$ gibi yapalim.
dunya kacti gozume adli $iir kitabindan...
birakiverdi kendini telden.
gozleriyle oynamak icin seyircilerin.
baki$lari delen bir du$u$le, birden
can verdi canbaz.
ozdemir asaf’in dunya kacti gozume adli $iir kitabindan...
gozleriyle oynamak icin seyircilerin.
baki$lari delen bir du$u$le, birden
can verdi canbaz.
ozdemir asaf’in dunya kacti gozume adli $iir kitabindan...
ozdemir asaf’in ilk $iir kitabi olan dunya kacti gozume’den bir $iirdir.
bir cocuk dogdu, bendim.
siraya girdim insanlar icinde.
alay - bayrak buyudum
odalar, sofalar icinde.
bir ayna dogdu, gordum.
siraya girdi aynalar icinde.
i$ime geldi, aldim,
car$ilar, pazarlar icinde.
bunca yil yuzune baktim.
kendisini a$madi
olanlar icinde.
bir sabah uyandim,
duruyordu kar$imda
du$mancasina,
bir cam,
aldanmi$,
kendini ayna sanmi$..
bir cocuk dogdu, bendim.
siraya girdim insanlar icinde.
alay - bayrak buyudum
odalar, sofalar icinde.
bir ayna dogdu, gordum.
siraya girdi aynalar icinde.
i$ime geldi, aldim,
car$ilar, pazarlar icinde.
bunca yil yuzune baktim.
kendisini a$madi
olanlar icinde.
bir sabah uyandim,
duruyordu kar$imda
du$mancasina,
bir cam,
aldanmi$,
kendini ayna sanmi$..
ozdemir asaf’in dunya kacti gozume adli $iir kitabindan bir $iir:
son kadeh icilmi$,
son soz edilmi$ti.
bir du$unce sardi hepsini..
bir hatira,
bir hirs,
bir kiskanclik,
bir yanilti,
bir karde$lik,
bir yanli$lik,
bir kin,
bir umid,
bir $ey..
insana ait.
son kadeh icilmi$,
son soz edilmi$ti.
bir du$unce sardi hepsini..
bir hatira,
bir hirs,
bir kiskanclik,
bir yanilti,
bir karde$lik,
bir yanli$lik,
bir kin,
bir umid,
bir $ey..
insana ait.
$iirin asil adi "kelimeler... kelimeler..." olmakla beraber bir ozdemir asaf $iiridir..
yarida kalmi$ a$klarinin hesaplari icinde
denizlere acildi icimizden biri
nicin gittigini soylemeden.
doyulmami$ arzularla doldurdu yelkenleri
yipranmi$ kelimelerin verdigi guvenden.
bulacak saniyordu yenilikleri
her an bir yeni su vardi,
her yeni suda bir yeni an.
deniz, dalgalariyla gosteriyordu di$indan
ya$ananla du$unulen arasindaki farki.
bitmiyordu kopuklerle renkler
bir ba$ka damlada,bir ba$ka i$ikta ba$lamadan.
gozlerin onunde bir oyun, ardinda bir oyun.
di$inda ne varsa yeni, ne varsa gercek.
yeni manzaralarla gelen yeni duygular
hani, eski kelimelerle olmasa
insanin omrunce devam edecek
gozlerin onunde bir oyun, ardinda bir oyun.
anladi, olmekle ya$amanin birle$tigi noktada
yeni ruzgarlarla esen yeni korkulara
yeniliklerini bagi$lamayan kelimelerin
nasil du$man siginaklar halinde direndigini.
anladi butun olmu$larla olanlarin
ve butun olacaklarin
o kelimeler icinde
kendisine varmadan eskidigini
dunya kacti gozume’den..
yarida kalmi$ a$klarinin hesaplari icinde
denizlere acildi icimizden biri
nicin gittigini soylemeden.
doyulmami$ arzularla doldurdu yelkenleri
yipranmi$ kelimelerin verdigi guvenden.
bulacak saniyordu yenilikleri
her an bir yeni su vardi,
her yeni suda bir yeni an.
deniz, dalgalariyla gosteriyordu di$indan
ya$ananla du$unulen arasindaki farki.
bitmiyordu kopuklerle renkler
bir ba$ka damlada,bir ba$ka i$ikta ba$lamadan.
gozlerin onunde bir oyun, ardinda bir oyun.
di$inda ne varsa yeni, ne varsa gercek.
yeni manzaralarla gelen yeni duygular
hani, eski kelimelerle olmasa
insanin omrunce devam edecek
gozlerin onunde bir oyun, ardinda bir oyun.
anladi, olmekle ya$amanin birle$tigi noktada
yeni ruzgarlarla esen yeni korkulara
yeniliklerini bagi$lamayan kelimelerin
nasil du$man siginaklar halinde direndigini.
anladi butun olmu$larla olanlarin
ve butun olacaklarin
o kelimeler icinde
kendisine varmadan eskidigini
dunya kacti gozume’den..
cok guzel bir ozdemir asaf $iiridir..
bir gecedir butun geceler gibi
saclarinda,tanidigin ellerin en agiri
gozlerinde maceralarin en derini...
sana anlatirlar gecenle kalandan
bir gecedir butun geceler gibi
karanliklardan,aydinliklardan
ne varsa kendincedir
pencere camlarinda i$iklar parlar
halida yatar e$yanin golgesi
ic icedir artik sokaklar,evler,odalar
duvarlar baki$lari keser,kapilar sesi
ne varsa kendincedir
ve senin,uzerinde binbir du$unce,gunden
oyna$ir hatiranla,kalbinle,umitlerinle
her$ey du$unmektedir seninle
birden,bir ruzgar eser,sana dogru senden
seninle cogalmaya ba$lar kendisiyle bitenler
hatirlayan ellerinle,unutmayan gozlerinle
degi$ir sezilecek kadar yava$tan
degi$ir istenen istenmeyen
o koruyan zor yalanlar silinir
buyur kolay bir dogru,bilinen,soylenmeyen
uyuyanlar uyanmi$,oluler dirilmi$tir
bir gecedir sana dogru senden
bir gecedir sana dogru senden...
gecen ya$adigindir,ya$arken anlamadan
kalan bir gercektir belki
bir igne gibi kaybolan,bir bardak gibi kirilan
gelen sanki bekledigindir
ve giden,en tatli,en sicak,en kocaman..
dunya kacti gozume adli $iir kitabindan..
bir gecedir butun geceler gibi
saclarinda,tanidigin ellerin en agiri
gozlerinde maceralarin en derini...
sana anlatirlar gecenle kalandan
bir gecedir butun geceler gibi
karanliklardan,aydinliklardan
ne varsa kendincedir
pencere camlarinda i$iklar parlar
halida yatar e$yanin golgesi
ic icedir artik sokaklar,evler,odalar
duvarlar baki$lari keser,kapilar sesi
ne varsa kendincedir
ve senin,uzerinde binbir du$unce,gunden
oyna$ir hatiranla,kalbinle,umitlerinle
her$ey du$unmektedir seninle
birden,bir ruzgar eser,sana dogru senden
seninle cogalmaya ba$lar kendisiyle bitenler
hatirlayan ellerinle,unutmayan gozlerinle
degi$ir sezilecek kadar yava$tan
degi$ir istenen istenmeyen
o koruyan zor yalanlar silinir
buyur kolay bir dogru,bilinen,soylenmeyen
uyuyanlar uyanmi$,oluler dirilmi$tir
bir gecedir sana dogru senden
bir gecedir sana dogru senden...
gecen ya$adigindir,ya$arken anlamadan
kalan bir gercektir belki
bir igne gibi kaybolan,bir bardak gibi kirilan
gelen sanki bekledigindir
ve giden,en tatli,en sicak,en kocaman..
dunya kacti gozume adli $iir kitabindan..
nazim hikmet $iiri:
camlarin ustunde gece ve kar.
bembeyaz karanlikta parliyan raylar -
uzakla$ilip kavu$ulmamayi hatirlatiyor.
istasyonun
ucuncu mevki bekleme salonunda
siyah ba$ortulu,
ciplak ayakli bir cocuk yatiyor.
ben dola$iyorum...
gece ve kar - pencerelerde.
bir $arki soyluyorlar icerde.
bu, giden karde$imin en sevdigi $arkiydi.
en sevdigi $arki...
en sevdigi...
en......
karde$ler, bakmayin gozlerime
aglamak geliyor icimden...
bembeyaz karanlikta parliyan raylar -
uzakla$ilip kavu$ulmamayi hatirlatiyor.
istasyonun
ucuncu mevki bekleme salonunda
siyah ba$ortulu,
ciplak ayakli bir cocuk yatiyor..
gece ve kar pencerelerde.
bir $arki soyluyorlar icerde!..
camlarin ustunde gece ve kar.
bembeyaz karanlikta parliyan raylar -
uzakla$ilip kavu$ulmamayi hatirlatiyor.
istasyonun
ucuncu mevki bekleme salonunda
siyah ba$ortulu,
ciplak ayakli bir cocuk yatiyor.
ben dola$iyorum...
gece ve kar - pencerelerde.
bir $arki soyluyorlar icerde.
bu, giden karde$imin en sevdigi $arkiydi.
en sevdigi $arki...
en sevdigi...
en......
karde$ler, bakmayin gozlerime
aglamak geliyor icimden...
bembeyaz karanlikta parliyan raylar -
uzakla$ilip kavu$ulmamayi hatirlatiyor.
istasyonun
ucuncu mevki bekleme salonunda
siyah ba$ortulu,
ciplak ayakli bir cocuk yatiyor..
gece ve kar pencerelerde.
bir $arki soyluyorlar icerde!..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?