confessions
  1. toplam entry 412
  2. takipçi 10
  3. puan 10678

ilişkinin bittiğinin anlaşılamadığı anlar

rapunzelkibritsatar
yaklaşık yedi aydır içinde bulunduğum durum. er kişisi yaz tatili nedeniyle memleketinde olduğundan yüzyüze görüşemediğimiz zamanlardı. oldukça zor zamanlar geçiriyorduk bu sebeple. bir gün şakalı tripli bir mesaj attım ve sonuna artık cevap verme buna hoşçakal yazdım. o da şaka yollu tamam gibisinden bir şeyler yazdı. ve o günden sonra hiç konuşmadık. ikamet ettiğimiz semtler uzak olduğu için, karşılaşmakta söz konusu olmadı.

durup dururken ayrıldık gibi bir şey oldu. ama bunu söze dökmediğimiz için ayrıldık gibi de bakamıyordum olaya. o günden sonra 2-3 ay falan yine hiç kimseyle konuşmadım, görüşmedim. çünkü başı bağlı hissediyordum kendimi.

sonra ayrıldığımızı, birbirimizi tükettiğimizi, uzun ilişkinin bana göre olmadığını fark ettim ve kendime münasip bir bey buldum.

ama her ayrıldığımızda en fazla 2 ay dayanır, sonra geri dönerdi. yada ben dönmesi için bir şeyler yapardım. bu sefer dönmedi, bende hiçbir şey yapmadım. bu ilişkinin böyle boktan bir şekilde bitmesine bile üzülemiyorum. oysa onu evimin direği yapacaktım.

slytherin

rapunzelkibritsatar
armasında yeşil alanın üstünde gümüş bir yılan bulunan, hogwarts binası. (bkz: harry potter)

seçmen şapka nın deyimiyle; "düşersin belki de slytherin'e sen, bir başkadır sanki oraya giden, amaçları için neler yapmazlar açıklasam bitmez sabaha kadar."

çocukluğumun ve gençliğimin (muhtemelen yaşlılığımın da) büyük arzularından biri bu binaya gidip, draco malfoy ile kanka olmaktı. yapılacak fitneler, fesatlıklar, kara büyüler, kötülükler şuan bile heyecanlanmama sebep oluyor. tabiiki severus snape hocamızın gölgesinde...

zaten bütün gerçekler ortaya çıktıktan sonra, diagon yolu nda dükkan dükkan gezip, dedikodu yapmak bile zevkten ölmeme sebep olabilir. gerçi sirius blacki tenhada kıstırmakta buna sebep olabilir. çapulcu haritadan stalk yapmak falan...

(bkz: birden bire gelen ne anlatıyorum lan ben hissi)

yazarların sokakta başına gelen ilginç olaylar

rapunzelkibritsatar
en fazla onbeş yaşındayken annem, halam ve ben sokakta yürüyoruz. ben onlardan bi beş metre falan önde yürüyorum. bizim sokakta arkadaşım olan gevşek bi çocuk birdenbire önümde diz çöküp "benimle evlenir misin" dedi. ben şok olmuşken, çocuğun kafasına bir cisim çarptı. tabiiki annem elindeki cüzdanı çocuğun kafasına fırlatmış. çocuk gevşek bir şaka yapmak istemişti ve annem ilk evlilik teklifimi mahvetmişti.

*

arkadaşlarla öğle arasında bankta otururken birdenbire ambulans ve polis geldi. yanımızda ki bankta oturan adam bileklerini kesmiş. polis niye "etrafınıza bakmıyonuz" diye bize kızdı.

*

daha geçen hafta kardeşimle sokakta yürürken, bir adam yolumuzu kesti. kibarlaştırarak söylüyorum "5 lira verirsen seninle yatarım" dedi. neyseki çevredekiler müdahale etti. ama benim için büyük bir travmaydı. en azından 50 falan isteseydi.
13 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol