louandreassalome

aynı cinsiyet kromozumundan iki kopya bulunan cinms anlamına gelir.örneğin insanda hatun cinsi eş gametlidir,çünkü iki x kromozomu vardır.

1800’lü yıllarda aveyron civarındaki ağaçlıklarda bulunarak fransız doktor jean itard tarafından kapsamlı bir araştırma ve eğitime tabi tutulan sosyalleşmemiş,vahşi bir çocuktu.çocuğun,ailesi tarafından normal olmadığı gerekçesiyle terk edildiği tahmin edilmiştir.bu vaka sosyalleşme,dil gelişimi ve öğrenme konularında psikolojiye fazlasıyla ışık tutmuştur.

sütlü nescafe ile iyi bir eküri oluşturur.

bir erkek kendisine gerekli ürünü almak için 1 ytl’lik ürüne 2 ytl öder.bir kadın ise kendisine gerkli olmayan ürünü almak için 2 ytl’lik ürüne 1 ytl öder.

akıllı patron+akıllı eleman=kar
akıllı patron+aptal eleman=üretim
aptal patron+akıllı eleman=terfi
aptal patron+aptal eleman=fazla mesai

biraz önce bir yerde rastladığım tanımlama:

akıllı adam+akıllı kadın=aşk
akıllı adam+aptal kadın=ilişki
aptal adam+akıllı kadın=evlilik
aptal adam+aptal kadın=hamilelik

<bkz beni kategorize etme>

kısa bir süre(örneğin 12 saat) içinde birçok meridyeni aşmanın sonucunda günlük ritmlerin bozulması durumudur.örneğin istanbul’dan sabah uçağıyla chicago’ya hareket eden bir yolcu oraya ulaştığında da aşağı yukarı sabah olacaktır;bu da kişinin uyku-uyanıklık döngüsünde olduğu kadar yeme-içme,vücut ısısı vb düzeylerinde birkaç günde ancak düzelebilen belirgin bir bozulma yaratacaktır.bu arada doğru yazılışı da jet lagdir.

sakarca ya da abartılı bir tarzda yapılan hareketler.

güneşin veya bir gök cisminin,dünya yüzeyindeki iki farklı noktadan bakıldığı zaman ortaya çıkan zahiri konum farkıdır.

iki farklı bakış açısından veya noktadan bakıldığında bir nesnenin algılanan yer değiştirme veya konum değişikliği.

maslow’un sahiplenmecilik,bağımlılık,karşılık vermeme,karşısındakinin iyiliğini gözetmeme gibi özelliklerle tanımladığı patolojik bir sevgi türüdür.

kişinin ansızın evinden,işinden kaçması ve geçmişini,kimliğini tamamen unutarak başka bir yerde yeni bir isimle yaşama başlamasıyla kendini gösteren ruhsal hastalık türüdür.işin ilginç yanı kişi bu esnada temel becerilerini unutmaz.hafıza kaybı ortadan kalktıktan sonra geçmişini hatırlayabilir ama füj dönemini hatırlamaz.uzun süreli füj vakaları genellikle ürkütücü,tehdit edici ortamlardan,gerçeklikten kaçmaya yönelik bilinçsiz bir arzuya bağlanır.epilepsi veya katatonik heyecan gibi bazı durumlarda da kısa süreli füj gözlenebilmektedir.hafıza kaybı ya kendiliğinden,ya hipnotik telkinle(günümüzde bu pek kullanılmaz)ya da ilaç tedavisiyle ortadan kalkabilir.

duyu sinirlerinin doğrudan veya dolaylı olarak yaralanması sonucu hissedilen sürekli ve şiddetli yanma hissi.

sinir hücresinin,aktif olmadığı yani tetiklenmediği durumdaki elektrik yükü.

bir nöronun sinapslarının tamamında tek bir sinir iletici yaydığı hipotezi.kısmen yanlışlanmış olmasına karşılık glutamat ve gaba gibi belli başlı sinir iletici için geçerliliğini korumaktadır.

8.henry devrinden beri ingiltere’nin resmi kilisesidir.8.henry ile dönemin papası arasındaki bir çatışmadan doğmuş olan anglikanizmin en önemli hedefi kiliseyi kendi öz niteliğine yeniden kavuşturmaktır.

yunanca evrensel anlamına gelir.

protestanlık mezhebinin ilk şekli olup martin luther’in fikir ve ideallerini benimseyen özel hristiyan görüşünü temsil eder.

1453’te insan bedeninin yapısı hakkında adlı resimli anatomi kitabını yayımlarak bilimsel devrim’in oluşmasında önemli rol oynamış kişi.

’herkes kendi çıkarıyla hareket ederse toplumsal üretim maksimuma ulaşır’ şeklindeki bir adam smith teorisidir. <bkz görünmeyen el prensibi>