ladycapulet

havaların ısınmaya başlamasıyla sezonunu açtığım gündüz içeceği.geceler hala biranın tekelinde.

müziğini bile özlemişim walla. şimdi zaman yeni bölümü izleme zamanıdır.

ceşitli aralıklarla independence’a benzer versiyonlarını sunduğum duygusuz evlenme teklifi.

haftasonu canımın çektiği lakin kıçımı kaldırıp manava gidemediğim için yapamadığım kabak kızartması. allah’tan bugün gidip aldım ve şu an mücver saadetini yaşıyorum.

sabahın köründe independence’ın orada ne işi var ki diye merak ettiğim mekan.

bulgarca’da pazartesi anlamına gelen kelime.

bulgarca ponedelnik. hangi dilde sölenirse sölensin sevimsiz gün olmaktan kurtulamayacak olan gündür. sevilmeyendir. uyanılmak istenmeyen gündür.çabuk bitsin istenen gündür.

1958 doğumlu japon besteci. the here and after ile lilies in the valley adlı şarkıları pina’da kullanılmıştır.

jun miyake imzalı şarkı. pina adlı film sayesinde tanıştığım bu şarkının hastası oldum. dün akşamdan beri kaç kez dinledim bilmiyorum.

sözleri:

spawn inside this memory again
one earthbound minute, unbent
a moment broken
softly spoken, magic
so here we are

night has thrown its heels at our door
and stormed its way in, bidden
our feet in drunken incantations, moving

happily, happily, ever after
with kisses and curses, dripped in laughter

happily, happily, would i disappear
wishes and wasted breath
at closest dreaming
so far away

counting down
in twos and in threes
with never a word, out loud
this hidden temple, decalescent, stepping

happily, happily, ever after
with kisses and curses, dripped in laughter

hurry to lay it down
where i’ve made my bed
wishes and wasted breath
at closest dreaming
so far away

as we grow
as we go
to the here and after
i’ve never forsaken you
that’s really something

so hurry to lay me down
where i’ve made my bed
tends to a wilted pale
throwing up a beat
kick it down

(bkz: the here and after)

11 kasım 2011’de vizyona giren filmin yönetmeni özcan alper, oyuncuları ise gaye gürsel ve durukan ordu. tesadüfen izledim filmi. sumru adlı ana karakterin ağıt derlemek için gittiği diyarbakır’da yaşadıkları anlatılıyor. aksiyonu bol olan bir film değil, yavaş ama yine de beni çekti. imdb puanı 6.3 .

ingilizce april

4 dakika önce başlayan yeni ay.hoşgeldi, baharı getirsin artık lütfen.

son albümündeki acıyor adlı şarkı nedir öyle ya.of kadın seviyorum seni ve müziğini.

ölürsem yalnızlıktan
ve senin kötü kalbinden
fikrimin dikenlerinden
batıyorsun hala derinden

acıyor acıyor acıyor
her yolu denedim bitmiyor
kalbimin ortasına bıraktın aşkını batıyor

sakın gelme istemem
çok korkuyorum senden
bu muammalı halden
çek çıkar elini kalbimden

acıyor acıyor acıyor
her yolu denedim bitmiyor
kalbimin ortasına bıraktın aşkını batıyor

bin türlü ihtimali düşünüyorum
aklına gelmiyor muyum bilemiyorum
acıyor acıyor acıyor
her yolu denedim bitmiyor
kalbimin ortasına bıraktın aşkını batıyor

son gününü yaşadığımız yılın 3. ayı.

bir türk tekstil markası.perde, nevresim, yatak örtüsü falan filan gibi ürünleri var. kaliteli ürünleri olduğundan ucuz da değil ama severiz tasarımlarını, kumaş kalitesini. bulgaristan’da da var.

1 nisan 2012’de 2. sezonu başlayacak olan dizi.sayılı gün!

bilgiç deyince ukala bir şekilde bildiğini iddia etmek gizli sanki kelimede, hani bir özgüvenle karışık hava atma durumu mu vardır nedir? halbuki gerçek bilen mütevazi olmaz mı? o yüzden de bilgin denmez mi?

bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğim dememiş mi saygıdeğer feylosof.

an itibariyle beyaz show’da bir dost bulamadım gün akşam oldu diyor.

filibe’deki bilmem kaçıncı geleneksel doğa, balıkçılık ve avcılık fuarından aldığım çiçek oluyor kendisi.şimdiden 6 tane açmış durumda.ilk aldığımda 3 çiçeği vardı. daha açmayı bekleyen tomurcukları da var. beyaz renk hem de. umarım bakabilirim.