confessions
  1. toplam entry 2074
  2. takipçi 2
  3. puan 43601

do i wanna know

john maynard keynes
arctic monkeys’in am albümünden mükemmel bir şarkı;

have you got colour in your cheeks?
do you ever get that fear that you can’t shift the tide
that sticks around like summats in your teeth
hide some aces up your sleeve
have you no idea that you’re in deep?
i’ve dreamt about you nearly every night this week
how many secrets can you keep?
’cause there’s this tune i’ve found that makes me think of you somehow
when i play it on repeat
until i fall asleep
spilling drinks on my settee

[pre-chorus]
if this feeling flows both ways
sort of hoping that you’ll stay
that the nights will mainly make for saying things
that you can say some other day

[chorus]
crawling back to you
and the thought of calling when you’ve had a few
cos i always do
well baby i’m too
busy being yours to fall for somebody new
now i’ve thought it through
crawling back to you

so have you got the goods?
been wondering if your heart’s still open
and if so i wanna know what time it shuts
simmer down and pucker up
i’m sorry to interrupt
it’s just i’m constantly on the cusp
of trying to kiss you
i dunno if you, feel the same as i do
we could be together
if you wanted to

[pre-chorus]
if this feeling flows both ways
sort of hoping that you’ll stay
that the nights will mainly make for saying things
that you can say some other day

[chorus]
crawling back to you
and the thought of calling when you’ve had a few
cos i always do
well baby i’m too
busy being yours to fall for somebody new
now i’ve thought it through
crawling back to you


özellikle şu kısmı ile insanı düşüncelere sevk eder;

crawling back to you
and the thought of calling when you’ve had a few
cos i always do
well baby i’m too
busy being yours to fall for somebody new
now i’ve thought it through
crawling back to you

http://tinyurl.com/qx4yzhm

why d you only call me when you re high

john maynard keynes
tam olarak ismi why’d you only ever call me when you’re high olan arctic monkeys’in am albümünden bayaa iyi bir şarkı. ayrıca kendileri bu sene 7 eylülde rock n coke’ta sahne alacaklardır.

the mirror’s image,
it tells me it’s home time,
but i’m not finished,
’cause you’re not by my side.

and as i arrived i thought i saw you leaving,
carrying your shoes,
decided that once again i was just dreaming,
of bumping into you.

now it’s three in the morning,
and i’m trying to change your mind,
left you multiple missed calls
and to my message you reply.
why’d you only call me when you’re high?
high
why’d you only call me when you’re high?

somewhere darker,
talking the same shite,
i need a partner,
well are you out tonight?

it’s harder and harder to get you to listen,
more i get through the gears,
incapable of making alright decisions,
and having bad ideas.

now it’s three in the morning,
and i’m trying to change your mind,
left you multiple missed calls
and to my message you reply.
(message you reply)
why’d you only call me when you’re high?
high
why’d you only call me when you’re high?

and i can’t see you here when i’m high,
sort of feels like i’m running out of time,
i haven’t found all i was hoping to find,
you said you got to be up in the morning,
gonna have an early night,
and you starting to bore me, baby,
why’d you only call me when you’re high?

why’d you only ever call me when you’re high?
why’d you only ever phone me when you’re high? (x3)

come undone

john maynard keynes
girişi muhteşem, şiirsel olan bir duran duran şarkısıdır,

mine, immaculate dream made breath and skin
i’ve been waiting for you
signed, with a home tattoo,
happy birthday to you was created for you

birisine doğum günü şarkısı yollayacak olsam, kesinlikle bu olurdu.

amsterdam

john maynard keynes
enteresan bir şehir, enteresan bir kafa amsterdam kafası. bu sene önce mart ayında sonra nisan ayında 2 kere gittim. ilk gittiğimde hayatımda bir daha gelmem diyordum bu ölü şehre. ikinci gidişimde ise hemen tekrar gelmeliyim dedim. gittiğiniz kişilerle yaşadıklarınız çok çok farklı oluyor. gitmeden önce gideceğiniz arkdaşlarınızı çok iyi seçmeniz tavsiye edilir efendim. bir de mantardan, esrardan, keklerden, haplardan uzak durun.

barcelona

john maynard keynes
6 sene sonra tekrar gittiğim, tekrar aşık olduğum şehir. hep derim istanbul dışında yaşayabileceğim 2 şehir vardır, biri new york biri de işte bu barselona.

6 sene önce gittiğimde öğrenciydim, birkaç ay para biriktirerek gidebilmiştim, param olmadığı için de aslında tam olarak hakkını verememiştim şehrin. limitli bütçeyle ziyaret ediyorsanız şunları yapmak gayet ekonomik; #581629

biraz daha paranız varsa bunlara eklemeniz gerekenler;

bol bol tapas yiyin efendim, çok lezzetli çeşitlerini bulabilirsiniz neredeyse her yerde. öğün sayınızı 6’ya hatta 8’e çıkarın az az her şeyden yiyin. tam bir gastroturizm olsun sizin için. şehir boyunca cafeler çok güzel, öğleden başlayın içmeye 3,5 euro’ya şahane mojitolar içersiniz.

gece çıkmak için ise benim favorim w hotel oldu. 26. katında yer alan kulüpte çalan müzikler de, kokteyller de çok güzel.

ölmeden önce yapılması gerekenler listenize alın, bol keyifler dilerim.

kkb

john maynard keynes
2010 senesinde denetimini yaptığım şirkettir. çalışma prensibi 11 bankanın müşteri bilgilerini bir havuzda toplamak ve kredi başvurusu yapan kişinin kredi notunu bu sistem vesilesi ile edinmektir.

örneğin iş bankası’ndan kredi başvurusunda bulunacaksınız fakat bu banka ile daha önce hiç çalışmamışsınız, yani sizin hakkınızda bilgileri yok. sorun değil, eğer siz akbank ile çalışmışsanız oradan sizin skor bilgileriniz edinilebilir, ve kredi başvurunuz değerlendirilir.

http://www.kkb.com.tr/tr/hakkimizda/tarihce.asp

ümit yaşar oğuzcan

john maynard keynes
gitgide alışıyorum sana. hiçbir alışkanlık bu kadar
güzel olamaz . ellerin ellerimden uzaksa nasıl
güçsüzüm bilemezsin. yanımda olduğun zamanlar;
sigara dumanı gibi ciğerlerime doluyor, alkol gibi
damarlarıma yayılıyorsun. durmadan başım dönüyor
verdiğin hazdan. alışkanlıklar daima korkutur
beni.

düşün ki ben yaşamaya bile alışkın değilim.
kendimi kendime alıştıramadım yıllardır; fakat şimdi
sana alışıyorum. alıştıkça özlemim artıyor, daha
yoğunlaşıyor. yalnız içimde garip bir korku var. sana
tüm alışmaktan değil seni kendime alıştırmaktan
korkuyorum. bir gün sana şimdi verdiklerimden daha
güzelini daha değerlisini verememekten korkuyorum.
bir gün ansızın ölmekten ve seni bana olan
alışkanlığınla yapayalnız bırakmaktan korkuyorum.
oysaki her zaman ve günün her saatinde yanında
olmalıyım senin. bana alışmış olmaktan pişmanlık
duyacağın bir dakikan bile olmamalı. bütün
zamanlarını zamanlarımla karıştırıp emsalsiz bir zaman
bileşiminde yaşatmalıyım seni. uykularda bile aynı
rüyayı görmeliyiz. her şeyin ve her zevkin yarısı
senin olmalı, yarısı benim.

"bana alış" demeyeceğim. nasıl olsa alışacaksın bir
gün. şimdi çirkinliğimde güzellikler bulan gözlerin,
o zaman en güzeli görecek bende! alışkanlığınla,
sevginle yepyeni bir "ben" yaratacaksın benden! ilk
defa sevilmenin ürpertileri içindeyim inan. sevgimle
mukayese edebileceğim tek şeyi beni sevmende buldum.
ömrümde kimse bana sevmenin gerekliliğini öğretmedi.
kimseden sevgisini istemedim, verdiler almadım.
bencildim bir zamanlar, sevmek benim hakkım diyordum.
oysaki şimdi bir zamanlar hiç sevmemiş olduğumu kendi
kendime biraz da utanarak itiraf ediyorum. asıl büyük
sevgiyi seni sevmekte buldum ve sevgim senin sevginle
değerleniyor , ayrı bir anlam kazanıyor. sevgin
olmasaydı değersiz bir cam parçasıydım. sevginle bir
aynayım şimdi. bana bakanlar baştanbaşa seni
görecekler içimde.

bir zincirin iki halkasıyız seninle anlıyor musun?
aynı kadehte karışmış iki içkiyiz. iki kelimeyiz
seninle birbirini tamamlayan. her yerde iki olduğumuz
için bir bütün haline geliyoruz durmadan.
alışkanlığım devamlı sana çekiyor beni. durup durup
dudaklarını öpmek geliyor içimden. saçlarını okşamak
geliyor , ellerini tutmak geliyor. kokunun tenime
sindiğini hissediyorum geceleri. teninin
dudaklarımda eridiğini hissediyorum. boynunun en
güzel yerini benden başkası bilemez artık. seni
kimse benim kadar benimle bir bütün olduğuna
inandıramaz.

gitgide bu alışkanlığın içinde kaybolduğumu
hissediyorum. beni yaşadığım zamanın dışına
çıkarıyorsun. bir gün tarih öncesinde yaşıyoruz , bir
gün bulutların üstünde. uzun süren bir baygınlık
sonrasının o anlatılmaz baş dönmesi içindeyim. bütün
merdivenler birbirine eklendiği zaman seninle vardığım
yüksekliğe erişemez. açılmış bütün kuyuların
derinliği içimde seni bulduğum yer kadar derin
değil.

alışkanlık kozasını ören bir ipekböceği gibi gitgide
tamamlıyor bizi. emsalsiz bir oluşun içinde
yuvarlanıyoruz. korkunç bir yangın başladı
yüreklerimizde. özlem , kıskançlık , arzu ne varsa
içimizde hepsi birdenbire tutuştu. alev almayan bir
yerimiz kalmadı. alevlerimiz muhteşem bir kızıllığın
içinde yıldızlara kadar uzanıyor. hiç bir su , bu
ateşi söndüremez artık. nehirler , denizler boşalsa
üstümüze hiç sönmeyeceğimizi biliyorum. bu yangın biz
birer kor haline gelinceye kadar sürecek.
önce bakışlarımız alıştı birbirine , sonra parmak
uçlarımız. bu oluş tamamlandığı anda yeryüzünde
bizden güçlüsü olmayacak! en mutlu olduğumuz yerde en
güçlü de olacağız seninle.. bu bir sonun değil bir
varoluşun başlangıcıdır. geçmişteki tüm
alışkanlıkların bana alışmanı önleyemez
artık.
5 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol