confessions

delirtmeyinlanbeni

- Yazar -

  1. toplam entry 1716
  2. takipçi 1
  3. puan 45839

sigarayı bırakmak

delirtmeyinlanbeni
zorlukla gerçekleştirilebilen, can sıkıcı bir eylemdir. en iyi yöntemlerinden biri, sigarayı nefret edilen ya da canınızı yaktığı için hayatınızdan uzaklaştırdığınız bir şeyle özdeşleştirmektir.
bununla ilgili güzel bir hikayeyi yazmak gerekirse :

hafif sisli bir havada ve güneşin apartmanların arasından yeni yeni güne merhaba dediği bir saatte, vapura doğru ilerleyen genç adam; jeton gişesinde, yaklaşık iki ay önce ayrıldığı kız arkadaşını görür ve titrek bir "merhaba" ile konuşmaya başlar. bu konuşmalar vapurda da devam eder.
adamın; "hava o kadar da soğuk değil, dışarıda oturalım mı?" sorusuna, kızın "olur" cevabı vermesiyle birlikte vapurun en üst katına doğru yol alırlar.
birkaç dakika havadan sudan muhabbetlerle geçtikten sonra, adam kıza bir sigara uzatır ve kendisine de bir tane alır. daha sonra, genç adam birden lafa girer:
- biliyorum, bu konuları daha önce hiç konuşmadık ya da konuşamadık diyeyim. merak etme ama, "neden ayrıldık biz" sorusunu sormayacağım. sadece sana söylemek istediğim birkaç şey var, onları konuşmak istiyorum.
genç kız; adama bakarak,
- "evet seni dinliyorum, devam et" dedikten sonra adam, konuşmasına kaldığı yerden devam eder:
- biliyor musun? ayrıldıktan sonra, seni sigaraya benzetmeye başladım.
kız, hiç tahmin etmediği, alakasız bir konuyla lafa girmesinin verdiği şaşkınlıkla, "ne? nasıl yani?" der.
adam, önce kıza uzattığı sigarayı ve sonra kendi sigarasını, çantasından çıkardığı çakmak ile yaktıktan sonra:
- mesela bir tane sigara yakıyorum ve kül tablasına koyup izlemeye başlıyorum. kül tablasına dökülen külleri gördükçe; anılarımız aklıma geliyor, her biri kül olup acılarıma dönüşüyor sonra. arada bir elime alıyorum sigarayı ve içime çekiyorum seni. kendimi zehirlemek için; daha çok, daha çok çekiyorum. bazen de anıları silkiyorum kül tablasına. sen zehiri hoşuma gidiyor, içimi acıtıyor, vazgeçemiyorum; içime çekmeye devam ediyorum. ağzımdan çıkan her dumanda, ayrılırken bana bıraktığın; son bakışının silueti beliriyor. her sigaranın olduğu gibi, senin de sonun yaklaşıyor. ve ben yavaş hareketlerle; ne zaman seni söndürmek için, elimi götürsem kül tablasına, aptalca bir umutla "ne olur yapma!! " diyeceğin zamanı bekliyorum. ama hiçbir zaman duyamıyorum sesini. "ve işte bitirdim seni" diyorum. hayır hayır kendimi kandırıyorum galiba, "seni böyle bitiremem" diyorum sonra. ama bakıyorum kül tablasına; evet! sen oradasın, evet! anılar orada. ancak, elimde hala kokun var. yıkasam da, hiç çıkmayacak bir koku. anlıyorum ki; bu sigarada, senin çok az bir kısmını bitirmişim. senden bağımsız bir sen, hep içimde yaşıyormuş. ve anlıyorum ki, sadece sönüyorsun. seni atesleyecek bir "ben" bekliyorsun sabırla. o "ben", çok da bekletmiyor seni. bir daha yanmaya başlıyorsun. anılar acılar derken yine bitiyorsun. yeniden yanıyor ve bitiyorsun. bu hep böyle devam ediyor; sonunda alışkanlık oluyorsun.
genç kız anlatılanları dinlerken; tarif edilmeyecek bir duygu yoğunluğu içindeydi. bir yandan, birisinin bu kadar acı çekmesine üzüntü duyarken; diğer yandan da, kendisinin hala unutulmamış olmasından, haz alıyordu. aslında kendisi de unutamamıştı genç adamı. kendi isteğiyle ayrılmıştı ama; sevmediği ya da artık bir şeyler hissetmediği için değil, en yakın kız arkadaşının da, o insana karşı bir takım duygular beslediği için gerçekleşmişti bu ayrılık. bunu; ne erkek arkadaşı, ne de en yakın arkadaşı biliyordu. erkek arkadaşına, "bu ilişkide bir şeyler eksik, ben daha fazla sürdüremeyeceğim, ayrılmalıyız." diye bir mesaj atarken; kız arkadaşına, "ilgisiz bir sevgili olmaya başlamıştı günler geçtikçe; çok bunalmıştım. ve bir gün onu, başka biriyle sarmaş dolaş gördüm. bu yüzden ayrıldım." demişti. böylece, hem erkek arkadaşından, kendine göre, makul bir sebeple ayrılmış; hem de arkadaşına, erkek arkadaşını kötüleyerek, ondan soğumasını sağlamıştı. kendisinin çok acı çekeceğini bile bile, arkadaşını kaybetmemek için, böyle bir yalanlar zincirine başvurmuştu. artık hayatını,bu yalanlara göre düzenlemeliydi. bu yüzden; bu karşılaşmalarında duygularını bir tarafa bırakıp, mantığı ile karar vermek zorundaydı. geri dönüşü yoktu ve kız da bunun farkındaydı. bütün ayrıntıları, olası bir karşılaşma için düşünmüştü daha önceden. adamın anlattıklarını dikkatlice dinliyor ve sözünü bitirmesini bekliyordu. ve adamla göz göze gelip, "bitti, bu kadardı!" dermişçesine bakmasından sonra, kız konuşmaya başladı:
- açıkçası bu söylediklerin, hiç beklemediğim şeylerdi. benim, bu açıklamalarına bir yorum yapmamı bekleme. çünkü bunlar; senin kendi düşüncelerin. her biten ilişkiden sonra, yaşanabilecek duygulardan bu anlattıkların. şunu söyleyebilirim ama; yaşadığımız ilişkide, elimden gelen fedakarlığı gösterdiğime inanıyorum. seni hiçbir zaman suçlu görmedim, herşey benden kaynaklıyordu. sonuç olarak, bir şekilde bu ilişki yürümedi ve bitti. bu kadar basit.
- bu kadar mı yani?
- evet...
genç adam şok olmuştu. belki, daha ılımlı bir yaklaşım bekliyordu kızdan. ancak, kesin ve kararlı konuşmuştu kız. hiçbir umudun kalmadığına, kendini inandırmaya çalışıyordu. vapur yanaşmışti iskeleye. tek bir kelime bile konuşmadan vapurdan indiler. ıskelenin sonunda; genç kız, adama sarılarak "hoşçakal" dedi. ancak adam, ayrılırken ne sarılmıştı kıza, ne de bir kelime çıkmıştı ağzından. bir heykel gibi duruyordu kızın karşısında. kız da, bir tepki gelmeyince; hızla oradan uzaklaşmayı tercih etti. arkalarına bile bakmadan ayrıldılar. kız, işyerine ulaştı. yerine oturduktan hemen sonra, cep telefonuna bir mesaj geldi. mesaj, eski sevgilisindendi ve söyle yazıyordu:
"hep bu karşılaşmayı ve sana sigara hikayesini anlatacağım günü beklemiştim. ve o gün, gözlerimin içine bakıp; söyleyeceklerine göre, hayatıma bir yön çizeceğime..."
genç kız, bu mesajdan hiçbir anlam çıkaramamıştı. bu mesajı düşünürken; bir mesaj daha geldi:
"... kendi kendime söz vermiştim. bugün duyduklarım; beni hayal kırıklığına uğrattı ve ben kararımı verdim:"
"sigarayı bıraktım..."

riders on the storm

delirtmeyinlanbeni
çevirisi şöyle olan the doors güzelliği:

fırtınadaki biniciler
fırtınadaki biniciler
doğduğumuz bu evin içine
atıldığımız bu dünyanın içine
bir kemiği bile olmayan köpek gibi
ödünç alınmış bir aktör
fırtınadaki biniciler

orada yolda bir katil var
beyni bir kurbağa gibi sürünüyor,kıvrılıyor
uzun bir tatil yap
bırak çocukların oynasın
eğer sen bu adama bir çıkış verirsen
güzel hatıralar ölecek
yoldaki katil..evet

kız ,erkeğini seviyorsun
kız,erkeğini seviyorsun
elinden tut ve al
onun seni anlayabilmesini sağla
dünya sana bağlı
hayatımız asla sone ermeyecek
erkeğini sev,evet

fırtınadaki sürücüler
fırtınadaki sürücüler

waiting for the worms

delirtmeyinlanbeni
pink floyd un the wall albümünden bir parça.

sözleri:

ooooh you cannot reach me now
ooooh now matter how you try
goodbye cruel world it\’s over
walk on by
sitting in a bunker here behind my wall
waiting for the worms to come
ın perfect isolation here behind my wall
waiting for the worms to come

waiting to cut out the dead wood
waiting to clean up the city
waiting to follow the worms
waiting to put on a black shirt
waiting to weed out the weaklings
waiting to smash in their windows and kick in their doors
waiting for the final solution to strengthen the strain
waiting to follow the worms
waiting to turn on the showers and fire the ovens
waiting for the queens and the coons and the reds and the jews
waiting to follow the worms

would you like to see britannia rule again, my friend
all you have to do is follow the worms
would you like to send our coloured cousins
home again, my friend
all you need to do is follow the worms

mother

delirtmeyinlanbeni
pink floyd un the wall albümünün altıncı parçası.

sözleri:

mother do you think they’ll drop the bomb
mother do you think they’ll like the song
mother do think they’ll try to break my balls
mother should i build a wall

mother should i run for president
mother should i trust the government
mother will they put me in the firing line
is it just a waste of time

hush now baby, baby don’t you cry
mama’s gonna make all of your nightmares come true
mama’s gonna put all of her fears into you
mama’s gonna keep you right here
under her wing
she won’t let you fly but she might let you sing
mama’s gonna keep baby cosy and warm
ooooh babe, ooooh babe, ooooh babe
of course mama’s gonna help build the wall

mother do you think she’s good enough for me
mother do you think she’s dangerous to me
mother will she tear your little boy apart
ooh ah mother will she break my heart

hush now baby, baby don’t you cry
mama’s gonna check out all your girlfriends for you
mama won’t let anyone dirty get through
mama’s gonna wait up until you get in
mama will always find out where you\’ve been
mama’s gonna keep baby healthy and clean
ooooh babe, oooo babe
you’ll always be a baby to me

mother did it need to be so high

ekolhoca com

delirtmeyinlanbeni
öss’ye hazırlanıp, "dershaneye verecek param yok lan!" diyenlere tavsiye edilesi site.

hem dersi kaçırdım sıkıntısına girmeden kendi gidişatını seçip, istediğin an çalışma imkânı sağlıyor hem de yalnızca internetinin olması yeterli, tamamen ücretsiz! "daha ne istiyorsunuz itler! çalışın azıcık" dedirtiyor resmen..

http://www.ekolhoca.com
83 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol