beyaz komur

bir takım ülkelerin türkiye’yi ikiye bölebilmek için ürettikleri saçma insan topluluğu. aslında laik azınlık da islami çoğunluk da biziz. tüm türkiye olarak hem laiğiz hem de müslüman. her ne kadar bu iki kavramı birbirinden ayırmaya çalışan bir başbakanımız olsa da türk toplumu üzerinde bu istediğini yapamayacak.

ihsan oktay anar’ın kitab ül hiyel adlı kitabının 12. sayfasıdır. burada aşağıdaki gibi bir bölüm yer almaktadır:

"...ustaların kılınç yapmak için saatlerce ve günlerce dövdükleri demir neden serttir, bilir misin? o, insanoğluna hemen boyun eğmez, çünkü onların, kendisiyle işleyecekleri suçları bilir. bu yüzden de ortak olacağı günahların bedelini ateşte dövülürken peşinen öder. zalimlerin kolları kendi erişemez isteklerine göre çok kısadır. tutkularının büyüklüğü onları böylece sakat kıldığından, bizim kılınç dediğimiz koltuk değneğini kullanırlar. icad ettiğin silah işte onların tutkularını büyütecek ve zulümlerini arttıracak..."

büyük ihtimalle kızın ailesinde, kendi acizliğini bastırmak için silah, tüfek... gibi ateşli silaha sahip ve kullanmaktan çekinmeyen kişiler olacağı için korkulması gereken bir durumdur.

(bkz: kitab ül hiyel sayfa 12)

tamamiyle normal dağılım üzerine kurulmuş bilim dalı.

verilerin toplanmasını, değerlendirilmesini, yorumlanmasını ve sunulmasını konu alan matematiksel bilim dalıdır. fizik ve doğa bilimlerinden sosyal bilimlere kadar geniş bir alanda uygulanabilmektedir; aynı zamanda iş dünyası ve hükümetle ilişkili tüm alanlarda karar almak amacıyla kullanılır.

kaynak:http://tr.wikipedia.org/wiki/%c4%b0statistik

zülfü livaneli’nin 24 temmuz 2007 tarihindeki köşe yazısının başlığı.

yazıyı okumak için:http://www.ntvmsnbc.com/news/415149.asp

10 yaşındaki arabasında ;
+ dört cam otomatik
+ asc
+ abs
+ 10 fonksiyonlu yol bilgisayarı
+ elektrikli sunroof
+ ahşap döşeme
+ yağmur sensörü
+ 10’lu cd değiştirici
+ bagaj kapağında alet çantası
+ xenon far
+ elektronik klima
+ araç içinde sağ ve sol tarafı farklı ısıda tutabilme
+ saat kurarak arabanın içini ısıtmak-soğutmak
+ deri döşeme
+ araç telefonu
+ far problemleri, benzinin az kalması, bagajın ya da kapının açık kalması, soğutucu suyunun azalması... gibi şeyleri ekranda söylemesi.
+ elektrikli açılıp kapanan arka cam perdesi
+ arka yolcu camlarında perde
+ yüksek ayarlı direksiyon
...
gibi standart donanımları görünce ağzımın açık kalmasına sebep olan marka.

alternatif yazar moderator diyaloglari başlığındaki yazıları ile beni gülmekten çatlatmış bilgiç.

ufak bir tavsiye: parantez yerine abkz kullansa sanki daha güzel olacak.

(bkz: akp den bu konuda ümitliyim)

eğer doğru ise akp’lilere darağacı yolunun görünmesi demektir.

türkiye’de şimdiye kadar hep önce ekonomik kriz yaşanmış ve sonrasında da darbe. biz ekonomik krizi atlatık...

türkiye’de seçimlerde buna benzer bir olay menderes’in başına da gelmişti. yüzde otuzlardaki oy oranını yüzde kırk küsürlere çıkartmıştır ve sonrasında...

"sakın kurtarıcı bekleme. yoksa sana karşı vazfemi yapmadım sayarım."

(bkz: gazi mustafa kemal atatürk)

mustafa bülent ecevit’in sessiz sakin göründüğü için cumhurbaşkanı seçince yönetebileceğini sandığı; tahminimce 2001 yılındaki ekonomik krizin sebebi; ahmet necdet sezer’in anayasaya uygun görmediği bir şeyi reddetmesinden sonra, ecevit’in "seni ben cumhurbaşkanı yaptım dediğimi yapacaksın" benzeri bir sözü üzerine, ahmet necdet sezer’in "önce aç anayası oku" demesi ve anayasayı atması olabilir.

(bkz: türkiye cumhuriyeti nin sigortası)

eğer başka bir üniversitede okuyorsanız girmek için baya uğraşmanız gereken yer.

öncelikle bölümünüzden, kütüphaneyi ne amaçla kullanacağınızı belirten resmi bir yazı almanız gerekir, yazının başlığı "ilgili makama" şeklinde olursa kabul edilmiyor kesinlikle makamın adı yazılması gerekiyor . sonra bu yazıyı odtü rektörlüğüne vermelisiniz. burada amacınız incelenir ve eğer onay verilirse kütüphaneyi kullanabilirsiniz .

#535952

aklıma önümüzdeki senelerde yapacağım askerliğimi getirdi.

türkiye’deki her iki kişiden birisi; pkk’yı besleyen ve palazlandıran amerika ve avrupa’ya iyi görünmek için hiç sesini çıkartmayan ve hatta her dediğini yapan bir partiye oy verdi. yarın güneydoğuda bir çatışmada ben kimin için savaşacam? dolaylı yoldan da olsa karşımdaki teröristleri besleyen insanlar için mi? peki ben kiminle savaşacam, türkiye’deki her iki kişiden birisinin beslediği bir terörist oluşumla mı?

#159353

her ne kadar benimsedikleri düşünceyi desteklemesem de yapmış olduklarını takdir etmemek elde değil.

güneydoğu anadolu bölgesindeki hemen hemen tüm seçmenlere tek tek ulaşarak bağımsız adayları tanıtmış ve hatta tanıtmakla da kalmayıp oy pusulasındaki yerlerini öğretmiş; bağımsız adaylara gereğinden fazla oy verilmesini engellemek için hangi seçmenin kime oy vermesi gerektiğini tek tek hesaplamış ve sonucunda meclise girmiştir. böylesi bir stratejik çalışmayı iktidara gelen partilerde türkiye için yapsa şimdiye ne dış borç kalırdı ne pkk ne de ab peşinde koşmak...

gözlerine at gözlüğü ve hatta kaynak gözlüğü takılarak görüşleri kapatılamamış bir takım insanların, diğerlerininde gözünü açma çabası.

görebilen, gördüğünü anlayabilen, anladığının üzerine düşünüp yorum yapabilen tüm bilgiçlerde olması gereken hede.

(bkz: her iki kisiden birinin vatan haini olmasi)
(bkz: her iki kisiden birinin ab manda ve himayesini kabul etmesi)
(bkz: her iki kisiden birinin askerlerin yangelip yattığını sanması)