31subat

çok sevdiğim bir özelliktir zira kendi istatistiklerime bakıp ne kadar "olumlu" bir insan olduğumu düşündüm.
bazılarının istatistikleri ise beni fena halde şaşırttı. yok yok, hiç şaşırmamalıyım aslında velakin ben sanıyordum ki insanlar "berbat" butonunu şahsa olan kişisel gıcıklık katsayısıyla alakalı olarak değil de sadece gerçekten de kötü olduğunu düşündükleri entryleri görünce kullanırlar. bilgic olmak bunu gerektirir(di) zira. safım ben evet.

- cesaretin var mı aşka?
- vardı bi ara, ağzıma sıçtılar, şimdi sadece terketmeye cesaret edebiliyorum, yeterince seviştikten sonra.
- hayvansın murtaza!

(bkz: sanal seks mottolari)

hüzünlü cümlelerin olmazsa olmaz kelimelerindendir.
(bkz: sizin hiç anneniz öldü mü)
(bkz: hiç yalnız kaldın mı sen)
(bkz: benim hiç barbie bebegim olmadı)

(bkz: daha gider bu)

lise 1deyseniz ve ayni sirada oturuyorsaniz isteseniz de istemeseniz de her gun gerceklestireceginiz eylem.
mekan itibariyle ellesme ve koklasma yasaktir, ikiniz ve o geometri sorusu bir turlu basbasa kalamazsiniz.
zaten o matematik sorusu da basbasa kalirsaniz hayatta cozulemez.

#154756
#154768
(bkz: kampanya var sandım)

satanistlerle ilgili roportaj yapan bir gazetecinin satanist gence sorduğu; "siz bakire kız kurban ediyormuşsunuz doğru mu?" sorusu üzerine satanist gencin verdiği ayar nitelikli cevap. sanki şöyle de bir anlamı daha vardır inceden:
-izmir de bakire vardı da biz mi kesmedik!

ardından milyon tane miror sitesi çıkmış orjinal fikir.
yerli mirror sitelerinden bazıları şunlardır:

http://www.ferrarialacam.com
http://www.evlenecem.com

eh be kardeşim, işimiz gücümüz yok da sizin ferraninizi biz alalım, karıyı koynunuza biz sokalım. iyi o zaman müsade ederseniz ferrarinin ilk sürüşüne katılmak, gerdeğinize de renk katmak istiyoruz.
(bkz: bi siktir git)

(bkz: anket lan bu)

bonus: (bkz: anketlere verilen klise bkzlar)

(bkz: telefonu kapatamayan kız modeli)

iliskinin detayı hakkında sözlüğe "sevgili günlük" tadında girilen entrylerdir bunlar. yapmamak evladır velakin bazen yapılmadan da durulmaz. zira bünye fena halde haykırmak için birilerini arar olmuştur.

(bkz: sevgiliden korkarak girilen entryler)

teknik olarak telefon kapatmayi bilmeyen kiz modellerinden degil, eli gidip de o kahrolasi kapatma tusuna basamayan kız modellerinden bahsediyorum efendiler. "gecenin ilk ışıklarıyla başlanan heyecanlı ve bir o kadar da güzel konuşma nasıl olur da saatler sonra tam bir işkenceye dönüşür" konulu bir sempozyumda ayrıca ilimsel irfansal incelenmeli, gerekli yasal boşluklar doldurulmalı ve o telefonlar tam gerektiği zamanda kapatılmalıdır şahsi fikrimce. zira bir noktadan sonra artık karşı tarafın "sen beni eskisi kadar sevmiyorsun" söylemlerine maruz kalınacak denli bünye duyarsızlaşmakta, söylenenleri algılamamaya başlamaktadır. yazıktır ayrıca. o da insan.

(bkz: seveni sikerler sikeni severler)

ilk yarısı güzel ve/fakat ikinci yarısı durağan filmdir. hele de finali içler acısıdır. olayı abartmları filme gözümde 50 negatiflik puanı, 20 berbatlık puanı kazandırmıştır. ayrıca metin akpınar da gay rolünde çok başarısızdır. ama filmde harika bir cümle vardır ki 40 yıl geçse unutamam:
(bkz: ankara hangi pezevengi yarı yolda bırakmıs ki)

sahsima ayar verip ardindan "kizar mi acaba" diye bir baskasina sormus bilgic. hayir efenim kizmiyoruz, ayarin mahiyeti ne olursa olsun hakaret niteliği taşımadıkça ve/veya yanlış bilgiler içermiyorsa neden kızalım diyoruz kendisine buradan. eskilerin dediği gibi; bilgic ayar ala ala bilgic olur. dememis de olabilirler zira bu saatler götten atasözü uydurmak için oldukça müsait.

genellikle entryden karakter tahlili yapılırken yanılma payı en yüksek bilgiçlerden biri. zira aynı yanılgılar çok kez şahsım için de yapılmıştır velakin insanlar anlamalı ki karakter klavyede değil ruhtadır.

an itibariyle 4 online kisiden biri olarak gercek bir imsomnia olduguna inanıp iman ettiğim sahıs.

(bkz: anket acmak)

bonus:
(bkz: anketlere verilen klise bkzlar)

iki sene once gordum, gaziantep real’de elinde alisveris torbalariyla geziyordu. uzerinde lila rengi bir t-shirt vardi. evet dedim o an; antep fistigi dedikleri bu olsa gerek.

2004, 2005 yıllarında üstüste en iyi antivirüs yazılımı seçilen program. kullanırken hiç sorun yaşamakla beraber insana yeterince güven vermiyor her nedense. diğer antivirüs yazılımlarından epeyce farklı bir arayüzü var.