tekirdağ

0 /
elma sekeriiii
dedikodunun alıp kendini yürüdügü yerdir. bir gun duyarsınız siizn hakkınızda edilen dedikoduları,
oha dersiniz yememi$ içmemi$ sıcmı$lar.
blackrons
bu yaz gidemediğim, içimde derin yaralar açan memleketim, mükemmel bir yerdir, aynı zamanda tatil yöresidir, bir egeden eksiği yoktur ama nedense ege taraflarına göre daha az ilgi çeker, lakin bir kere gelen ve havasını içine çeken kolay kolay bırakamaz tekirdağ’ı. şarköy ve mürefte’de ayrıca güzel yerlerindendir, sessizlik ve huzur için lakabı küçük istanbul olan mürefte tercih edilebilir.
mustaitbiradam
mensubu, ahalisi olduğum güzel şehrim.

tekirdağ, köftesiyle, rakısıyla, karşılamasıyla ve peynir helvasıyla meşhurdur elbette. istanbul ile edirne'nin keşan ilçesi arasında kalan şehrin söz konusu güzergahında karayolları yapılmış veya yapım aşamasındadır.
çarşısı ve civarı imardan dolduğundan, şehir kuzeye ve istanbul tarafına doğru genişlemektedir. denizin doldurulmasıyla elde edilmiş, geniş bir sahili vardır, ki sahil yukarılarda söylendiği üzere bayramda, seyranda, festivalde, panayırda dolar taşar. merkezde denize girilmez, sırasıyla, batı istikametli olmak kaydıyla, altınova, barbaros, kumbağ semtlerinde denize girilebilir. istanbul-silivri istikametine doğru da tatil evleri vardır.
şehir, küçük bir sahil kenti olmaktan çok, hengamesi bol bir şehirdir. belki de ben gürültü kaldıramadığımdan bana hengame dolu geliyordur.
ancak yine de cümbüşü, gırgırı, sazı, sözü, düğünü, davulu, zurnası, içkisi, rakısı ile renkli şehirdir.

şehrin içinde kalan rakı fabrikasının bulunduğu sokağa kurulan perşembe pazarı anason kokulu geçtiği (bkz: anason kokarken pazarlar) ve pazar esnafının bütün gün çakır keyif olduğu rivayet edilir hep. (bkz: şehir efsaneleri)

tekira'nın olayı kışın sahile tercih edilen alışveriş merkezidir. gerçi yazın dahi tıklım tıklımdır. çarşının merkezinde yer alır.
gençlerin takılmayı tercih ettiği yerler ise genelde namık kemal üniversitesi'nin de bulunduğu istanbul istikametinde olan dereağzı mevkiidir.

ara ara anlatırım yine burada tekirdağ'ı.

biz küçükken tekirdağ gidince, bu bize çok büyük bir iş yapmışız gibi gelirdi; çocukluk işte. o yüzden kıymetliydi gözümüzde.
kendisine olan münasebetimi şu dizelerimde -naçizane- aktarmaya çalıştım:
"idrak için iki gözün var, biri sol, diğeri sağ,
seyreyle kimi zaman kafi gelmiyor dimağ.
küçükken, gözüm ve dimağımda büyüktün;
ben büyüdükçe sen küçüldün be tekirdağ..."
(bkz: şiir yazmak)

bu arada durmasın, tekirdağlı yazarlar eklesin.

son olarak
beya



düzeltme: yazım.
herkonudaitinaileahkamkesebilenadam
fevzi aytekin isimli milletvekilinin çevre bakarıı olduktan sonra ergene nehri'ne komşu olan tüm köylerinin kanalizasyonlarının nehire bağlandığı vilayet.bir diğer özelliği de merkez ilçe kanalizasyonlarının sahilin en çok gezilen ,keyif çatılan yerlerinde denize akıtılmasıdır.rahmetli dayım" tekirdağlılar enteresandır yukarıda sıçıp aşağıda seyrederler"derdi,doğrudur.
ha bir de çorlulu-tekirdağlı ayrımı vardır,askerde künye okurken mecburen "tekirdağlı" olduğunu söyleyen çorlulular ile merkez ilce arasında eğlenceli bir çekişme vardır.çorlu kanserli bir hücre gibi gelişirken tekirdağ yamaçlar ve deniz arasında sıkışmış,sanayisi ve ticareti olmayan bir iri kasabadır
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol