mustafa kemal atatürk

12 /
hitchcock
harp akademisindeki öğrenim yıllarında, bir grup arkadaşıyla birlikte abdülhamid’i eleştiren, özgürlükçü bir gazete çıkardıkları için hakkında soruşturma açılmış fakat bu olay okul komutanı rıza paşa tarafından örtbas edilmiş asker.
harp akademisini erkanıharp(kurmay) yüzbaşı rütbesiyle bitirdikten sonra atanmayı beklerken bu sefer de fethi isimli bir arkadaşının yazdığı bir jurnal yüzünden abdülhamid’e karşı örgüt kurmak, suikast planlamak gerekçesiyle tutuklanmış, bir süre tutuklu kaldıktan sonra yine okul eski komutanı rıza paşa tarafından kurtarılmıştır.
chamomile
türk topraklarını işgal güçlerinden kurtaran, anadolu’nun ortasında unutulmuş küçük bir şehri, bir cumhuriyetin başkenti haline dönüştüren, türk medeni kanunu ile türk kadınlarına seçme ve seçilme hakkı verilmesini sağlayan, nice devrimleriyle türkiye cumhuriyeti’ni çağdaş bir düzeye taşıyan önderimiz.
hitchcock
31 mart vakası patlak verdiğinde selanik’ten istanbul üzerine yürüyen hüseyin hüsnü paşa komutasındaki -yeşilköy’de komutayı mahmut şevket paşa almıştır- gönüllü-gönülsüz birliklere "hareket ordusu" adını veren ve bu ordunun kurmay başkanlığını yapan ve istanbul halkına hareket ordusu tarafından dağıtılan ilk bildiriyi kaleme alan erkanıharp yüzbaşı...
mechul
bir röportajda birleşmiş milletlere üye olmayı düşünüyor musunuz?" diye sorulduğunda "şartlarımızı koyarız,kabullerine bağlı. biz müracaat etmeyiz üye olmak için, davet gelirse düşünürüz" der ve bunun üzerine bm yasasının değiştirilir ve üyeliğe davet edilen ilk ülke türkiye cumhuriyeti olur.
amazonta
aslında yazarken içimde hep bir kuşku var. yazsam mı yazmasam mı diye. çünkü ne dersek diyelim mutlaka eksik kalacak. onun için ne kadar övgü sözleri yazsakta yeterli olmayacak. o, o kadar büyük, o kadar büyük bir insan ki... onun gibi biri ne yazık ki asla ama asla bu dünyaya bir daha gelemez. şuan tek amacımız onu bize unutturmaya çalışanlara karşı ( ki bu mümkün değil!!!) tek yürek olmak. ben babama büyük teşekkür borçluyum. bizi (beni ve ablamı) gerçek birer atatürkçü olarak yetiştirdiği için. ve gurur duyuyorum böyle bir dehanın kurduğu bir ülkede yaşıyor olduğum için. onun tek bir özelliğine bile sahip olsak ne mutlu bizlere.

yine eksik yine eksik...
mad
atam;

yine şehitler verdik atam.yine hainlere yenik düştük.biliyorsun değil mi atam?

dağlarda gezinen köpekler(affet beni atam kötü söz söyledim) meclise girdi atam.kabul edilebilir mi bu atam?

senin verdiğin güzellikleri koruyamadık atam.korumadılar.ilkelerinden çıktılar atam.laik türkiye cumhuriyeti’ni ılımanlaştırdılar.bir de islam koydular başına.şimdi ise ılımlı islam devleti diyorlar bize atam.


’egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir’
milleti düşünmüyorlar atam.

’birtakım kuşbeyinli kimselere kendinizi beğendirmek hevesine düşmeyiniz; bunun hiçbir kıymeti ve önemi yoktur.’
şimdi o kuşbeyinli insanların beşine daha da kuşbeyinli insanlar koşuyor atam.korkuyorum/korkuyoruz atam.

’beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir’
seni görmüyorlar atam.hissetmiyorlar,fikirlerini anlamıyorlar atam.

’türk gençliği amaca, bizim yüksek ülkümüze, durmadan, yorulmadan yürüyecektir.’
yürüyeceğiz atam.

’milletimizin saf karakteri yetenekle doludur. ancak bu doğuştan gelen yeteneği geliştirebilecek metodlarla donanmış vatandaşlar lazımdır.’
böyle insanlar devleti yönetmiyor atam.korkuyorum/korkuyoruz atam.

’hiçbir millet aynen diğer bir milletin taklitçisi olmamalıdır. çünkü bir millet, ne taklit ettiği milletin aynı olabilir, ne de kendi milliyetçiliği içinde kalabilir’
malezya’ya ona buna benzetmeye çalışıyorlar atam.

’milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.’
bizleri yem yapacaklar atam.korkuyorum/korkuyoruz atam.

’bu memleket tarihte türk’tü, bugün de türk’tür ve ebediyen türk olarak yaşayacaktır.’
yaşatacağız atam.


atam n’olur kalk gel atam.karşılaşacağın durumdan utansan da kurtar bizi atam.


offf be
hayatını türk milletine adamış, geleceği gören, yaşadığı zamanın ötesinde düşünen önderimiz. her zaman adı ağzımızda ama ne yazık ki yıllar geçmesine rağmen onun gibi olmayı başaramadık.
364sadsam
" bu ülkede yaşayan her insanın bağımsızlığını ve demokrasisini borçlu olduğu insan; atatürk... gençliğinde kot pantolon giyememiş. sevgilisinin elinden tutup hasılat rekorları kıran bir filme gidememiş... padişah ona trablusgarp cephesi’nde görev verdiğinde lüks uçak şirketinin "first class" koltuğunda viskisini yudumlayarak görev yerine gidememiş... halkına bağımsızlık fikrini anlatabilmek için kortej eşliğinde mercedeslerle gezememiş anadolu’yu... kurtuluş harekatı’nı başlatmak için 19 mayıs’da samsun’a ayak basan ayağında spor ayakkabısı ya da kovboy çizmesi yokmuş... kazandığı her savaştan sonra savaş sahasına fırlayıp moral veren mini etekli ponpon kızlar da yokmuş...

tarih kitaplarına bakılırsa, yunanlılar’ı izmir’den deniz döktükten sonra timsah yürüyüşü de yapmamışlar... ülkesinde yapacağı devrimleri, unutmamak için not alacağı bir cep bilgisayarı olmadığı gibi kendine suikast düzenleyeceklerini önceden öğrenebileceği bir cep telefonu da yokmuş...
atatürk için üzülüyorum. dağ gibi adam, bir radyo programına fax çekemeden,ismet paşa için safiye ayla’dan bir istek parça isteyemeden gitti... lozan zaferi’nden sonra ya da cumhuriyetin ilanından sonra sokaklarda korna çalıp tur atamadı...
evinin balkonuna çıkıp, bir şarjor mermiyi havaya sıkamadı...
atatürk’e acıyorum... sen kalk, dört kadınla evlenebileceğin bir dönemde dünyaya gel, sonra değerini bilemeyip tek kadınla evlilik sistemini getir. aaaahh aahh... çılgın diskolara gitmek, sabahlara kadar içip rock yapmak, babasınını mercedesiyle emirgan’da tur atmak dururken... bunları yapmadı atatürk... keyif çatmadı... tüm hayatını ülkesinin kurtuluşuna ve uygarlaşmasına harcadı...

işte onun için büyük adamdi atatürk her firsat elinde vardi. o ise sadece milletin bağimsizliğini istedi.

bütün suçu 2 kadeh raki içmekti o kadar... " demiş bir lise öğrencisi..ne de güzel demiş..
mechul
efendiler,
eğer bu millet, bu memleket parçalanacak olursa genel şerefsizliğin enkazı altında şunun bunun şahsi şerefi de parça parça olur.
biz o genel şerefi kurtarabilmek için harekete geçen millete ruhumuzla katıldık.katılmamıza mani olabilecek şahsi rütbeleri, mevkileri de genel şerefi kurtarmaya yönelik bir gaye uğruna feda ettik.
bunu anlamayıp ta, milleti hala kendi kafalarının keyfine göre idare etmeye kalkışan kuvvetler artık birer beladır.
bela çekmeye de bu milletin artık tahammülü kalmamıştır!!!

24.10.1919 ’da ruşen eşref’le yaptığı röportajdan alıntıdır.
sitare
kemalistler tarafından hiç bir zaman anlaşılamayacak olan, bu vatanın kurulabilmesi için padişah tarafından görevlendirilmiş, bu vatanın kurucularından ayrıca ismet inönü nün bu millete yaptığı hertürlü kötülüğün yıllarca atatürke mal edilmesi sonucunda bir dönem belli bir zümre tarafından düşman olunan; ileri görüşlüğü, olaylardaki yer ve zaman ayarlaması mükemmel, bu vatanda en çok sömürülen gerçek devlet büyüğü.
bukowski
türk devlet yöneticileri arasında en zeki, en ileriyi gören ve yeri geldiğinde gerekli riskleri almak için herşeyini feda edebilen bir devlet adamıdır.
tüm dünya’nın takdirini kazanmış ender devlet adamlarındandır.
12 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol