galatasaraylı olmak

0 /
rumuz pilis tiray egen
renklere aşık olmaktır ne olursa olsun.

üzse de seni her zaman yanında olmaktır. zira sadece sevinçte yanında olmanın ne anlamı var ki?

sevmektir. hani meşhur bir beste vardır ya,

"ne genç bir kızı sevmek ne bir okul bitirmek
tek dileğimizdir seni şampiyon görmek
bir gün kalbim duracak dudaklarım kapanacak
mezar taşımda bile şanlı cimbom yazacak"

ağlamaktır. fenerbahçe’ye her yenildiğinde kızmaktır. ama olduğu gibi görmektir. en azından sarı kırmızıdır takımın.

avrupa’da bir ismin vardır. ülke için spor başarıları v.b. zaten galatasaray küçük düşünülen bir ülkenin büyük düşünen tek futbol takımıdır. biri çıksa dese bizim hedefimiz büyüktü, biz avrupa’da kupa kazanmak için şunu şunu yaptık suratına bakar bi siktir git derim.

galatasaraylı olmak bugünlerde de güzeldir, yarınlarda da.
theborek
takımının son kayda değer başarısının 6 kasım 1954 tarihinde vefaspor’u 4-2 yenmek olduğunu bilmektir. kayıtsız şartsız fenere koşullardan bağımsız bir şekilde yenilmektir. bank asya ligdir. ayıptır. yazıktır. günahtır.
tasarimharikasi
beşiktaşlı olsun fenerli olsun popescunun penaltısında nefesini tutup, top ağlarla buluştuktan sonra hüngür hüngür ağlayıp galatasaray ve türk bayraklarını öpmektir aslında. taraftarlık budur, bilhassa avrupada.
nickten yana sansim yok
galatasaraylı olmaktır. fenerbahçeli olmak da fenerbahçeli olmaktır. hattâ -çok şaşıracaksınız eminim- güngören belediyesporlu olmak da güngören belediyesporlu olmaktır. bundan daha ötesi olmamalıdır. araştırmalara göre maçlarda çıkan kavgaların yüzde 90’ı takımlar yüzünden çıkıyormuş. ben söylemiyorum bunu halısahada maç yapan norveçli bilim adamları söylüyor.
duracell
marka olmak için onlarca yıl " biz marka olcaz" diye tutturmamak ama uefa ve süper kupayı almadan önce dahil marka olmayı başarmış kulüp.

türk sinema tarihindeki fenerbahçeli yönetmenler sayesinde yenerbahçeye yenilen bir salatasaray olarak anılmaktan öte ve bugünkü başarısızlıklarından ziyade avrupalı kişilerin en iyi tanıdığı türk takımı
fistikli domelyan
herkesin bir puan için çıktığı deplasmanlara 3 puan için çıkıp ev sahibi taraftarları 90 dakika terleten ,1 puanla dönerse üzülen avrupadaki her devi yendiğini bilen bir takıma sahip olmak, 16 dakika uzatma boyunca ağlamak ve hayatında etmediği kadar dua etmek, zenginlikleriyle değilde oynadıkları futbolla övünmek, türkiye denince akla ilk gelen galatasaray , hakan şükür , hasan şaş , imparator gibi markaları yetiştirmektir ve bunları inkar eden birileri çıkınca gülüp geçmektir bizim gerçeklerimiz bize yeter onlar efsane ve masallarıyla yetinsinler
greyfurt
gurur verici bir şey olsa gerek. türkiye’nin; istanbul, ayasofya(!?), atatürk ile birlikte dünyaca ünlü olabilmeyi başarmış değerlerindendir.
amerikan havalimanlarında çalışan hintli taksiciler bile galatasarayı bilirler. (gs’li olmayan bir yazar kendi takımını eleştirirkenki yazısında okumuştum. adını hatırlayan yazsın lütfen)
imkanı olanlar üşenmeyip, 10 turiste şu küçük anketi yapsın:
1- aklınıza ilk gelen türk futbol takımı hangisidir?
2- galatarasay futbol takımını duydunuzmu?

bir beşiktaşlı ama en başta bir türk futbolseveri olarak galatasarayın bizlere yaşattığı gururları beşiktaş ve fenerbahçe’nin de yaşatmasını dilerim.
forlindon

’’bunu anlatmak değil,yaşamak veya yaşatmak gerekir’’ düşüncesinde
olduğum,özellikle galatasaraylı olmayanların hissedemeyecekleri bir duygu selidir...
yalnızca futbolu düşünüp,yüzünü avrupaya 100 yıl önce çevirmiş ve bu doğrultuda ülkesinde elde edilmesi zor başarılara vakıf olmuş bir futbol takımını anlatmanın güç tarafıdır galatasaraylı olmak...
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol