buraya kadar sorusu olan var mı

genelde öğretmenlerin sık kullandığı soru. konu anlatılır ve artık tahtada yer kalmamıştır. çare bu sorudadır. öğretmen bu soruyu sorar ve kimse ben sorucam diye parmak kaldırmaz. çünkü herkes şimdi soru sorarsam arkadaşlar bak anlamamış diye düşünücekler diye düşünürler. aslında bu düşünce yanlıştır. kim ne düşünürse düşündün. ’’bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıp’’ demiş atalarımız.

"buraya kadar sorusu olan var mi?"; ister seminerde yoneltilsin, ister kursta, egitimde, okulda, prezantasyonda...vb mutlaka "evet sorusu olan" bir ya da bir kac kisi cikar. yahu ne sorcaksin artik?, neyi anlamadin?, bi de ayni soruyu iki kere sorarlar,’ e yuh ’, adam anlatmis orda net, tane tane, kapsamli, neyi merak edersin be isguzar? asla erken cikilmaz bu tip "organizasyonlardan".tam 1 saat 45 dakikadir seni dinliyorum burda konsantrasyon sorunumu asma amacli beyin fonksiyonlarimi "full"leyerek, tam "evvet bitti cikicazz" derken, o korkunc soru yoneliyor "buraya kadar sorusu olan var mi?" nasil yaa bitmemismiydi...ustune soru yagmurlari, ah uzar da uzar. evet pek musdaribim. cirkin bir soru bu, yasaklansin, anlamayan anlamasin, ben evime gidicem.

(bkz: aranizda ulker cikolatali gofret sevmeyen var mi)