bilgi itiraf

5 /
sipsi
sırf çevremdeki insanlar tarafından ’sulugöz, duygusal vs vs vs’ olarak adlandırılmamak için keyifsiz olduğum dönemlerde sabahın bir köründe kalkıp ağlıyorum. böylece en küçük bir şeyde gözlerim dolmuyor. çok akıllı bir insanım, evet.
zotac
sırf çevremdeki insanlar tarafından ’sulugöz, duygusal vs vs vs’ olarak adlandırılmamak için keyifsiz olduğum dönemlerde, cebimde kuru soğan taşıyorum, bişe oldumu hemen çıkarıp soymaya başlıyorum. sonra da gözüme soğan kaçtı diyorum. çok akıllı bir insanım, evet.
independence
sırf çevremdeki insanlar tarafından ’sulugöz, duygusal vs vs vs’ olarak adlandırılmamak için keyifsiz olduğum dönemlerde, cevremdeki insanlara "siktirin gidin lan etrafimdan, adam misiniz olm siz?" diyip onlari aglatiyorum, benim aglamam arada kayniyor. çok akıllı bir insanım, evet.
nerobianco
politische theorie und ideengeschichte dersimin son ödevini yapmamak için x kişilere para karşılığı ödevimi yapmasını teklif etmeme rağmen hala olumlu yanıt alamadım. paramla rezil oluyorum yemin ederim.
independence
kadinlardan akrabam olmayanlari, erkeklerden de akrabam olanlari daha cok seviyorum. her iki grup ta ki$isel cikarlarima son derece uygun.
independence
sirf sozlukte payla$abilmek adina sabah ak$am film dizi izliyorum olm, akil kari i$ degil lan. sozlukte arayan bulsun diye cekilir mi bu be, gozler ince belli bardak dibine dondu.
nickten yana sansim yok
normalde çok hızlı yürürüm. yolda birinin benden daha hızlı yürüdüğünü gördüğüm anda onunla sadece benim bildiğim bir yarışa girerim. ayıptır söylemesi şu ana kadar birinciliği kimseye kaptırmadım. böyle böyle egomu datmin ediyorum.
independence
odam bildigin çöp ev’e donu$mek uzere. tam 37 adet 1,5 litrelik cocacola $i$esi ve 5 adet 1 litrelik cam tamek meyve suyu $i$esi saydim $u anda gozumun icine bakan. bu $i$eler bitkiler gibi geceleri karbondioksit saliyor olsalardi bu gece ölmü$ olurdum yemin ederim.
nerobianco
gün ışığını bayadır görmüyorum. sabahları seni sokakta görmüyoruz diyenler için sabah karanlığında çıkıp bi tur atıp geri dönüyorum. bu sefer ben onları görmüyorum.

az kaldı sözlük.
nickten yana sansim yok
daha sözlüğe yazmaya yeni başladığım zamanlar... lâf arasında bahsediyorum sözlükten. ne lan bu sözlük dedi bi arkadaş. ekşi sözlük’ü biliyor musun dedim. hayır dedi hıyar. o kadar da internete giriyor ibiş. her neyse ne yazıyorsun orada, napıyorsun dedi. kendimin de kafasına sıçayım nasıl bi örnekle girdiysem olaya...

-ya şimdi bi başlık açılıyor biz de tanımlıyoruz o başlığı. "meselâ başlık çanta, tanım da sırta takılan şey" gibi...
+olum gerizekâlı mısın sen bunlarla mı vakit geçiriyon...

böyle bi mallık yapmıştım. sırta takılan şey ne lan.
nickten yana sansim yok
2.5 litrelik kolayı, 10 litrelik suyu ve daha ziyade 2 litrelik sürahiyi araya aracı koymadan içiyorum. ve ben bunu sürekli yapıyorum.

ayı değilim bardak almaya üşeniyorum sadece. bakma öyle.
nickten yana sansim yok
insanlarla samimiyet kurdukça onlara daha kaba davranmaya başlıyorum nedense. normalde yumurta gibi, kibarlığımı ingiliz kraliyet ailesinden almış bi adamım. neden böyle oluyor anlamıyorum. çok pis de bağırırım bu arada. yani bağırışımla karşımdakinin ağzına bi güzel sıçabiliyorum. yapmak istemiyorum ama bazen.
tasarimharikasi
bazen şöyle şeyler hayal ediyorum sözlük. bilmiyorum ama beyin bedava.

-esrakesh sana dibim düştü.
+beni ne zaman gördün be taso? ayrıca baya düşüyosun şuan.
-taso mu? hiç yakıştıramadım.
+bi fırlatırım düşme neymiş o zaman görürsün. tersim pistir haydi siktir. -off ne kafiye yaparım ama-
-..?!
5 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol