ayağında nike ayakkabı ile komünist dergisi satmak

eve yakın bir yerlerde olduğunuzun göstergesidir.

(bkz: made in turkey)

bu türden insanları taksim meydanında görebilirsiniz.

(bkz: çelişki)

ayrıca bu tarz soruları yönelttiğiniz komunist arkadaşımızdan alınan cevaplar da son derece saçma ve çelişki dolu olmaktadır.
misal olarak bu soruya şöyle cevap verenler olduğu gözlemlenmiştir;
biz bunu giymeyin demiyoruz, herkes giyebilsin diyoruz...
hmm yani herkes convers giysin öyle mi ?
aynı bağlamda şöyle de düşünebiliriz o zaman;
biz kola içmeyin demiyoruz, herkes içebilsin diyoruz..
biz rock n coke a gitmeyin demiyoruz, herkes gidebilsin diyoruz..
ee yavrum nerede kaldı komunizm. herkes oldu kendi parasıyla kapitalizm o zaman..

(bkz: izmir konak ykm önü)

hatadır, orak cekic desenli converse bu i$ için daha uygundur evet.

komunistler zırvalarıyla kendilerini oyalarken kapitalizmin ne kadar ileri ve tehlikeli seviyelere ulaştığının bir başka kanıtıdır.

nike’ın her kesimi kucaklama başarısıdır.

komunistleri fakirlik yemini eden kisiler sanmak gibi buyuk bir yanilgidan dogan on yargi...

(bkz: bu ne perhiz bu ne lahana turşusu)

komuniste paçavrayı yakıştıranları dumur etmiş hadise sonucunda ayak sağlığını düşünerek beyin sağlığı bozuk olanları şaşırtmıştır.. komunist nike giyemez adidas giyemez levis giyemez ne giyecek bu adam!

(bkz: oxymoron)

basbas bağırdığı fikirlere kendisi bile inanmamış,sadece kimlik arayışı sonucunda bu fikrin savunucusu haline gelmiş,savunduğu fikrin utanç kaynağı olan,hatta marx’ın ölürken ’’ben marxist değilim’’demesine sebep olmuş insan modeli.

öncelikle söylenmelidir ki, kişi sosyalist olsa dahi, kapitalist sistemin içerisinde yaşıyorsa bundan kendisini soyutlaması beklenemez. zaten komünizm de kapitalizmin içerisinden doğacak bir sistemdir. bu tip önermeler ise devrimci olmayı bir şekilde seçmediği halde onlara saldırmayı da kendisine görev edinmiş, orta sınıf manyakların ellerinden çıkma saçmalıklardır. daha basit anlatımıyla, devrimci olmakla devrim olmuş gibi davranmak arasında fark vardır. incelik de buradadır.

ayrıca barısarock ’a ayagında konvırs la gitmenin mantalitesiyle eştir.

günde 4-5 kutu coca cola içip ’rockncoke’a gitmem ben kapitalist şeysi o’ demekle aynı şeydir..

amerikalı komünistlerin yapacağı iştir.
(bkz: bir amerikan markası olarak nike)

"bak emperyalizm ayaklar altında" görüntüsü vermeye calısmaktadir bir rivayete göre.

hayvan herifin tekidir.gitsindir kendine osman marka ayakkabı alsındır di mi?hayvan işte.


zaten komünizm ’düşünce’sinin temelinde ülkeyi kalkındırma,üretimi ve geliştirme ve dolayısı ile ayakkabı vesaire gibi türk giyim sektörlerinin ilerlemesi amaçlanmaktadır.yani o adam o dergiyi satarken aslında "artık nike giymeyelim,bizim yerli malı ayakkkabılarımız da kaliteli olsun" mesajı vermek istiyor olabilir pekala.ama her komünist dergisi satan adam bu şekilde mi hareket ediyordur?hayır tabiki.

illaha da mal arayanlar için;

(bkz: yerli malı haftasına çikita muz getiren öküzcan)

berhan simsek’e yoneltilen "efendim halkciliktan bahsediyorsunuz.oy istediginiz halktan hangisi son model .. arabayla geziyor" sorusuna simsek’in cevaben soyledigi "ben onlari kendi seviyeme cikarmak icin caba harciyorum" sozlerini animsatan i hakkeden tiplerdir..