her siirin bir hikayesi vardir ama her hikayenin siiri yoktur.
ilk kadın basladı konusmaya:
unutmak zor, biliyorum. ama yapman gereken bu. ilk degilim ben, son da olmayacagım gidenlerden. ama en cok giden benim. en cok sey goturen. unut beni. ne kadar zor olsa da. sen guclusun yenersin zorlukları. yendin hep. ya unut beni, hayata dön ya da...
sozunu kesti erkek:
ilk giden sensin, hep sen gittin. hep aradığımdı giden, sendin. ama evet, en cok giden de sensin. en cok sey goturen. bu kadar azalarak ben olur muyum geride kalan?
kadın devam etti duymadan:
sen hata yaptın. hataydı yaptığın. kabul de ediyorsun bak. hem ben aynı benim, aynı insan. mağdur ama mağrur. gitmeye karar veren. tekrarlarsın belki hatanı yine. üzülürüm. ben üzülmektense ...
erkek yine sozunu kesti:
beni üzersin. evet hak ediyorum bunu.üzülmek, senin tarafından, başım üstüne.
kadın, gözlerini kaçırdı kocasından. sanki kendi suçluymus gibi. olasılıklar üzerinden bir hayattı yanına aldığı. ya da kanattığı.
derin bir nefes aldı ve tekrar basladı kadınım:
artık yalnızız hayatlarımızda. yalnız kalkacagız herseyin altından. ben ayaklarım üzerinde durabiliyorum bak. sen de yaparsın. benim görevim giderken canını yakmamak. yapabildigimce. ama acıyosa çok, susayım, gidişim sorularla tamamlansın. cevapları da götüreyim
-sen yalnız değilsin, ben varım. sen olmasan da ben varım. benliğime kattığım sen varsın bende de. sıkma canını, üzülmem, peki.ağlamam da arkandan. sen bunları dusunup üzülme diye. hem seni o kadar cok da sevmedim ki. can dediğin nedir zaten, hayat, ömür. tek atımlık bir barut degil mi? attım bitti derim. olmadı derim. sevmedi derim, sen üzülme, sen nasıl istersen oyle derim. o kadar değerlisin ki bende. sen iste, ben yaparım. bu yuzden mi kaybettim yargılamam da. hayat adil değil biliyorum. ama sen hayatın adil tarafındasın.
kadın ısrarlı:
ama giden benim. ben verdim kararı, yalnız ve kararlı. benim istegim bu.
-peki sevgilim. sen, sende gitsen de bende kalıyorsun. ama farkında değilsin. götürdügün kendindeki sen. bendekini almadın daha. alamadın. ben vermeden de alamayacaksın.
kadın, son bir buse kondurup erkeğin yanağına kendince gitti. erkek aldığı buseyi yuregine kazıdı. arkasından, soz verdiği gibi, erkek gibi kalamadı, ağladı. kadın kalabalığa karışmayı istemişti kendince. kalabalığa girdi ama karışamadı.
ya da
ilk kadın başladı konusmaya:
olmadı, sen, senden uzak kalınacak kadar vazgecmedigimsin. verdigim sozlerin sahibi, ve sahidisin. olması gereken ve olmasını istedigim sensin.
erkek lafını boldu:
ben, sadece sana deli gibi asik bir cocugum. seninle kalmama izin ver. izin ver ki hayatım anlam kazansın, izin ver ki hayatta kalayım.
kadın kapkara gözlerini, erkegin yesillerine degdirerek, degdirmek ne kelime, gömerek. karıştırarak, içine kazıyarak baktı ve devam etti:
yaptığın hatanın farkında olman, pişmalıkla ve utanarak bakman, kendine verdigin cezanın buyuklugu, beni seninle olmaya itiyor. bunu hak ettigini goster cocuk, goster ki lekesiz hayatımda tek hata sen olma.
erkek nefes almayı yeni öğrenen bebek gibi, nefesinden sarhos, gozlerini ilk defa gunesle bulusturan bir yavru kus gibi saskin ve bir gunluk kelebek gibi aceleci, seni seviyorum dedi. benimle oldugun icin degil. buna layik oldugun icin.
her siirin bir hikayesi vardir ama her sairin bir hikayesi yoktur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?