ikinci dünya savaşı sonrası özellikle keynesyen ekonomi politikaları temelinde gelişen bir yaklaşımdır. sosyal devlet ya da eşanlamlı olarak refah devleti kamu harcamalarının arttırılmasının arz ve talebe olumlu etki yapacağı görüşündedir. böylelikle ekonomi canlanacak, refah artacaktır. gerçekten de sosyal devlet uygulamaları özellikle avrupa ülkelerinde başarıya ulaşmıştır. fakat sermayenin 70’lerin başında krize girmesiyle birlikte milton friedman gibi iktisatçıların önerdiği neo-liberal ekonomi politikaları yaygınlık kazanmıştır. neo-liberalizm, sosyal devlet anlayışının terkedilmesini önermekte, devlet müdahalesinin en aza indirgenmesini savunmaktadır. günümüzde neo-liberalizm, küreselleşmenin de ekono-politiği olmuş ve etkilerini eşitsizlik, kuralsızlık, yoksulluk gibi sosyal adalet ve refahla uzlaşmayacak bir şekilde göstermektedir. türkiye’de şüphesiz ki, neo-liberalizmin kıskacı altındadır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?