bane sith düzeni’nin yeniden oluşturup gizledi ve jedilar onların yok olduğuna inandı. tabii ki yok olmamışlardı ama bin yıldan uzun süre aralarından güçlü, akıllı, etkileyici ve sabırlı birinin çıkmasını beklediler. bu kişi darth sidious’du ve büyük planını naboo savaşı ile başlatmış oldu.
öğrencisi darth maul savaşın sonunda jedi padawan obi-wan kenobi tarafından öldürülmüştü ama aynı gün sith’ler büyük bir zafer kazanmıştı: darth sidious, naboo senatörü palpatine olarak galaktik cumhuriyet’in yüce şansolyesi seçilmişti.
on yıldan uzun zaman geçti ve bu sürede palpatine senato’da daha fazla güç kazandı. yeni öğrencisi darth tyranus ayrılıkçı sistemlerden bir konfederasyon oluşturdu ve böylece klon savaşları olarak bilinen uzun ve kanlı çarpışmayı başlatmış oldu.
savaşlar bittiğinde jedi’ların sayısı fazlası ile azalmıştı. en sonunda sith’lerin eski ihtişamına dönecekleri an gelmişti: yüce şansolye palpatine kendini galaktik imparator ilan etti ve eski cumhuriyeti yeni bir düzen ile, galaktik imparatorlukla değiştirdi. bu düzen karanlık tarafın görülmeyen inançlarını bir diktatörlük olarak galaksiye yaydı.
palpatine üçüncü öğrencisi darth vader ile jedi katliamını başlattı. bir zamanlar on binlerce olan jedi’lar artık bir kaç tane idi. bu olay galakside karanlık zamanlar olarak hatırlanır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?