orphaned land

priapus
kadro (1996)
1991’de resurrection ismiyle grup ilk kuruldugunda, ilk esintiler de hissedilmeye baslandi. 1992’de grup, adini orphaned land olarak degistirdi ve grubun muzikal yonelimi, cesitli metal turlerini orta dogu kokleriyle birlestirmesiyle farkli bir yonde gelisti. onlarin geleneksel tarzi, metal dunyasina taze bir hava getirdi. 1993’de, the beloved’s cry (1999’da tekrar yayinlandi) isimli demo albumlerini kaydettikten sonra fransiz etiketi holy records ile anlasmalari surpriz olmadi. ilk iki albumleri sahara (1994) ve el norra alila (1996), hayranlari kadar medya tarafindan da buyuk ilgi gordu ve yeralti metal dunyasinin en iyi albumlerinden biri olarak kabul edildi.


istanbul gosterisi (2001)
1997’de, grup uyelerinin ulkelerinde yasadiklari hayat zorluklari nedeniyle orphaned land uzun bir sessizlige burundu. onlarin ruyalarini ayakta tutmaya yardimci olan sey, arap ulkelerindeki hayran kitlesiydi. "orphaned land’in muzigi dogu ile bati’nin, isikla karanligin, musevilik ile islam’in arasinda bir kopru, bir uyumu yansitiyor olabilir" diyordu kobi. tum bu sessiz yillarin ardindan, grup uyeleri "selden onceki sessizlik" isimli uc gosteriyle baslayarak tekrar eski gunlere geri donmek istiyordu. ilk gosteri turkiye’de, israil’li ve arap hayranlarla birlikte gerceklestirildi.


tel-aviv gosterisi (2002)
ikinci gosteri tel-aviv’de gerceklestirildi. sonuncusu ise bir akustik gosteriydi. bu gosteri kaydedildi ve mabool albumu ile birlikte sunuldu. mabool albumunde bes dil kullanildi, ingilizce, ibranice, arapca, yemen ve gibberish (orphaned land tarafindan olusturulmus bir dil) formunda sunulan latince. bu sarki sozleri kadin ve erkek vokaller tarafindan, oryental unsurlarla beraber klasik sekilde soylendi. bes grup uyesinin haricinde, 30’dan fazla konuk, albumde yer aldi. aralarinda 10’dan fazla calgi calan bir perkusyonist de vardi. ayrica, ud, saz ve buzuki gibi geleneksel calgilar, keman, cello, piyano, klasik ve akustik gitarlar ile beraber kullanildi. "bizim muzik tarzimiz progressive metalden black metale kadar tum metal muzik turlerinin karisimidir. genellikle ben buna ortadogu metal muzigi olarak adlandiriyorum" diyor kobi. onlarin muziksel etkilenimleri soruldugunda, kobi, mabool’un alisilmadik kaydindan bahsediyor: "hint muziklerinden jaz muzige kadar, butun muziklerden etkilendik. ben hint sokaklarinda muzisyenlerle kayitlar yaptim."


kayit gunleri (2003)
mabool’un resmi kaydi, 2003 yilinin temmuz ve ekim aylari arasinda, davul, piyano, cello, keman kayitlari icin zaza studyosu’nda ve bazi calgilarin karistirilmasi (ek muhendis olarak calisan simon vinestock tarafindan gerceklestirildi) islemi ise bardo studyosu’nda gerceklestirildi. "halo dies" sarkisinda, orphaned land’in deneysel ve ilerici tarafi, sarkinin ortasindaki cok ritimli gurultu etkileri ile gorulebilir.


yeni hikayenin baslangici
albumun sarki sozleri muzikleri gibi karmasiktir: mabool (= sel) - the story of the three sons of seven (= kahramanlar), bir dusunce albumudur. her sarki bu dusuncenin bir parcasini yansitir. hikaye uc kahramanin dogumuyla baslar, sonra tumunun macerasini anlatir ve sonunda gunahkar oksuz topragi kaplayan ve herseyi yikan bir sel ile son bulur. bu uc kahraman yilan, kartal ve aslan (albumun sanat calismasi olan ucgenin icinde tumunun simgesi yer almaktadir) yedi’nin uc oglu olarak tanimlanmistir. onlar uc buyuk tektanrili dinin (musevilik, hristiyanlik ve islam) ogullaridir ve bugunun gerceginde olan inanclar savasina ragmen daha fazla kan akmasini engelleyen kahramanlardir. ne yazik ki onlarin gorevi basarisizlikla sonuclanir ve bir sel onlari yok eder.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol