231. sen onun hakkında kötü ve pis iş işledi deyip fena bir zanda bulundun. su süzülüp durulunca, berrak bir hale gelince bu berraklıkta bulanıklık ve tortu kalır mı, süzülüş suda tortu bırakır mı?
232. bu riyazatlar, bu cefa çekmeler, ocağın posayı gümüşten çıkarması içindir.
233. iyinin, kötünün imtihanı, altının kaynayıp tortusunun üste çıkması içindir.
234. eğer işi tanrı ilhamı olmasaydı o, yırtıcı bir köpek olurdu, padişah olmazdı.
235. şehvetten de tertemizdi, hırstan da, nefis isteğinden de. güzel bir iş yaptı, fakat zâhiren kötü görünüyordu.
236. hızır, denizde gemiyi deldiyse de onun bu delişinde yüzlerce sağlamlık var.
237. o kadar nur ve hünerle beraber mûsâ’nın vehmi, ondan mahçuptu; artık sen kanatsız uçmaya kalkışma!
238. o, kırmızı güldür, sen ona kan deme. o, akıl sarhoşudur, sen ona deli adı takma!
239. onun muradı müslüman kanı dökmek olsaydı kâfirim, onun adını ağzıma alırsam!
240. arş kötü kişinin öğülmesinden titrer; suçlardan ve şüpheli şeylerden korunan kişi de kötü methedilince, metheden kişi hakkında fena bir zanna düşer.
devamı için:
(bkz: mesnevi 241 250)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?