franchising

kelime anlami olarak, serbest olma, serbestlik verme anlaminda olan fransizca affranchir kelimesinden turetilmistir. ancak bu kullanim sekli zamanla degiserek bugunku anlami benimsenmistir.
franchising kelimesinin turkcede tek kelimelik bir karsiligi bulunmamaktadir.
ozetle franchising, dikey entegre olmus bir dagitim sistemidir ve ekonomik bir organizasyon turudur.
cok genel anlamda, taninmis bir markanin, olusmus bir imajin, belli bir bedel karsiliginda, belirli standartlar icinde bagimsiz yatirimciya kullandirilmasi olan franchising, bircok noktada bayilik kavramindan farklidir. bu farkliliklar su sekilde ozetlenebilir.
franchising, her yonu ile denenmis, standartlari ve isleyisi saptanmis bir sistemi tum ticari siilariyla aktarmaktir.
marka ve imajin korunmasini saglamak amaciyla, surekli ve yakin kontrol bulunmaktadir.
belirlenen sozlesme suresince, belli bir bedel odeme yukumlulugu vardir.
ulusal reklam ve tanitim kampanyalarina ortak olma vardir.
sinirli bagimsizlik bulunur.
secim kriterinde, bireyin sahip oldugu dukkan veya isyeri veya mali gucu gibi ozellikler yerine kisisel ozellikler, egitim durumu ve is tecrubesinin onemi buyuktur.
franchising sistemi de cogu zaman bir bayilik sistemi olarak ele alinmasina ragmen, bayilik sisteminden daha hassas ve daha fazla caba ve sorumluluk gerektiren bir kavramdir.
franchising bir isletme sisteminin urunlerinin ve hizmetlerinin sunuldugu bir ekonomik paylasim turudur.

franchising sisteminde an az iki kisi vardir.
franchisor gelismis bir uretim, isletme ve pazarlama sistemine, ticari isme ve tescilli bir ticari markaya sahip olan herhangi bir isletme sahibi tacirdir.
franchisee bu olanaktan yararlanan soz konusu sistem dahilinde uretilen veya satilan mal ve hizmetlerin dagitimini bagimsiz bir isletme sahibi tacir sifatiyla yaparak, bunun karsiliginda bu sistemin kendisini kullandiran sistem sahibi franchisora belirlenen bir ucret odeyen kisidir.