her lazın lazca, her tatarın tatarca bilmediği gibi her kürt kürtçe konuşacak diye bir kural var mıdır, varsa da biz bilmiyoruz şeklindeki soruların beyine hücum etmesine neden olabilecek hadise.
misal benim anneannem kürt bir aşiret kızıdır. ama kendisi coğrafya değiştirince insanların sadece ırk ve milletlerine göre yaşamadığını anladığı vakit; türkiyenin resmi dilinin türkçe olmasından mütevellit bazı ana kelimeler dışında kürtçeyi ne anneme ne de dayılarıma öğretme lüzmu görmüştür. istese konuşurdu ancak dediğim gibi lüzum görmemiş ki öğretmemiş. bir kürt çocuğu da yaşadığı toprakların dilini bilip kendi etnik kökeninin dilini bilmiyor diye ölecek değil.
kendisi büyüdüğünde öğrenir.
ayrıca konunun bir diğer ayağı da şudur ki;
bu kadın çocuğuna kürtçenin yanında türkçe öğretmeyen biriyse; bu çocuk ilkokula başladığında etrafında konuşulan şeyleri anlayamadığı için ağır bir alayla yüzyüze kalabilir. ona diğer çocuklar küfür ettiğinde mal mal bakındığı için aşağılanmış hissedip psikolojisi bozulacaktır. neden? çünkü yemeğini yiyip suyunu içtiği yollarını kullandığı okula gittiği devletin resmi dilini bilmiyordur.
bu kadar cahil olmayın allahınızı severseniz.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?