sutka rekorlar kitabı

ankakusu
sutka kasabasinda yasayan romanlarin birbirleriyle rekabetlerini anlatan film/belgesel.
ntvde gosterildi.

musluman ve hristiyan romanlarin hurafelerin, ufurukculerin, batil inanclarin bol oldugu bu kasabada siradisi insanlarin siradisi rekabetleri anlatilmakta.

turkiye ve turk muzigide bu film/belgeselde iyice islenmis. izlendiginde hicbir gelenek, gorenek ve hurafeler yabanci gelmeyecektir.
ayrica bolca turkce kokenli kelime duymakla beraber izlerken bir kac sefer turk muzigini duymak mumkun.

bizim coktan unuttugumuz sanatcilar oralarda hala dinlenmekteymis.

kisacasi siradisi bir dunyaya yolculuk yapmak isterseniz bu film/belgeseli tekrarini mutlaka izleyin.

(bu film/belgeseli ilgincligine ben kefilim.)
ankakusu
suha çalkıvik
ntv-msnbc
güncelleme: 23:07 tsi 11 mayıs 2006 perşembeistanbul - ‘underground’ filminin çekimleri boyunca emir kusturica üzerine belgesel çekerek adını duyuran aleksandar manic, senaryosunu da yazdığı ‘the shutka book of records / şutka rekorlar kitabı’ filminde, bizleri romanlar’ın sihirli dünyasında bir gezintiye çıkarıyor.

yönetmen, makedonya’nın shutka (şutka) kasabasında büyüleyici hatta gerçeküstücü bir atmosferde yaşayan deli dolu ve asi insanların kendi aralarındaki tatlı rekabet öyküsünü sıcak ve dinamik bir anlatım tarzıyla aktarıyor. novi sad’da fipresci (sinema eleştirmenleri) ve altın izleyici ödüllerini, ljubljana’da ise uluslararası af örgütü ödülü’nü kazanan belgesel film, istanbul film festivali’nden sonra ntv belgesel kuşağı’nda gösterildi.

dünyanın çeşitli yerlerinde dağınık olarak yaşayan romanlar, gününü gün ederek yaşama, özgürlüklerine olan düşkünlükleri ve geleceğe yönelik kaygılardan uzak durma gibi ortak özellikleri taşırlar. onlar, çoğunlukla yaratıcısı belli olmayan, kendilerine özgü, sade, canlı ve dinamik bir karakter taşıyan müziklerinde aşk, sevgi, para, ayrılık, cinsellik gibi temaları mizahi bir üslûpla anlatırlar. zengin çalgı (enstrüman) topluluklarıyla ritmik, süratli ve bol süslemeli biçimde icra ettikleri müzik, ‘öteki’ olarak görülmelerine dair gizli bir hüznü de barındırır.

‘the shutka book of records’ filmi, norveç’te gösterildikten sonra portekizli eleştirmen joao antunes, “şutka, paranın var oluşu veya var olmayışı arasındaki bağlantıyı, sevinci, ahlâki değerleri, sosyal standartları, iyi ve kötü tatları, efsaneleri ve aldatıcılığı yansıtmaktadır” değerlendirmesini yapmış, bu eleştiri yazısı uluslararası film eleştirmenleri federasyonu tarafından ödüllendirilmiştir.

makedonya basınına dağıtılan tanıtım kitapçığında, yabancı eleştirmenlerin yaptığı yorumlara yer verilmiş. yazılardan birinde film, “avrupa’daki en büyük roman yerleşim bölgesindeki gerçeküstü karakterlerin büyülü koleksiyonu” şeklinde tarif edilirken, hollandalı bir eleştirmen, yönetmenin anlatım tarzını fellini’nin üslubu ile karşılaştırmıştır. amerikalı bir gazeteci ise, şutka sakinlerinin rol yeteneklerine değinerek, filmin eğitimli aktörlerin düş ürünü karakterleri oynadığı kurmaca bir belgesel havası taşıdığını belirtmiştir.

filmin makedonya’daki dağıtımcısı darko mitrevski, aleksandar manic’in bu yapıtını geniş bir izleyici kitlesine ulaştırmak için söz vermiştir. darko mitrevski, 2005 yılında kendi filmi ‘bal-can-can’ı dağıtırken de bunu yapmıştır. estetik açıdan ‘şutka’ ile benzerlikler taşıyan mitrevski’nin bu filmi makedonya’da 1980’lerden beri görülmeyen bir seyirci sayısına ulaştı. makedonya’nın her köşesinde sinema salonları ile anlaşmalar yapılarak, ‘bal-can-can’ 120 bin izleyiciye ulaşmıştı. mitrevski, ‘the shutka book of records’ belgeseli için de aynı çabayı göstererek geniş seyirci kitlelerine ulaşmayı hedefliyor. mitrevski, “şutka’nın ticari potansiyeline inanıyoruz. neşeli olduğu kadar, duygusal ağırlığı ile gözlerden yaş getirecek, delilik düzeyinde gerçeküstücü bir film bu” saptamasını yapıyor. mitrevski, film için ülke çapında medya kampanyası başlatırken şutka bölgesinin basının bu kadar ilgisini çekeceğini tahmin etmemiş.

manic’in filmi, şutka halkının, diğer yoksul makedon bölgelerinde olduğu gibi, tuğla ve beton evlerdeki yaşantılarını göstermektedir. filme olumsuz eleştiride bulunan roman yerel yöneticiler, 40 yıl önce olduğu gibi çadırlarda ve karavanlarda yaşayan roman imajının modasının geçmişte kaldığının altını çizerek ve bunun yerine roman bilim adamlarından, doktorlardan ve müzisyenlerden örneklerin verilmesi gerektiğini belirtmişlerdir. avrupa’da roman katılımı’nın onyılı sözleşmesi (*decade of roma inclusion) için gerekli adımların hâlâ atılmadığı bir ortamda filmin duygularını yeterince ifade edemediğini iddia edenlere, manic ve mitrevski şiddetle itiraz ediyorlar.

yönetmen manic, “filmin sadece romanlar veya sadece şutka hakkında olduğunu iddia etmedik. film, bir çok cana yakın, büyüleyici insan hakkında bir film” diyor. makedon basınında filmi destekleyenlerden günlük vreme gazetesinin yazarı jasna frangovska, bu film çekilene kadar bbc ve diğer yabancı medyanın, makedonya hakkında haber çektiklerinde, ellerinde evrak çantalı genç profesyonellerin aksine üsküp’ün tarihi taş köprüsü civarındaki dilencileri çektiklerini belirtti.

14 albümü olan müzisyen bayram severdzan, bu filmin romanları tanımlayan özel pozitif enerjinin bir parçası olduğunu vurguladı: “biz sadece kendimizi canlandırdık ve kendimizi çektik, başkalarını değil. bu film aracılığı ile, insanların beni şutka dışında duymaları gururlandırıyor.” ‘şutka rekorlar kitabı’, makedonya sinemalarında iki ay boyunca gösterimde kalarak, kendi de bir rekora imza attı.

kaynak ve daha fazla bilgi icin

http://www.ntvmsnbc.com/news/372429.asp

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol