muzaffer kuşhan

polonezköyde şato misali bir mekan açıp içerisinde şişmanlıktan muzdarip insanları tamamen ’yeme ve hareket et’ mantığı ile zayıflayan ve bunun için dünyalar kadar para alan şahsiyet. ammavelakin alan razı veren razı ise kimseye laf düşmez

hergün gazetelerde diyet programları açıklayan sonra da kafanıza göre diyet seçip yapmayın diyen şahsiyet.

15 günde 10 kg zayıflayan biri olarak kendimden şüphe etmeme neden olan haber.
(bkz: i see dead people)

polonezköy de zayıflama merkezi olan diyetisyen.bu zayıflama merkezine giden eski galatasaray başkan yardımcısı ali dürüst ün yeğeni dila kurt geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetmiş.muzaffer kuşhan daha önce de amerikalı bir iş adamının ölümüyle gündeme gelmişti.1 buçuk ay da 15 kilo veren kızın sağlıksız diyet programları sonucu öldüğü düşünülüyor.haberin en trajikomik açıklaması ise olayın kahramanı muzaffer kuşhan dan geldi:dila kurt bize geldiğinde 98 kiloydu bir buçuk ay da 15 kilo vererek 85 kiloya düştü.98-15=85 ???

dila kurt bize geldiginde canliydi ve 98 kiloydu, oysa bugun bakin boyle mi? hem olu hem de 85 kilo.

zavalli dila’nin verdigi 13 kilo herhalde bedeninden cikan ruhunun kilosuydu. topragi bol olsun.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/9844094.asp?gid=229&sz=50499

dila kurt un ölümün ardından "merkeziniz kapanacak mı?" sorusuna, "kapansa nolcak, ben 39 yıllık doktorum, mesleğimi her yerde yaparım" cevabını veren enteresan yaşam formu. kız ölmüş orda, adam cins cins konuşuyo "çok da sikimdeydi" tavrıyla.

(bkz: mucize dietle zayıflayan insanlar)
(bkz: thank you muzzy)

http://tinyurl.com/57clf5

ruhsatsızlık nedeniyle polonezköydeki kliniğine kapatma kararı çıkarılmıştır.

ayrıca bu $ahsın kliniginin kapatılmasıyla birlikte bir kızın ölmesi dolayısıyla olay yargıya da ta$ınmı$tır.

gazetelerin bugüne kadar reklamını yaptıkları bir adamı direkt satmaları da, bilmem ki kimi ilgilendirir artık.
sünnet, estetik, kalp hastalıkları, kanser üzerine kimler döktürüyorsa; "ulan ben doktormuyum, medya maymunu mu? dur en iyisi sadece işimi yapayım. yerim reklamı" deyip kendilerine çekidüzen vermeliler.
bir kısım basınımız da "ailenizin doktoru" tavrını bırakıp gazetecilik yapmalı.
ve tabii sevgili halkımız, gazete okuyup-tv izleyip kendini tedavi edecek neredeyse...
ölenin arkasından ne çok konuşulurmuş. ailesi ne konuşur, boş ağızlar ne konuşur?
bir de sağlık bakanlığımız vardı bizim. bir de bakanı. sahi nerde o?

tez zamanda doktorlugu bırakmasını dıledıgım ınsandır.

arkadaş ben anlamıyorum. nadir de olsa anlayamadığım konular oluyor benim de, çok garip. neyse. şimdi efendim biliyoruz ki çoğu paralı, şişko, tv. ekranında şu veya bu sebeple boy gösteren bir dolu insan bu arkadaşın kliniğine güle oynaya gitmekte, ve kısa zamanda vereceği 25/30 kiloların hayaliyle yanıp tutuşmaktaydı. tabii bu kilolar göt loblarından onbeşer kiloluk parçalar kesilip de eksilecek şeklinde vaad edilmiyordu kimseye. hayvani bir diyet ve spor eşliğinde verileceği zannediyorum kendilerine tebliğ edilmekteydi. yani ortada bile bile lades durumu söz konusuydu ve o zaman aralığında kimse kimseden şikayet etmemekteydi. sonra nasıl olduysa müşterilerden bir tanesi bu yogun kilo verme seansına dayanamayarak geçirdiği bir kalp krizi sonucu vefat etti, allah rahmet eylesin, acı bir sonuç. ama dediğim gibi, bu bireyin kliniğine veya ismi her neyse, giden herkes oranın nasıl işlediği konusunda bilgili idi, sonradan sonradan, yeni öğreniyormuşlar gibi bir kınama, bir tekme atma hadisesini ne yazık ki anlamış değilim. de ki "angelus sen tasvip mi ediyorsun bu tarz bir oluşu mu?" afedersiniz ama sikimde değildir bu tür oluşumlar, aklı mantığı normal seviyelerde işleyen herkes bilir vücudun dayanma kapasitesi nedir, sağlığın amına koymadan nasıl zayıflanır edilir. ha yok içerisinde bulunduğumuz iletişim çağında "biz bihaberiz bunlardan, kandık gittik" deniliyorsa ona da bişey demem, hatta bu entry nasıl biter onu bile idrak edemiyorum şu an, neyse. yediğinize içtiğinize dikkat edin. evet.

otel ruhsati ile hasta kabul etmesi, yetkisi ve izni olmadigi halde zayiflama merkezi kurmasi sebebi ile bugun zayiflama merkezine muhur vurulan $ahis.

2008 senesinde dila kurt’un ölümü sonrasinda acilan dava sonuclandi. taksirle ölüme neden olma sucu sebebi ile kendisine once 2 sene hapis cezasi verildi ancak bu ceza mahkemedeki hal ve tavirlari da dikkate alinarak 1 sene 8 aya indirildi. ayrıca sanığın işlediği suçtan dolayı yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla, tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede olumlu kanaat oluştuğundan cezanın ertelenmesine, sanık hakkında 3 yıl denetim süresi belirlenmesine, sanığın denetim süresi içinde kasıtlı suç işlemesi halinde ise ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilebileceği uyarısı yapıldı.

15 temmuz 2016 tarihinde 3 yıl 6 ay 15 gün hapis cezası alarak cezaevine girdi. akabinde khk cikti ve khk'da deniyordu ki "koşullu salıverilmesine iki yıl veya daha az süre kalan iyi halli hükümlülerin, denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak bir yıl erken tahliye edilimesine karar verilmiştir".

bu sayede 3 ay yatip cikti.