puslu kıtalar atlası

ihsan oktay anar tarafindan yazilmis ve uzun ihsan efendi’nin hikayesini anlatan cok cok degisik bir kitaptir. herkes icin okumasi cok zevkli olmayabilir ama hayaller aleminde gezinti isteyenler icin acik bilettir. ayrica uzun ihsan efendi’nin yaptigi lucid dreaming oldugundan konu ile ilgilenenlerin net olarak bayila bayila okuyacagi kitaptir.

butun olanlar benim duslerim..evet oglum mutlu dusum. elveda..

ıhsan oktay anar’ın "dusunuyorum oyleyse varım" sozune farklı bır bakıs acısı getırdıgı kıtabı.

ıhsan oktay anar’ın "dusunuyorum oyleyse varım" sozune farklı bır bakıs acısı getırdıgı kıtabı.

"düşünüyorum.. düşünen bir adamı düşlüyorum.. ben onu düşlediğim için o var.. ya da o benim onu düşlediğimi düşlediği için ben varım.. dünya nedir? dünya bir düştür.." teması üzerine kurulu kitap.. ihsan oktay anar’ın diğer iki kitabı kitab ül hiyel ve efrasiyab ın hikayeleri’nde de bahsi geçen uzun ihsan efendi’nin tabiri caizse ana karkter olduğu fantastik roman..

ihsan oktay anar’ ın renkli, etkileyici bir karmaşaya sahip eski zaman insanları efsaneleri etrafında dönen biraz masal biraz rüya biraz felsefe biraz puslu kıta bir kitabıdır.

türk dili dersimizin finali için bize okutulan, "iyi ki okudum, doyamam yine okurum" dedirten, sayfalarında kendinizi kaybedeceğiniz şaheser.

bir klişe olarak akıcı üslubundan bahsetmek gerekirse kitap, balzac gibi yazarların da kullandığı nehir roman tarzındadır. romanda geçen isimler doğu efsanelerinden veya hikayelerinden alınmıştır. masalsı oluşunun bir sebebi de bu olsa gerek. olaylar osmanlı döneminin en önemli kenti konstantiniye’de geçiyor.

felsefenin verdiği zevki doruklara çıkaran muhteşem eser.

bittiği vakit bir miktar hüzünlendiren eserdir.

babasının bünyamin i göndermeden önce leziz bir hayat dersi verdiği eserdir.



...kendi payıma ben dünyayı rüyalarımla keşfetmeye çalıştım. bu yeterince cesur olmadığımın bir göstergesi olabilir. aynı hatayı senin de yapmana yol açmak istemiyorum. sana izin veriyorum, git. git ve benim göremediklerimi gör, benim dokunamadıklarıma dokun, sevemediklerimi sev ve hatta, bu babanın çekmeye cesaret edemediği acıları çek. dünyadan ve onun binbir halinden korkma.