rte nin tazminat ödemeye mahkum edilmesi

öncelikle belirtmek isterim ki başlığın tamamı 50 karakter sınırına takılmasa idi recep tayyip erdoğan ın tazminat ödemeye mahkum edilmesi olacaktı, ve lakin malum sebepten ötürü bir kısaltma yapma yoluna gidilmiştir. herhangi bir ironi, istizha veya laf sokma yoktur. kaderin küçük bir cilvesidir.

hadise: sevgili, saygıdeğer ve vatanperver başbakan(ımız) recep tayyip erdoğan ın 2000 yılında, avustralya’da katıldığı bir radyo programında ülkesi için şehit olan bireylere itafen yapmış olduğu "kelle" tanımlamasından ötürü istanbul kartal 2. sulh ceza mahkemesi tarafından 3 kuruşluk bir tazminat ödemeye mahkum edilmiştir. tabii bu tazminat miktarı tamamı ile sembolik olmakla birlikte anlayana o oturduğu koltuğu bıraktırması gerekir. lakin bunun olmayacağını bilmek için öyle çok yüksek bir idrak kapasitesine gerek yoktur. velhasıl sicilinde başbakanlığını yaptığı ülkenin şehit olan askerlerini "kelle" olarak tanımlamaktan tazminat ödemeye mahkum edilmiştir sıfatını ne derece bir gönül ferahlığı ile sırtında taşıyacaktır amansız bir şekilde de merak etmekteyim.

şimdi şöyle bir durum var bu konuyla ilgili 657 sayılı devlet memurları kanununun 48. maddesinin birinci fıkrasının a bendinin beş numaralı alt bendinde bazı konular açığa kavuşturulmuştur. peki neyi anlatır bu madde
kısaca "yüz kızartıcı suçlardan dolayı hükümlü bulunmamak devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel şartlar arasında sayılmışdır." der. peki başbakan da bir devlet memuru değil midir?

(bkz: nokta)

(bkz: anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az)