siz ne zaman sevdiyseniz çaresizlik vardı
bir karanlıktı basan içinizi aşkla beraber
sevince her yeriniz bir humma ateşiyle yanardı
sonra gözlerinizde yaş, alnınızda ter
onu severdiniz bilirim ama gidemezdiniz ki
sizin gibi niceleri sevip gidemediler
işte ümitsiz aşkınızın şahidi
dişlediğiniz yastıklar, kırdığınız kadehler
ve sizi o keder güzelleştirdi o keder
o isyan etmeler tanrıya, o içinizdeki kırıklık
o sabahlara dek ağladığınız geceler
bütün kadınlığınızla aşkın üstündesiniz artık
o içinizdeki fırtınalar da gelir geçer
siz de bir gün dersiniz
sevmek yalanmış meğer.
(bkz: ümit yaşar oğuzcan)
seven bir kadın için sone
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?