lilja 4 ever

yönetmenligini lukas moodysson’nun yapmis oldugu isvec - danimarka ortakli trajedi filmi. sig anlamda 16 yasindaki lilja’nin sovyetler sonrasi rusya’sinda ailesini kaybettikten sonra nasil kötü yola düstügünü ve isvec’teki hazin sonunu anlatir bu film. insan kötü günündeyse ve dört duvar arasindaysa kesinlikle seyretmemelidir.

insan sürekli liljaya akil veriyor filmde(en azindan ben)..olamaaz derken öyle seyler oluoyor ki.film bittiginde erkeklerden nefret etmeye basliyorsnuz..böyle anne olmaz olsun diyorsunuz..yaziktir liljaya,herkese kanmaktadir ve daha fazla dayanamamaktadir..

süper ötesi etkileyici bir film.filmde olanların gerçekliği midenizin kalkmasına ve insanlardan nefret etmenize sebebiyet verebilir.zavalı liljanın çaresizliğinin ve fuhuşa sürüklenmesinin ince bir acıyla anlatıldığı film.

dün tesadüfen gördüğüm ve izlemeye başladığım bittiginde ise kendimi çok tuhaf hissettigim ve çok etkilendiğimden midir bilinmez korkunç kabuslar görmeme sebebiyet veren çarpıcı bir film.aslında konusu o kadar gerçek ve o kadar güncel ki.film bence çok şaşırtmalı liljanın sözde sevgilisinin ilk başta onu gerçekten sevdiğinimi yoksa kandırmak istediğinimi pasaportu verene kadar anlayamıyorsunuz.bir çok filmden farklı olarak izlenip bittiği an unutmuyorsunuz o anlık değil.ondan sonrada beyninizde yer işgal ediyor.kimi zaman seviniyorsunuz lilja için kimi zaman üzülüyorsunuz kimi zaman kızıyorsunuz.ve filmi izlerken sizinde aklınıza tek kurtuluşun intihar olduğu geliyor .nitekim çok isabetli bir son ile bitmiş.

bi fahişe’nin fahişe olma yolundaki aşamalarını anlatan, anlatırken ağlatan, ağlatırken kanatan film.. yürekleri dağlar bu film.. izlenilesi bir trajedi kısaca...

16 yaşında bir kızın zorla fahişe yapılmasının öyküsüdür. ayrıca filmi izleyen kadınlarda seksten nefret etme, iğrenme durumlarına şahit olunmuştur.

türkiye’ye gelip fahişe v.b. olarak çalışan yabancılarla ayrıntılı konuştuğunuzda, hikayelerinde benzerlikler bulabileceğiniz, iç acıtan, aslında acıtmak ne, içinizi kanatan harika film.