şükrü erbaş’ ın denemelerden oluşan 2004 tarihli kitabı. kitabın son bölümünde de söyleşiler bulunur.
kitabın içindeki yazıların birinden adını almıştır.
insanın acısını insan alır
...bir insanın boynunda saatlerce yürümenin mümkününü gördüm. dünyanın hiçbir parçası üzerinde böyle hazla durmamıştım. odaları basan deniz mi, gök mü, içinde dip balıkları uyanan gözleri miydi? kale burçlarından çok uzak bir düzlüğe bakmanın başdönmesiyle durdum göğüslerinin ucunda. yağmur saçlarımızın dibinden yağıyordu. ortancalar, filbahriler, begonviller, nar çiçekleri, zakkumlar, gelincikler, kevenotları... neye uğradığımızı şaşırmıştık. yerini ay ışığına bırakmadan çekilmiyordu üstümüzden güneş. sesimiz, içinde binlerce canlının devindiği bir orman uğultusuydu. ve biz, kan ter içinde iki masum yolcuyduk dünyaya karşı. ancak böyle bir hazla yaratmış olmalıydı tanrı evreni. (sayfa33)
(bkz: ağlarsa anam ağlar)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?