İlginç bir vaka.Kraldan çok kralcılığın ders olarak anlatılası örneği.İktidar yalakalığı yapayım derken Yaratıcının misyonu üstlenip kimsenin haddine düşmemiş ve düşmeyecek sorgulamayı yapan zavallı.
Fakültedeki ilk vize haftam.Notları üstüste dizince dizimin iki parmak yukarısına denk geliyor yükseklikleri.Vize öncesi günü bile yoğun ders programı olabilen AÜTF henüz daha keşfetmediğim biryer.Gündüz derslere giriyorum akşam yurtta yemek sonrası kısa molalarla saat 1e dek ders çalışıyorum.Uzaktan bir akrabam aradı akşam onlara gideyim de yemek yiyeyim diye.Hemencecik kabul ettim Kızılay'dan bindim otobüse.En son hatırladığım geçip boş bulduğum bir koltuğa oturduğumdu.Birsüre sonra kusura bakmayın diyen birini duydum.Yanımdaki yolcu ineceğim de yoksa uyandırmazdım dedi.Hem çok mahçup oldum hem çok duygulandım.Oturır oturmaz yorgunluktan uyuyakalmışım ve yaklaşık 30 dakika yanımdaki yolcu kıpırdamadan durmuş sağolsun:))
Masum gariban öğrenciler dayağı zevk alırcasına atan öğretmenlere denk gelir.Durdan kalktan anlamayan azman öğrenciler de pedagoji aşıklarına bilenir.Duruma dair konuşmuyorum.Olay anlatılsa dahi dayağın savunulacak yeri yok.O nedenle sebebi neydi ki demiyorum hiçbir koşulda.Dayağın suratınızda bıraktığı histen çok acıtan yanı içinizde oluşturduğu kırgınlık.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?