delirtmeyinlanbeni

1. hareket etmeyen nesnelerin üzerindeki kuvvet dengeleri ile uğraşan bilim dalı, statik.
2. dalgalı akımlı elektrik motor veya üreteçlerinde hareketsiz bölüm, stator.
3. kuvvetlerin dengelenmesiyle ilgili olan.

soy, sülale.

sancı, buruntu.

müslüman bir erkeğin nikâh esnasında eşine vermeyi kabullendiği mal veya para.

-üşüşmek-

her yandan çokça bir araya gelmek, toplanmak, birikmek, üşmek.

(bkz: üşüşmek)

erken olgunlaşan ince kabuklu bir çeşit siyah üzüm.

1. sürme, sürgüne gönderme.
2. olumsuzluk.
3. olumsuz kılma.
4. yadsıma.

den. rüzgârın estiği yönü göstermek için direk şapkalarının üstüne konulan yelkovan biçimindeki araç.

-leçe-

taşlı tarla.

-önel-

mehil.

saydam.

slayt.

1. vurma işi.
2. müz. bir ölçüyü oluşturan eşit sürelerden her biri, darp
3. müz. tempo.
4. tek. bir kuvvetin etkileme süresi ile şiddetinin çarpımından çıkarılan nicelik.

kalbin, gevşeyip kasılmasından ileri gelen kımıldanışı, vuruş.

-ötre-

arap harfli metinlerde bir ünsüzün o, ö, u, ü seslerinden biriyle okunacağını gösteren işaret.

-dürü-

1. dürülmüş şey.
2. armağan, hediye.
3. çeyiz.
4. düğüne çağrılanlara düğün sahibi tarafından verilen armağan.

herhangi bir işte ilk başarı.

"if god had a face what would it look like" sözlerini duyunca akıla beyaz tenli, çok çok açık mavi gözlü, bembeyaz uzun sakalları ve orta uzunlukta yine beyaz saçları olan bir amca gelmesini tetikleyen parça.

yatakta dönüp durmaktır. saatler geçince de kalkıp meşgul olacak bir şeyler aramak..