darkofdirt

hayatta her daim tek olmanın kulaklara mışıldadığı ninnidir.
yalnızlık türküsü her daim liste basıydı.buna karsın yine de aşk şarkıları bizim en cok basımızı döndürdü!
ask;her seyin baslangıcı ve bitimidir buna uygun tanım gibi geldi.ama yinede bir seyin basladıgını yada bittiğini göremiyorum...

(bkz: bilgiçlerin şiirleri)

burda sevgili bilgiçlerimizin sevgili şiirlerini görmeyi umdugum baslık

sular ters dönüp öyle akmaya başladığında,bunu düzeltmek;onun için bir şey yapmak değilde,kendin için birşeyler yapmakla mümkün,en çok ozaman güçlü olunmalı o su ozaman eğilir önünde...işaret parmağına bakar yönü için küçük bir köpek gibi....!!

ailelerin sevgisi gercekmidir?siz hiç babanızdan büyüyünce sende bana bakarsın diye laf işittiniz mi?cocuklar canlı yatırımlar olabilir mi?bir eser yaratmakmı amac?ve büyük hayal kırıklıkları sonra,yada sizin kendi hayatınızı yasamamanız...kendi okulunuzu,işinizi,eşinizi,tatilinizi...,sonra beyninize işleyen toplumsal kurallar,sokulduğunuz cevre,inançlar,acılar,aile şerefi,namusu....bir bakın ne kadar annenizin parmak izleri var kafanızda..tam kafanızın arkasına bakın,aynada....ordaki parcaları görüceksiniz...

(bkz: ailelerin sevgisi)

sizler kölelikle kurdugunuz hükümdarlıklarda ne kadar yönetensiniz?
bir yönetici sadece kendisine dahi olmayan sorumluluklarıyla en büyük köle de değilmidir?
toplumun yaftası üstünde değerken hissettiğin ne kadar o?
çarpıklasmanın adı büyümeyse ve eger teknoloji sizleri rahat yasatıyorsa bunu ağaçlık bir yerde tekrar düşünün güneşe bakarken..oradakidoğal olan tek yiyecekleriniz değil..ölüm ve kalımınızda aynı zamanda.......konusmalarınız gercekliğini tekrar düşünün klavyelerinizde beni de gerçek bulmayın böylece.........

(bkz: köleliğe dair)

diyalektikten olusan,bir mantıga dayandırılan bu tartısma sekli sonuc itibariyle dikteyle sonuclanır
(bkz: tartısmadaki sonuc)

zayıfın en sık kelimesi sıkılmasıdır!
böylece ayna karsısına gecmeyi reddecektir

o zengin züppe ahlaktan bir haber.
dedim ki;kimin umrunda senin ahlak kuralların!
o cogu zaman paran kadar

herkese eşit olmayan ahlak kurallarından bahseden baslık

(bkz: ahlağın insanlar üzerindeki tutarsızlığı)

(bkz: filozofik korunmalar)

eksik yapısında o büyük kolonu öyle anlatıp tasvir etti ki,kimse baska yere bakmadı,bu gercekten filozofik bir korunmaydı!

zekice olan karsı söylenecek söz bulunamayan yada daha dogrusu buna meydan vermeyen korunma sekilleridir

(bkz: diyalektik)

gerceği diyalektik olan söz

bazen yaprakların,ciceklerin sonbaharda dökülüp ilkbaharda tekrar acmalarına sasırırm bu ölümü ve dogmayı anlatır gibi bizlere.ozaman su korku dogar içime ya bu tekerrürü agaclarla yitirirlerse, hayatın basitliğine cok sasırırım okula gitmeme sevgilere dostluklara dısardan bakmak cok acayip bu duygularda yönlendirenler hep ilgi cekici gelir beni istanbula baglaması için sectiğim bir okul ne kadar sacma!ama tercihlerim de yönlendiren tek sey anlık bir delilik galiba hepimizinde öyle su aralar deliliği daha cok düşünür oldum en dogru kavram omu diye teraziye vurur görüyorum kendimi,cıkarlar cok can sıkıcı olsada nedense onla gelişiyor her sey,kendimi uzak tutsam ve bazen kırsamda genelde kırmaya karsı olan zaafımdan katlandıgım bir sey ama en cok alet oldugum yaptıgım sey de olmalı!kendimi bazen cok bazen ise hiç sevmem,nefret boyutundadır hatta, cogunlukla idaredir sectiğim,elimde baska bir sey olsa denerdim o heyecanla ama layık oldugumdayım o yerdeyim,böyle inanmak cok rahatlatıcı...

(bkz: farklı olma taktikleri)