galatasaray’a transferini öğrenen bütün taraftarların sinir katsayısını tavan yaptırmış topçuydu. fakat üzerinden çok geçmeden sevdirdi kendisini. ben kendi adıma konuşursam bundan 4-5 hafta öncesine kadar bile hala servet’in takımın en iyisi olmasını hazmedemiyordum. çok takdir ediyordum ama ne bilim vardı işte bir koşullanma. fakat artık diyebilirim ki bu sezon aldığı parayı sonuna kadar hakeden 3-4 topçudan birisi. belki de en çok hakedeni.
sezonun ilk yarısında neredeyse bütün maçlarda sakat sakat oynadı bu adam ve takımda sırıtmayan oyuncuların başında geldi hep. sonra attığı son dakika golleriyle maçlar kurtardı ve bunları yaparken de savsak bir defans oyuncusu profili de çizmedi. rakiplere kesinlikle geçit vermedi. ben yıllardır kendisini bu kadar geliştiren bir oyuncu daha görmedim şu ligde. nba’de most improved player diye bir ödül vardır. işte bu ödül türkiye’de olsaydı kazanacak tek adam servettir.
şimdi ise gurur duyuyorum servetle. belki alt yapımızdan yetişmedi ama şu anda bülent korkmaz’ı hatırlatıyor bana sahada. belki asla büyük kaptan olamayacak ama her zaman büyük adam, kocaman yüreği olan adam olarak hatırlanacak. ve maç başlamadan önce o kalbini sahaya gömüp, maç bittikten sonra aldığı her zaman taraftalar tarafından hatırlanacak.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?