panikatak

queen
bir cok insanin kalp krizi gecirdigini sandigi, olur olmaz zamanlar da kriz seklinde gelerek sizi zor durumda birakan hastalik.
serco
sebepsiz yere girilen aglama krizleri, kalabalikta fazla duramama, ciglik atmak isteme ve kalp ati$i duzensizligi.
denemeler
benim genelde toplu taşıma araçlarında yaşadığım,insanı canından bezdiren, boğazını birileri sıkıyormuş gibi hissettiren,1,5 yıl tedavi görmeme rağmen yeniden hortlayan,verilen ilaçların prospektüsünde "entellektüel gerileme" yazarak kibarca insanı aptallaştıran bir tür hastalık...
carpediem
anksiyete bu hastalıgın başlangıcıdır. çevrenizdeki insanlar buna önem vermez genelde. "nazardır nazar!" şeklinde geçiştirirler. bünye bazı şeyleri kaldıramaz, bu ortaya çıkar. ama nazardır, evet. geçer, geçer...
zehnterdorf
pan ın korkusu. hep "pan" ın yüzünden oluyormuş bunlar.
eski yunanlıların keçi gibi boynuzları olan, belden aşağısı keçi görünümlü, elinde pandeas ı ile umutsuz aşkı için güzel şeyler çalan, ölümlü tanrıları pan dan bahsediyorum. ve pan umutsuzca peri aşkını ararken öyle çok çığlıklar atar, sesler çıkarırmış ki, onun bu agresif ve garip çıkışları bu rahatsızlığın isminin kaynağı olmuş.
steroid
nefesiniz kesilir, ölüceğinizi sanırsınız, azrail göğsünüze oturmuş gibidir, mideniz bulanır, kafanız başka bir alemde gibidir. uzun yola çıkamamaktaki en büyük sebeplerden biridir. bu durumda bir dil altı hapınız varsa atın, anında sizi pelteye çevirir.
angelus
birçok psikiyatrik bozuklukta ve bazı fiziksel hastalıklarda görülen yoğun korku, kaygı, yoğun endişe karışımı bir nöbettir.

günümüzün değişken, oynak yaşam ortamlarında, yaşam kaygılarının artması, maddi ve manevi kaos ile belirsizlik durumunun yarattığı “hiçlik duygusu”nun çoğalmasıyla paralellik gösteren panik atak, tüm dünyada toplum sağlığını tehdit eder boyuta gelmiş durumdadır.

uzmanlar tarafından “psikolojik bir sendrom” olarak tarif edilmesine karşın, hasta, çoğunlukla yaşadıklarının gerçekten fiziksel kaynaklı sorunlar olduğunu ama kimsenin hastalığının gerçek sebebini bulamadığını düşünmektedir. doktorların hastanın durumuna “psikolojik” tanısı koymasının ardından, bu kere bilinçsiz hasta yakınlarının tavrı hastaya zarar vermektedir. panik atağın önemsiz bir sorun olduğunun düşünülmesi ve kişiye “hastalık hastası” yakıştırmasının yapılması panik ataklı hastanın durumunu zorlaştırmaktadır. kendisini yalnız ve çaresiz hisseden hasta ise kısır döngü içüne girmektedir.

angelus
hastalığın başlangıç yaşı değişkenlik göstermektedir. çoçuklarda çok nadir ortaya çıkan hastalığın ilk ortaya çıkış yılları 18-25 yaş arasıdır. hastalık 30-40’lı yaşlarda yüzünü ciddi biçimde göstermektedir.

panik atağın genetik olup olmadığı konusunda herhangi bir bulguya rastlanmamıştır.

panik atak krizi geldiğinde 5-45 dakika sürmekte ve şiddeti hastadan hastaya değişmektedir.

panik atak hastanın yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir hastalıktır. krizler ve ölüm korkusu gibi nedenlerle hasta evde tek başına kalamamak, tek başına dışarı çıkamamak gibi olumsuzluklarla karşılaşmaktadır. sürekli başına kötü bir şey geleceği ve yabancıların ona yardım etmeyeceğinden korkan bazı hastalar mesleklerini sosyal hayatlarını bırakmak zorunda kalabilmektedirler. korkuların ve yaşananların ciddiye alınmaması ise ailevi ilişkilerin zedelenmesine dahi yol açabilmektedir. izole bir hayat yaşayan hastaların durumu ise ağırlaşmaktadır.
vaginustalamus
işin içine sosyofobi girerse cidden canınızdan bezersiniz. sosyofobi genelde tek başınızayken azar da azar otobüslerde kalabalık caddelerde insanların yürümeleri hareketleri davranışları hepsi size batar ve sanki hepsi sizin hareketlerini inceler gibi gelir. tek çözüm boş bi alana çıkıp kıçınızı yırtana kadar bağırmak ya da yanınızdan karikatür eksik etmemek gülünce unutuluyo denedim işe yarıyor.
bughrabughra
şu sıralar gündemi takip eden bende olan şey; yok taciz,yok tecavüz,ülke batıyor,halk sefil sefalet,ülkenin yükü üzerinizde,kafada binbir kurmacalar,komplolar,böyle anlatılmaz yaşanır tarzı şeyler,artan sıcaklığın etkileri de var,takıntılar vs vs.
nevermore
beynimizdeki düşman. ataklar yaşamaya başlayınca, başka insanların negatif etkileri kuculur gözünüzde , tek düşmanın kendi korkulariniz oldugunu görürsünüz. ılk etapta eve kapanmak, evden cikmamak istersiniz zira yolda, işte fln atak gecirirsem ne olur,ihtimallerini düşünürsünüz. bilissel davranis terapisi yahut ilaç tedavisine baslayinca rahatlarsiniz. durum agirsa ikisi bir arada en etkilisidir. lustral, selectra, misol gibi ilaclar veriliyor genelde. kadinlarda regl döneminde daha fazla atak geçirme durumu vardır. alkol, sigara tetikler. mesela hic tanidiginizin olmadigi baska bir ulkeye normalde rahatca gidebilirken, pa sebebiyle pek tercih etmediginiz yolculuk,gezi plani olur bu. kabullenmek, alışmak ataklarla bas edebilmeyi kolaylastirir. ataklarin hayatinizi kisitlamasina izin vermeyin. ayrica, son yillarda turkiye'de bu sikayetle psikiyatriye gitme orani artmış.
kukulak
psikolojik bozukluktur ,
frekans karmaşasından oluşur,
kişinin mevcut ruh halini ifade etmek için kullanılabileceği bir sıfat -asla- değildir
scalet
bunun üçlemesi vardır.
panikatakla başlar, tedavi edilmezse anksiyete bozukluğuna çevirir, yine tedavi aksatılırsa manik depresiflikten sizofrenliğe evrim yapar. cidden tedavi edilmesi gereken bir tıbbi sorundur. ve tedavisi en az 1 yıl kullanılan düzenli ilaç ve seans tedavisiyle yapılır.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol