leonard cohen

bozkircobani
ömrüme adadığım bir kaç şarkıdan birnin sahibidir.

insan hayatının çok küçük bir bölümünü aşık olarak geçirir. ortalıkta
"aşkla yaşarız" diye gezenleri saymıyorum, zira kendi tercihleri..
ben az önce söylediğim şeye inanıyorum ve aşk dediğimiz şey bütün hatlarıyla
bir takıntıdan ibarettir. bunu eski kendime uzaktan bakarak söylüyorum. ve
bu şarkı aşkın, nasıl da aşık olduğuna koşamayıp onu uzaktan uzaktan, öyle
başkalarından duyduklarınla sevdiğini anlatır. ben bu şarkıyı güzel türkçeme
adapte ettim.

uzun yeşil mumlar yaktım sırf seni kıskandırmak için
ama oda sineklerle doldu beni yalnız sandıkları için
sonra uzun ve uykusuz bir gecenin kumlarını
senin küçük ayakkabına doldurdum
ve itiraf ediyorum elbiseni ben mahvettim
bir daha dünya seni öyle güzel görmesin diye

kalbimi bir doktara gösterdim
yalnızca unutmamı söyledi
ama kendine yazdığı reçetede
senin adın vardı
sonra kendini bir kütüpaneye kapattı
bizim sefil balayımızın anılarıyla
sonra hemşireden kötüleştiğini duydum
bütün çalışmaları boşa giderken

duydum ki bir aziz sana aşıkmış
sonra geceleri onun öğrencisi oldum
aşkın ödevlerini anlatırken
altın kuralı hep karaladı
tam öğrettiklerinin güzelliğini düşünürken
o kendini bir havuzda boğdu
bedeni uçup gitti ama
külleri hala senin için saçmalıyordu.

bir eskimo bir film izletti bana
ve tümüyle tutulmuştu sana
parmakları mavi dudakları mavi
titremeden duramıyordu zavallı adamın elleri
sanırım donmuştu bedeni
rüzgar alınca senin güzel elbiseni
ve sen öyle güzeldin ki
bir kar fırtınasının ortasında

bırak nolur savrulayım rüzgarınla.

l.cohen
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol